Fransa muhalefetinden Macron’a yönelik ihanet söylemi!
Fransız Vatanseverler (Fransız Patriots) Partisi lideri Florian Philippot, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Avrupa Birliği’nin (AB) Fransa’nın nükleer envanterine erişimine izin vereceği yönündeki açıklamalarını vatana ihanet olarak değerlendirdi.
Fransız Vatanseverler Partisi lideri Florian Philippot
Fransız politikacı Philippot, Macron’un İsveç ziyareti esnasında AB’nin caydırıcılık esasıyla bir nükleer şemsiye kurması gerekliliğinden ve bu ihtimal dahilinde AB içinde Fransa’nın büyük bir rol oynamasına dair yorumlarına eleştirilerde bulundu.
Florian Philippot eski adı Twitter olan X platformunda yaptığı açıklamada, “Almanya’nın uzun zamandır süre gelen talebine karşılık, Fransa haini AB’ye tabi olan Emmanuel Macron bu fikre itaat etti. Ulusal çıkarlarımız için büyük bir ihanet.” değerlendirmesinde bulundu.
Philippot yaptığı X paylaşımında linkini paylaştığı videolu açıklamasında, “Bu vatana ihanettir. Bu, Fransız doktrininden köklü bir kopuştur. Nükleer silahlar ulusal egemenliğimizden ayrılamaz. Aslında bu envanterimizi AB’ye teslim etmek anlamına geliyor. Örneğin Polonya veya Letonya ile Rusya arasında bir savaş olması durumunda söz konusu envanterin yarın kullanabileceği anlamına geliyor.” ifadelerini kullandı.
Dans un discours hallucinant en Suède, #Macron a, de fait, annoncé donner notre dissuasion #nucléaire à l’UE !
L’Allemagne l’exigeait depuis longtemps : Macron, traître à la France et soumis à l’UE, s’est exécuté !
C’est d’une gravité sans nom ! Haute trahison de nos intérêts… pic.twitter.com/hfqmjFmrrU
— Florian Philippot (@f_philippot) February 3, 2024
Neler olmuştu?
Donald Trump’ın Beyaz Saray’a geri dönme olasılığı karşısında Avrupa Birliği liderleri, ABD’nin desteği olmadan savaşa hazırlanma ve kendi “nükleer şemsiyesini” oluşturma fikrini yaklaşık 4 yıl sonra yeniden gündeme aldı.
Fikrin yeniden canlandırılması, haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinden birinci parti olarak çıkması beklenen Alman Avrupa Halk Partisi’nin (EPP) lideri Manfred Weber’den gelmişti. Weber, Kiev’e yaptığı bir tren yolculuğunun dönüşünde Politico haber ajansıyla gerçekleştirdiği telefon mülakatında “NATO’ya tabiiyiz ama aynı zamanda NATO olmadan ya da Trump döneminde kendimizi savunabilecek kadar da güçlü olmalıyız. Avrupa’da caydırıcılık inşa etmeli, caydırabilmeli ve kendimizi savunabilmeliyiz. Hepimiz biliyoruz ki, bıçak kemiğe dayandığında nükleer seçenek gerçekten belirleyici olacaktır.” ifadelerini kullanmıştı.
Avrupa Halk Partisi lideri Manfred Weber
AB içerisinde yaklaşık 300 nükleer savaş başlığına sahip olan Fransa’nın bu konuda dikkat çekici bir rol oynaması bekleniyordu. Fransa Cumhurbaşkanı Macron da 2020 yılında Fransa liderliğinde bir Avrupa nükleer caydırıcılığı fikrini ortaya atmış, ancak Almanya bu teklifi hiçbir zaman kabul etmemişti. 2022’de Fransa, teklifin hala masada olduğunu söyleyerek Berlin ile tekrar görüşme çağrısında bulunmuştu.
EPP lideri Manfred Weber, Fransa’nın nükleer gücüne atıfta bulunan “force de frappe” kavramının uluslararasılaştırılması fikrini yeniden gündeme getirilmesinin zamanının geldiğini ifade etti. Weber, ayrıca İngiltere’nin sahip olduğu 260 nükleer başlıkla AB dışından bir bölgedeki ikinci büyük güç olmasına dikkat çekerek, “Belki de seçenekleri netleştirmek adına, Brexit’le geçen yıllar ve on yılın ardından İngiliz dostlarımızla yapıcı bir diyalog başlatmamız gereken bir noktadayız. Onlar da güvenliklerini sağlamakta zorlanıyorlar. Onların da paraları tükeniyor. Onlar da kapasitelerini korumakta zorlanıyorlar.” açıklamalarında bulunmuştu.
