Hava Kuvvetlerinin ana vurucu gücünü F-16’ların oluşturduğu Türkiye, yeni nesil Blok 70 alımı konusunda Amerika Birleşik Devletleri ile uzun zamandır temaslarını sürdürüyordu.
Konu ile ilgili yoğun diplomasi trafiği yürüten Dışişleri Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı, ABD’li senatörlerin tutumunu eleştiriyor, Türkiye’nin yeni nesil F-16’ları alması için çaba sarfediyordu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Millî Savunma Bakanı Akar ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın yapılan görüşmelerle ilgili kamuoyunu bilgilendiriyor ve sürecin işleyişini anlatıyordu.
Kapsamlı bir savaş uçağı tedarikini ve envanterde bulunan uçakların modernizasyonunu kapsayan programla ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Çağrı Erhan, Rusya merkezli haber platformu RIA Novosti’ye yaptığı açıklamada Türkiye’nin bu alımdan vazgeçebileceğini söyledi.
Rus medyasının sorularını yanıtlayan Çağrı Erhan;
“Türkiye F-16 konusundaki kararını derhal değiştirmeli. Örneğin masada F-35 ile ilgili bir seçenek vardı. Türkiye’nin bu programdan beklentileri vardı. Şimdi Çin uçağı, Rus uçağı ve Eurofighter savaş uçağı gibi başka seçenekler de var.” dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin Türkiye ekonomi açısında çok büyük masraflara neden olduğunun altını çizen Erhan, bu durumun F-16 tedariki programını olumsuz etkiyeceğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Çağrı Erhan;
“Depremlerden sonra Türkiye’nin F-16 talebini reddedeceğine inanıyorum çünkü maliyeti 20 milyar dolar. F-16 talebi bir hataydı çünkü bu savaş uçakları modası geçmiş ve rekabete uygun değil, ayrıca Kongre hala bazı bahanelerle bunları sağlamayı reddediyor.” dedi.
F-16 Blok 70 tedarik süreci
Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın acil harekat ihtiyacı kapsamında Türkiye, geçtiğimiz yıl ABD’ye bir talepte bulunmuştu. Söz konusu talep, 40 adet F-16 Blok 70 savaş uçağı ile 79 adet F-16 Blok 40 / 50+’ın Blok 70 seviyesine modernizasyonunu içeriyor.
Lockheed Martin tarafından geliştirilen yeni nesil F-16 konfigürasyonu F-16V, bugün piyasadaki en yeni ve en gelişmiş F-16 olarak biliniyor. Diğer F-16 konfigürasyonlarındaki uçaklar 4. nesil olarak adlandırılırken F-16V ise 4.5 nesil olarak adlandırılıyor. 2015 yılında ilk uçuşunu gerçekleştiren F-16V, halihazırda Lockheed Martin tarafından birçok ülkeye satılıyor.
Hem donanımsal hem de yazılımsal olarak F-35 ve F-22 radarları ile benzerlik taşıyan APG-83 AESA radarı bünyesinde bulunduran F-16V, Legion Pod ile IRST kabiliyetini de barındırıyor. Northrop Grumman’ın gelişmiş APG-83 AESA radarı; daha fazla durumsal farkındalık, esneklik ve tüm hava koşullarında daha hızlı hedefleme sağlıyor.
Hava Kuvvetlerinin ana vurucu gücünü F-16’ların oluşturduğu Türkiye, yeni nesil Blok 70 alımı konusunda Amerika Birleşik Devletleri ile uzun zamandır temaslarını sürdürüyordu.
Konu ile ilgili yoğun diplomasi trafiği yürüten Dışişleri Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı, ABD’li senatörlerin tutumunu eleştiriyor, Türkiye’nin yeni nesil F-16’ları alması için çaba sarfediyordu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Millî Savunma Bakanı Akar ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın yapılan görüşmelerle ilgili kamuoyunu bilgilendiriyor ve sürecin işleyişini anlatıyordu.
Kapsamlı bir savaş uçağı tedarikini ve envanterde bulunan uçakların modernizasyonunu kapsayan programla ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Çağrı Erhan, Rusya merkezli haber platformu RIA Novosti’ye yaptığı açıklamada Türkiye’nin bu alımdan vazgeçebileceğini söyledi.
