ABD’de kritik başkanlık seçimleri yapılırken İran, iki ülkeyi savaşın eşiğine getiren, 4 Kasım 1979’daki büyükelçilik işgalinin yıl dönümünde protesto eylemini son anda iptal etti. Bu karar, ABD’de yarışı kazanarak ambargoyu kaldırması beklenen Joe Biden’a ve seçmenine mesaj olarak değerlendirildi.
İran’da 11 Şubat 1979’da Ayetullah Ruhullah Humeyni liderliğinde gerçekleşen devrimin ardından ABD’nin Tahran Büyükelçiliği’nin 4 Kasım 1979’da işgal edilmesi, iki ülkenin savaşın eşiğine gelmesi ve ilişkilerin bu güne kadar gergin sürmesine yol açtı.
Tahran yönetimi Washington’ın ağır yaptırımları nedeniyle ABD’deki başkanlık seçimlerini yakından takip ederken, büyükelçilik işgalinin 41. yıl dönümü için daha önce duyurusu yapılan eylem son anda iptal edildi.
Eylemin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri çerçevesinde iptal edildiği açıklansa da hazırlıkları dahi tamamlanmış, Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf’ın konuşma yapması kararlaştırılmıştı.
İran için sembolik öneme sahip işgalin yıl dönümlerinde gövde gösterisine dönüştürülen protesto eylemlerinin bu sene iptal edilmesinin Washington’da yeni oluşacak yönetime de bir mesaj olduğu belirtiliyor.
İranlılar, Biden’ın seçimleri kazanmasını, Trump tarafından iptal edilen nükleer anlaşmanın tekrar hayata geçmesini ve bu sayede içinde bulundukları ekonomik krizi aşmayı ümit ediyor.
Donald Trump’ın seçimleri kazanması halinde yaptırımları farklı boyuta taşımasından endişe duyan İranlılar, Biden’ın ipi göğüslemesi halinde anlaşmayı kaldığı yerden devam ettirmesini ve 2015-2016-2017 yıllarında olduğu için ekonomik sıçrama yapmayı temenni ediyor.
Nükleer anlaşmanın imzalandığı dönemde ABD Başkanı Yardımcısı olan Biden’ın seçilmesi halinde anlaşmaya geri döneceği ve İran ile “daha akılcı yöntemlerle mücadele edeceği” yönündeki açıklamaları Tahran’da kafa karışıklığına yol açsa da rakibi Trump gibi yaptırımları devam ettirmeyeceği görüşü hakim.
Elçilik işgali iki ülkenin karşı karşıya gelmesine neden oldu
İran’da devriminin hemen ardından, 40 yıl önce bugün gerçekleşen ABD’nin Tahran Büyükelçiliği işgali ve 52 çalışanın rehin alınması, iki ülke arasındaki gergin atmosferin başlangıcı oldu ve o tarihten bugüne ilişkiler düzelmedi.
Diplomasi tarihine en uzun süreli rehine krizlerinden biri olarak geçen olayda sayıları binlerle ifade edilen silahlı gruplar, 4 Kasım 1979’da ABD Büyükelçiliğini işgal etti.
Elçilikten gizlice kaçmayı başaranların ardından kalan 66 diplomattan hasta bir kadın ile 13 Afrika kökenli Amerikalıyı serbest bırakan işgalciler, 52 kişiyi 444 gün boyunca rehin tuttu.
Rejim liderleri ABD Elçiliği işgalini destekledi ve teşvik etti
Şah Muhammed Rıza Pehlevi’nin ABD tarafından kabul edilmesini gerekçe gösteren Tahran, Washington’u “suç ortağı” olarak gördü. Humeyni, elçilik işgalini “birincisinden daha büyük bir devrim” olarak nitelendirdi ve “İmam’ın Çizgisindeki Öğrencileri” bu eylem için teşvik etti. İran lideri Ali Hamaney de o süreçte yaptığı konuşmalarda elçilik işgalini destekledi.
İran makamları, elçilikte ülkelerinin aleyhine hazırlanan CIA’e ait 70 gizli casusluk belgesinin ele geçirildiğini ileri sürdü.
İşgalin ardından Tahran ile Washington arasındaki tüm diplomatik ilişkiler koptu ve o tarihten bu yana süren “soğuk savaş” süreci başladı.
ABD diplomatik ilişkileri keserek İran’a yanıt verdi
Amerikan yönetimi, büyükelçilik çalışanlarının rehin alınmasını diplomatik dokunulmazlığın çiğnenmesi nedeniyle uluslararası hukuk kurallarının açık bir ihlali olarak değerlendirdi ve bu olaydan sonra iki ülke arasındaki tüm diplomatik ilişkiler kesildi. İran’dan petrol ithalatı 12 Kasım’da sona erdi ve yaklaşık 8 milyar dolarlık İran varlığı 14 Kasım’da donduruldu.
ABD ile İran arasında uzun süren Cezayir müzakerelerinin ardından 20 Ocak 1981’de varılan anlaşmanın resmen imzalanmasıyla rehinelerin bırakılması kabul edildi.
21 Ocak 1981’de zamanın ABD Başkanı Ronald Reagan, görevi 1 gün önce sona eren eski başkan Jimmy Carter’ı Almanya’ya gönderdi. Tahran’da 444 gün rehin tutulan Amerikalı rehineler, alınarak ülkelerine götürüldü.
Rehine krizinin sinema filmi çekildi
İran ile ABD’yi savaşın eşiğine getiren elçilik işgali ve rehine krizi, Tahran yönetiminin büyük tepkisini çeken ARGO isimli sinema filmine konu oldu.
Emekli bir CIA ajanının gerçek hayat hikayesini konu alan ve işgalden kaçmayı başararak Kanada’nın Tahran Büyükelçiliğine gizlice sığınan 6 Amerikalı diplomatın İran’dan kaçırılması olayını dramatize eden Ben Affleck yönetmenliğindeki 2012 yapımı Amerikan filmi ARGO, 85. Akademi Ödülleri’nde En İyi Kurgu, En İyi Uyarlama Senaryo ve En iyi Film ödüllerini kazandı.
Ayrıca konuyla ilgili 1981 yapımlı İran’dan Kaçış (Kanadalının Çılgın Macerası) ve 2013 yapımlı Tahran’daki Adamımız adlı iki belgesel film çekildi.
Editör : SavunmaTR Haber Merkezi