Fransa muhalefetinden Macron’a yönelik ihanet söylemi!
Fransız Vatanseverler (Fransız Patriots) Partisi lideri Florian Philippot, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Avrupa Birliği’nin (AB) Fransa’nın nükleer envanterine erişimine izin vereceği yönündeki açıklamalarını vatana ihanet olarak değerlendirdi.
Fransız Vatanseverler Partisi lideri Florian Philippot
Fransız politikacı Philippot, Macron’un İsveç ziyareti esnasında AB’nin caydırıcılık esasıyla bir nükleer şemsiye kurması gerekliliğinden ve bu ihtimal dahilinde AB içinde Fransa’nın büyük bir rol oynamasına dair yorumlarına eleştirilerde bulundu.
Florian Philippot eski adı Twitter olan X platformunda yaptığı açıklamada, “Almanya’nın uzun zamandır süre gelen talebine karşılık, Fransa haini AB’ye tabi olan Emmanuel Macron bu fikre itaat etti. Ulusal çıkarlarımız için büyük bir ihanet.” değerlendirmesinde bulundu.
Philippot yaptığı X paylaşımında linkini paylaştığı videolu açıklamasında, “Bu vatana ihanettir. Bu, Fransız doktrininden köklü bir kopuştur. Nükleer silahlar ulusal egemenliğimizden ayrılamaz. Aslında bu envanterimizi AB’ye teslim etmek anlamına geliyor. Örneğin Polonya veya Letonya ile Rusya arasında bir savaş olması durumunda söz konusu envanterin yarın kullanabileceği anlamına geliyor.” ifadelerini kullandı.
Dans un discours hallucinant en Suède, #Macron a, de fait, annoncé donner notre dissuasion #nucléaire à l’UE !
L’Allemagne l’exigeait depuis longtemps : Macron, traître à la France et soumis à l’UE, s’est exécuté !
C’est d’une gravité sans nom ! Haute trahison de nos intérêts… pic.twitter.com/hfqmjFmrrU
— Florian Philippot (@f_philippot) February 3, 2024
Neler olmuştu?
Donald Trump’ın Beyaz Saray’a geri dönme olasılığı karşısında Avrupa Birliği liderleri, ABD’nin desteği olmadan savaşa hazırlanma ve kendi “nükleer şemsiyesini” oluşturma fikrini yaklaşık 4 yıl sonra yeniden gündeme aldı.
Fikrin yeniden canlandırılması, haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinden birinci parti olarak çıkması beklenen Alman Avrupa Halk Partisi’nin (EPP) lideri Manfred Weber’den gelmişti. Weber, Kiev’e yaptığı bir tren yolculuğunun dönüşünde Politico haber ajansıyla gerçekleştirdiği telefon mülakatında “NATO’ya tabiiyiz ama aynı zamanda NATO olmadan ya da Trump döneminde kendimizi savunabilecek kadar da güçlü olmalıyız. Avrupa’da caydırıcılık inşa etmeli, caydırabilmeli ve kendimizi savunabilmeliyiz. Hepimiz biliyoruz ki, bıçak kemiğe dayandığında nükleer seçenek gerçekten belirleyici olacaktır.” ifadelerini kullanmıştı.
Avrupa Halk Partisi lideri Manfred Weber
AB içerisinde yaklaşık 300 nükleer savaş başlığına sahip olan Fransa’nın bu konuda dikkat çekici bir rol oynaması bekleniyordu. Fransa Cumhurbaşkanı Macron da 2020 yılında Fransa liderliğinde bir Avrupa nükleer caydırıcılığı fikrini ortaya atmış, ancak Almanya bu teklifi hiçbir zaman kabul etmemişti. 2022’de Fransa, teklifin hala masada olduğunu söyleyerek Berlin ile tekrar görüşme çağrısında bulunmuştu.
EPP lideri Manfred Weber, Fransa’nın nükleer gücüne atıfta bulunan “force de frappe” kavramının uluslararasılaştırılması fikrini yeniden gündeme getirilmesinin zamanının geldiğini ifade etti. Weber, ayrıca İngiltere’nin sahip olduğu 260 nükleer başlıkla AB dışından bir bölgedeki ikinci büyük güç olmasına dikkat çekerek, “Belki de seçenekleri netleştirmek adına, Brexit’le geçen yıllar ve on yılın ardından İngiliz dostlarımızla yapıcı bir diyalog başlatmamız gereken bir noktadayız. Onlar da güvenliklerini sağlamakta zorlanıyorlar. Onların da paraları tükeniyor. Onlar da kapasitelerini korumakta zorlanıyorlar.” açıklamalarında bulunmuştu.