Rus medyasının sorularını yanıtlayan Çağrı Erhan;
“Türkiye F-16 konusundaki kararını derhal değiştirmeli. Örneğin masada F-35 ile ilgili bir seçenek vardı. Türkiye’nin bu programdan beklentileri vardı. Şimdi Çin uçağı, Rus uçağı ve Eurofighter savaş uçağı gibi başka seçenekler de var.” dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin Türkiye ekonomi açısında çok büyük masraflara neden olduğunun altını çizen Erhan, bu durumun F-16 tedariki programını olumsuz etkiyeceğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Çağrı Erhan;
“Depremlerden sonra Türkiye’nin F-16 talebini reddedeceğine inanıyorum çünkü maliyeti 20 milyar dolar. F-16 talebi bir hataydı çünkü bu savaş uçakları modası geçmiş ve rekabete uygun değil, ayrıca Kongre hala bazı bahanelerle bunları sağlamayı reddediyor.” dedi.
F-16 Blok 70 tedarik süreci
Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın acil harekat ihtiyacı kapsamında Türkiye, geçtiğimiz yıl ABD’ye bir talepte bulunmuştu. Söz konusu talep, 40 adet F-16 Blok 70 savaş uçağı ile 79 adet F-16 Blok 40 / 50+’ın Blok 70 seviyesine modernizasyonunu içeriyor.
Lockheed Martin tarafından geliştirilen yeni nesil F-16 konfigürasyonu F-16V, bugün piyasadaki en yeni ve en gelişmiş F-16 olarak biliniyor. Diğer F-16 konfigürasyonlarındaki uçaklar 4. nesil olarak adlandırılırken F-16V ise 4.5 nesil olarak adlandırılıyor. 2015 yılında ilk uçuşunu gerçekleştiren F-16V, halihazırda Lockheed Martin tarafından birçok ülkeye satılıyor.
Hem donanımsal hem de yazılımsal olarak F-35 ve F-22 radarları ile benzerlik taşıyan APG-83 AESA radarı bünyesinde bulunduran F-16V, Legion Pod ile IRST kabiliyetini de barındırıyor. Northrop Grumman’ın gelişmiş APG-83 AESA radarı; daha fazla durumsal farkındalık, esneklik ve tüm hava koşullarında daha hızlı hedefleme sağlıyor.
Hava Kuvvetlerinin ana vurucu gücünü F-16’ların oluşturduğu Türkiye, yeni nesil Blok 70 alımı konusunda Amerika Birleşik Devletleri ile uzun zamandır temaslarını sürdürüyordu.
Konu ile ilgili yoğun diplomasi trafiği yürüten Dışişleri Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı, ABD’li senatörlerin tutumunu eleştiriyor, Türkiye’nin yeni nesil F-16’ları alması için çaba sarfediyordu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Millî Savunma Bakanı Akar ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın yapılan görüşmelerle ilgili kamuoyunu bilgilendiriyor ve sürecin işleyişini anlatıyordu.
Kapsamlı bir savaş uçağı tedarikini ve envanterde bulunan uçakların modernizasyonunu kapsayan programla ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Çağrı Erhan, Rusya merkezli haber platformu RIA Novosti’ye yaptığı açıklamada Türkiye’nin bu alımdan vazgeçebileceğini söyledi.
Rus medyasının sorularını yanıtlayan Çağrı Erhan;
“Türkiye F-16 konusundaki kararını derhal değiştirmeli. Örneğin masada F-35 ile ilgili bir seçenek vardı. Türkiye’nin bu programdan beklentileri vardı. Şimdi Çin uçağı, Rus uçağı ve Eurofighter savaş uçağı gibi başka seçenekler de var.” dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin Türkiye ekonomi açısında çok büyük masraflara neden olduğunun altını çizen Erhan, bu durumun F-16 tedariki programını olumsuz etkiyeceğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Çağrı Erhan;
“Depremlerden sonra Türkiye’nin F-16 talebini reddedeceğine inanıyorum çünkü maliyeti 20 milyar dolar. F-16 talebi bir hataydı çünkü bu savaş uçakları modası geçmiş ve rekabete uygun değil, ayrıca Kongre hala bazı bahanelerle bunları sağlamayı reddediyor.” dedi.
F-16 Blok 70 tedarik süreci
Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın acil harekat ihtiyacı kapsamında Türkiye, geçtiğimiz yıl ABD’ye bir talepte bulunmuştu. Söz konusu talep, 40 adet F-16 Blok 70 savaş uçağı ile 79 adet F-16 Blok 40 / 50+’ın Blok 70 seviyesine modernizasyonunu içeriyor.
