Kosova ve Sırbistan’a normalleşme müzakerelerini sürdürün çağrısı!
Avrupa Birliği’nin (AB) Sırbistan ile Kosova Diyaloğu Özel Temsilcisi Miroslav Lajcak, Kosova ve Sırbistan’ı haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri öncesinde son zamanlarda bocalayan normalleşme müzakerelerini yeniden düzene sokmaya ve sürdürmeye çağırdı.
Belgrad ziyaretini tamamlayan Miroslav Lajcak, 29 Ocak Pazartesi günü Priştine’de Kosova’nın önde gelen liderleriyle buluştu. Lajcak’ın bu toplantıda Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, Başbakan Albin Kurti ve Başbakan Yardımcısı Besnik Bislimi ile görüştüğü ve toplantının yaklaşık üç saat sürdüğü öğrenildi.
Belgrad zirvesinde Sırp yetkililere söylediği gibi Priştine’de de normalleşme müzakerelerine çağrıda bulunan Mirosalav Lajcak, görüşmeler sonrasında gazetecilere verdiği demeçte, “Bunu (anlaşmayı) nasıl yapacağımızı kendimize sormamıza bile gerek yok. Asıl soru bunun ne zaman yapılacağıdır. Ve elbette bana sorarsanız gecikmeden, mümkün olan en kısa sürede yapılması gerektiğini söyleyebilirim.” ifadelerini kullandı.
AB ve ABD varılan anlaşmalara uygun hareket edilmesi adına her iki ülkeye de baskı yapıyorken Lajcak da, haziran ayında AP seçimlerinin gerçekleştirileceğini ve kasım ayında ABD’nin sandık başına gideceğini hatırlattı ve ekledi: “Bu durumlar da elbette yılın ilerleyen dönemlerinde bu süreçlere dikkat çekileceği anlamına geliyor.”
Normalleşme görüşmelerinde, özellikle de 2023 yılı Eylül ayında maskeli Sırp silahlı kişiler ile Kosova polisi arasında çıkan ve dört kişinin ölümüne yol açarak bölgedeki gerilimi tırmandıran çatışmanın ardından bir ilerleme kaydedilememişti.
Ayrıca hem Sırbistan hem de Kosova AB’ye katılmak istediklerini dile getirmiş ve buna karşılık AB Dış Politika Şefi Josep Borrell, iki ülkenin uzlaşmayı reddetmelerinin üyelik şanslarını tehlikeye attığını dile getirmişti.
Lajcak, etnik Sırp azınlığın çoğunlukta yaşadığı Kosova’nın kuzeyinde tüketilen enerji bedelinin ödenmesine ilişkin bir anlaşmanın uygulanması ve iki ülkenin birbirlerinin araba plakalarını tanımaları gibi küçük nüansların her iki ülke için de olumlu işaretler olduğunu belirtti.