Fransa muhalefetinden Macron’a yönelik ihanet söylemi!
Fransız Vatanseverler (Fransız Patriots) Partisi lideri Florian Philippot, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Avrupa Birliği’nin (AB) Fransa’nın nükleer envanterine erişimine izin vereceği yönündeki açıklamalarını vatana ihanet olarak değerlendirdi.
Fransız Vatanseverler Partisi lideri Florian Philippot
Fransız politikacı Philippot, Macron’un İsveç ziyareti esnasında AB’nin caydırıcılık esasıyla bir nükleer şemsiye kurması gerekliliğinden ve bu ihtimal dahilinde AB içinde Fransa’nın büyük bir rol oynamasına dair yorumlarına eleştirilerde bulundu.
Florian Philippot eski adı Twitter olan X platformunda yaptığı açıklamada, “Almanya’nın uzun zamandır süre gelen talebine karşılık, Fransa haini AB’ye tabi olan Emmanuel Macron bu fikre itaat etti. Ulusal çıkarlarımız için büyük bir ihanet.” değerlendirmesinde bulundu.
Philippot yaptığı X paylaşımında linkini paylaştığı videolu açıklamasında, “Bu vatana ihanettir. Bu, Fransız doktrininden köklü bir kopuştur. Nükleer silahlar ulusal egemenliğimizden ayrılamaz. Aslında bu envanterimizi AB’ye teslim etmek anlamına geliyor. Örneğin Polonya veya Letonya ile Rusya arasında bir savaş olması durumunda söz konusu envanterin yarın kullanabileceği anlamına geliyor.” ifadelerini kullandı.
Dans un discours hallucinant en Suède, #Macron a, de fait, annoncé donner notre dissuasion #nucléaire à l’UE !
L’Allemagne l’exigeait depuis longtemps : Macron, traître à la France et soumis à l’UE, s’est exécuté !
C’est d’une gravité sans nom ! Haute trahison de nos intérêts… pic.twitter.com/hfqmjFmrrU
— Florian Philippot (@f_philippot) February 3, 2024
Neler olmuştu?
Donald Trump’ın Beyaz Saray’a geri dönme olasılığı karşısında Avrupa Birliği liderleri, ABD’nin desteği olmadan savaşa hazırlanma ve kendi “nükleer şemsiyesini” oluşturma fikrini yaklaşık 4 yıl sonra yeniden gündeme aldı.
Fikrin yeniden canlandırılması, haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinden birinci parti olarak çıkması beklenen Alman Avrupa Halk Partisi’nin (EPP) lideri Manfred Weber’den gelmişti. Weber, Kiev’e yaptığı bir tren yolculuğunun dönüşünde Politico haber ajansıyla gerçekleştirdiği telefon mülakatında “NATO’ya tabiiyiz ama aynı zamanda NATO olmadan ya da Trump döneminde kendimizi savunabilecek kadar da güçlü olmalıyız. Avrupa’da caydırıcılık inşa etmeli, caydırabilmeli ve kendimizi savunabilmeliyiz. Hepimiz biliyoruz ki, bıçak kemiğe dayandığında nükleer seçenek gerçekten belirleyici olacaktır.” ifadelerini kullanmıştı.
Avrupa Halk Partisi lideri Manfred Weber
AB içerisinde yaklaşık 300 nükleer savaş başlığına sahip olan Fransa’nın bu konuda dikkat çekici bir rol oynaması bekleniyordu. Fransa Cumhurbaşkanı Macron da 2020 yılında Fransa liderliğinde bir Avrupa nükleer caydırıcılığı fikrini ortaya atmış, ancak Almanya bu teklifi hiçbir zaman kabul etmemişti. 2022’de Fransa, teklifin hala masada olduğunu söyleyerek Berlin ile tekrar görüşme çağrısında bulunmuştu.
EPP lideri Manfred Weber, Fransa’nın nükleer gücüne atıfta bulunan “force de frappe” kavramının uluslararasılaştırılması fikrini yeniden gündeme getirilmesinin zamanının geldiğini ifade etti. Weber, ayrıca İngiltere’nin sahip olduğu 260 nükleer başlıkla AB dışından bir bölgedeki ikinci büyük güç olmasına dikkat çekerek, “Belki de seçenekleri netleştirmek adına, Brexit’le geçen yıllar ve on yılın ardından İngiliz dostlarımızla yapıcı bir diyalog başlatmamız gereken bir noktadayız. Onlar da güvenliklerini sağlamakta zorlanıyorlar. Onların da paraları tükeniyor. Onlar da kapasitelerini korumakta zorlanıyorlar.” açıklamalarında bulunmuştu.