Lockheed Martin tarafından geliştirilen yeni nesil F-16 konfigürasyonu F-16V, bugün piyasadaki en yeni ve en gelişmiş F-16 olarak biliniyor. Diğer F-16 konfigürasyonlarındaki uçaklar 4. nesil olarak adlandırılırken F-16V ise 4.5 nesil olarak adlandırılıyor. 2015 yılında ilk uçuşunu gerçekleştiren F-16V, halihazırda Lockheed Martin tarafından birçok ülkeye satılıyor.
Hem donanımsal hem de yazılımsal olarak F-35 ve F-22 radarları ile benzerlik taşıyan APG-83 AESA radarı bünyesinde bulunduran F-16V, Legion Pod ile IRST kabiliyetini de barındırıyor. Northrop Grumman’ın gelişmiş APG-83 AESA radarı; daha fazla durumsal farkındalık, esneklik ve tüm hava koşullarında daha hızlı hedefleme sağlıyor.
Hava Kuvvetlerinin ana vurucu gücünü F-16’ların oluşturduğu Türkiye, yeni nesil Blok 70 alımı konusunda Amerika Birleşik Devletleri ile uzun zamandır temaslarını sürdürüyordu.
Konu ile ilgili yoğun diplomasi trafiği yürüten Dışişleri Bakanlığı ve Millî Savunma Bakanlığı, ABD’li senatörlerin tutumunu eleştiriyor, Türkiye’nin yeni nesil F-16’ları alması için çaba sarfediyordu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Millî Savunma Bakanı Akar ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın yapılan görüşmelerle ilgili kamuoyunu bilgilendiriyor ve sürecin işleyişini anlatıyordu.
Kapsamlı bir savaş uçağı tedarikini ve envanterde bulunan uçakların modernizasyonunu kapsayan programla ilgili yeni bir gelişme yaşandı.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Çağrı Erhan, Rusya merkezli haber platformu RIA Novosti’ye yaptığı açıklamada Türkiye’nin bu alımdan vazgeçebileceğini söyledi.
Rus medyasının sorularını yanıtlayan Çağrı Erhan;
“Türkiye F-16 konusundaki kararını derhal değiştirmeli. Örneğin masada F-35 ile ilgili bir seçenek vardı. Türkiye’nin bu programdan beklentileri vardı. Şimdi Çin uçağı, Rus uçağı ve Eurofighter savaş uçağı gibi başka seçenekler de var.” dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin Türkiye ekonomi açısında çok büyük masraflara neden olduğunun altını çizen Erhan, bu durumun F-16 tedariki programını olumsuz etkiyeceğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politika Kurulu Üyesi Çağrı Erhan;
“Depremlerden sonra Türkiye’nin F-16 talebini reddedeceğine inanıyorum çünkü maliyeti 20 milyar dolar. F-16 talebi bir hataydı çünkü bu savaş uçakları modası geçmiş ve rekabete uygun değil, ayrıca Kongre hala bazı bahanelerle bunları sağlamayı reddediyor.” dedi.
F-16 Blok 70 tedarik süreci
Türk Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın acil harekat ihtiyacı kapsamında Türkiye, geçtiğimiz yıl ABD’ye bir talepte bulunmuştu. Söz konusu talep, 40 adet F-16 Blok 70 savaş uçağı ile 79 adet F-16 Blok 40 / 50+’ın Blok 70 seviyesine modernizasyonunu içeriyor.
Lockheed Martin tarafından geliştirilen yeni nesil F-16 konfigürasyonu F-16V, bugün piyasadaki en yeni ve en gelişmiş F-16 olarak biliniyor. Diğer F-16 konfigürasyonlarındaki uçaklar 4. nesil olarak adlandırılırken F-16V ise 4.5 nesil olarak adlandırılıyor. 2015 yılında ilk uçuşunu gerçekleştiren F-16V, halihazırda Lockheed Martin tarafından birçok ülkeye satılıyor.
Hem donanımsal hem de yazılımsal olarak F-35 ve F-22 radarları ile benzerlik taşıyan APG-83 AESA radarı bünyesinde bulunduran F-16V, Legion Pod ile IRST kabiliyetini de barındırıyor. Northrop Grumman’ın gelişmiş APG-83 AESA radarı; daha fazla durumsal farkındalık, esneklik ve tüm hava koşullarında daha hızlı hedefleme sağlıyor.