Fransa muhalefetinden Macron’a yönelik ihanet söylemi!
Fransız Vatanseverler (Fransız Patriots) Partisi lideri Florian Philippot, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Avrupa Birliği’nin (AB) Fransa’nın nükleer envanterine erişimine izin vereceği yönündeki açıklamalarını vatana ihanet olarak değerlendirdi.
Fransız Vatanseverler Partisi lideri Florian Philippot
Fransız politikacı Philippot, Macron’un İsveç ziyareti esnasında AB’nin caydırıcılık esasıyla bir nükleer şemsiye kurması gerekliliğinden ve bu ihtimal dahilinde AB içinde Fransa’nın büyük bir rol oynamasına dair yorumlarına eleştirilerde bulundu.
Florian Philippot eski adı Twitter olan X platformunda yaptığı açıklamada, “Almanya’nın uzun zamandır süre gelen talebine karşılık, Fransa haini AB’ye tabi olan Emmanuel Macron bu fikre itaat etti. Ulusal çıkarlarımız için büyük bir ihanet.” değerlendirmesinde bulundu.
Philippot yaptığı X paylaşımında linkini paylaştığı videolu açıklamasında, “Bu vatana ihanettir. Bu, Fransız doktrininden köklü bir kopuştur. Nükleer silahlar ulusal egemenliğimizden ayrılamaz. Aslında bu envanterimizi AB’ye teslim etmek anlamına geliyor. Örneğin Polonya veya Letonya ile Rusya arasında bir savaş olması durumunda söz konusu envanterin yarın kullanabileceği anlamına geliyor.” ifadelerini kullandı.
Dans un discours hallucinant en Suède, #Macron a, de fait, annoncé donner notre dissuasion #nucléaire à l’UE !
L’Allemagne l’exigeait depuis longtemps : Macron, traître à la France et soumis à l’UE, s’est exécuté !
C’est d’une gravité sans nom ! Haute trahison de nos intérêts… pic.twitter.com/hfqmjFmrrU
— Florian Philippot (@f_philippot) February 3, 2024
Neler olmuştu?
Donald Trump’ın Beyaz Saray’a geri dönme olasılığı karşısında Avrupa Birliği liderleri, ABD’nin desteği olmadan savaşa hazırlanma ve kendi “nükleer şemsiyesini” oluşturma fikrini yaklaşık 4 yıl sonra yeniden gündeme aldı.
Fikrin yeniden canlandırılması, haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinden birinci parti olarak çıkması beklenen Alman Avrupa Halk Partisi’nin (EPP) lideri Manfred Weber’den gelmişti. Weber, Kiev’e yaptığı bir tren yolculuğunun dönüşünde Politico haber ajansıyla gerçekleştirdiği telefon mülakatında “NATO’ya tabiiyiz ama aynı zamanda NATO olmadan ya da Trump döneminde kendimizi savunabilecek kadar da güçlü olmalıyız. Avrupa’da caydırıcılık inşa etmeli, caydırabilmeli ve kendimizi savunabilmeliyiz. Hepimiz biliyoruz ki, bıçak kemiğe dayandığında nükleer seçenek gerçekten belirleyici olacaktır.” ifadelerini kullanmıştı.
Avrupa Halk Partisi lideri Manfred Weber
AB içerisinde yaklaşık 300 nükleer savaş başlığına sahip olan Fransa’nın bu konuda dikkat çekici bir rol oynaması bekleniyordu. Fransa Cumhurbaşkanı Macron da 2020 yılında Fransa liderliğinde bir Avrupa nükleer caydırıcılığı fikrini ortaya atmış, ancak Almanya bu teklifi hiçbir zaman kabul etmemişti. 2022’de Fransa, teklifin hala masada olduğunu söyleyerek Berlin ile tekrar görüşme çağrısında bulunmuştu.
EPP lideri Manfred Weber, Fransa’nın nükleer gücüne atıfta bulunan “force de frappe” kavramının uluslararasılaştırılması fikrini yeniden gündeme getirilmesinin zamanının geldiğini ifade etti. Weber, ayrıca İngiltere’nin sahip olduğu 260 nükleer başlıkla AB dışından bir bölgedeki ikinci büyük güç olmasına dikkat çekerek, “Belki de seçenekleri netleştirmek adına, Brexit’le geçen yıllar ve on yılın ardından İngiliz dostlarımızla yapıcı bir diyalog başlatmamız gereken bir noktadayız. Onlar da güvenliklerini sağlamakta zorlanıyorlar. Onların da paraları tükeniyor. Onlar da kapasitelerini korumakta zorlanıyorlar.” açıklamalarında bulunmuştu.