İsveç’in uzun süreli bekleyişi sonuç veriyor!
Fidesz Partisi Meclis Grubu Başkanı Mate Kocsis, İsveç’in NATO’ya katılımının 26 Şubat’ta değerlendirilmesi amacıyla Macaristan Parlamentosu’na bir teklif sunulduğunu açıkladı.
Mate Kocsis, Macaristan Meclis Başkanı’na gönderdiği bir mektupta, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın başında bulunduğu Fidesz’in, İsveç’in katılımına yönelik lehte oy kullanacağını duyurdu.
Fidesz’in Macar Parlamentosu’nda çoğunluğa sahip olması sebebiyle, lehte oy kullanılması, İsveç’in NATO’ya başvurusunun kabulü anlamına geliyor.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 23 Ocak tarihinde İsveç’in NATO’ya üyeliğini onaylamasının ardından tüm gözler Macaristan’a çevrilmişti.
Macaristan ile İsveç arasında yaşanan bazı gerginlikler nedeniyle süreç uzamış, Macar tarafı oylamanın yapılabilmesi için İsveç Başbakanı Ulf Kristersson’un Budapeşte’yi ziyaret etmesi koşulunu öne sürmüştü.
19 Şubat’ta yapılan açıklamada İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, ülkesinin NATO üyeliği konusunu Macaristan Başbakan’ı Viktor Orban ile görüşmek için 23 Şubat’ta Macaristan’a gideceğini duyurdu.
İsveç hükümetinin yaptığı açıklamada, ziyarette en önemli gündem maddesinin NATO üyeliği olacağı belirtilirken, Macaristan ile İsveç arasında güvenlik ve savunma alanlarında işbirliğinin derinleştirilmesinin hedeflendiği bildirildi.
Görüşmelerin tamamlanmasının ardından, İsveç Başbakanı Kristersson ve Macaristan Başbakanı Orban’ın ortak bir basın toplantısı düzenlemesi bekleniyor.
Süreçte neler olmuştu?
İsveç ve Finlandiya ülkeleri tarihsel süreçte tarafsızlık politikası izleyen iki ülke olarak öne çıkıyordu. Fakat Rusya-Ukrayna çatışmaları sonrasında bölgesel güvenlik endişeleri duyduklarını dile getiren İskandinav ülkeleri, Avrupalı müttefikleri ile birlikte NATO’ya yanaşmak ve kendilerini “Rus ayısına karşı güvence altına almak” istemişlerdi.
İki İskandinav ülkesinin NATO üyelik başvurusu Türkiye ve Macaristan’ın tereddütleri ve engelleriyle karşılaşmıştı.
Türkiye ve Macaristan, farklı nedenlerden yola çıkarak, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğini onaylamak için bazı koşullar öne sürmüşlerdi. Daha sonra bir dizi görüşmeler ve Finlandiya’nın verdiği birtakım taahhütler sonucunda, Finlandiya’nın NATO üyeliği Türkiye ve Macaristan tarafından onaylanmıştı.
İsveç’in üyelik süreci ise onlar adına daha uzun ve daha çetrefilli geçmişti. Türkiye, NATO ittifakı üyesi olmak isteyen bir ülkenin NATO müttefiki Türkiye ve Avrupa Birliği (AB) tarafından terör örgütü olarak tanınan PKK’ya açık (ya da kapalı) destek vermemesi gerektiği koşulunu dayatmış ve bunun güvencelerini talep etmişti.
Macaristan’ın İsveç’in üyeliğine hayır deme gerekçesi ise pek tabii Türkiye’den farklıydı. Macar yetkililer, İsveç’in Macaristan’a yönelik olarak ülkede demokrasi ve hukuk devleti eleştirilerini Macaristan’ın içişlerine karışmak olarak değerlendirmiş ve üyeliğin bu nedenle onaylanmadığını öne sürmüşlerdi.
Bu sebeplerle İsveç’in üyeliğini veto eden Türkiye ve Macaristan arasında da elbette ki derin stratejik işbirlikleri de yer almaktaydı. Viktor Orban sorulduğu her seferinde, “İsveç önce Türkiye’yi ikna etsin” diyor ve topu Türkiye’ye bırakıyordu.
İki ülkenin sistematik işbirliği sayesinde şu anda hem Türkiye hem de Macaristan dilediği noktaları elde edip pazarlık masasından kârlı çıktı.
Macaristan’ın kârı ne?
BBC News tarafından yapılan haberde, Macaristan’ın, İsveç’in NATO üyeliği konusuna bağlı olarak gündeme getirdiği önemli bir diğer detayın ise, Macaristan ve İsveç arasında yapılacak savunma konulu bir anlaşma olduğu öne sürüldü.
Bu anlaşma kapsamında haber merkezlerine gittiği iddia edilen ayrıntılar, resmi olmamakla birlikte, söz konusu anlaşmanın Macaristan’ın İsveç’ten 3 adet Grippen savaşı uçağı satın almasını kapsadığını da gösteriyor.
Macaristan Hava Kuvvetlerinde 1990’lı yıllarda İsveç’ten satın alınan 18 adet Grippen savaş uçağı bulunduğu biliniyor. Söz konusu filonun yeni Grippen’lerle genişletilmesinin gerekli olduğu da daha önce Macaristan basınında yer almıştı.
İsveç tarafından üretilen savaş uçaklarının bir kısmının Macaristan tarafından satın alınması talebinin, İsveç’in NATO üyeliği ile eş zamanlı olarak gündeme gelmesinin ardındaki neden henüz bir netlik kazanmamış olsa da uluslararası ilişkiler uzmanları bu konu hakkında iki ihtimal üzerinde durmaktadırlar.
Bu ihtimallerden ilki, Macaristan’ın kendi savunma sanayiini güçlendirmek adına üyelik karşılığında İsveç ile yeni uçaklar alımını da içeren avantajlı bir askeri sözleşme imzalama düşüncesidir.
İkinci ihtimal olarak ise, söz konusu anlaşmanın imzalanması için İsveç Başbakanı Ulf Kristersson’un ülkeye ziyarette bulunması gerektiği, ancak normal koşullar altında Kristersson’un Macaristan’ı Rusya ile olan ilişkilerinden dolayı görmezden gelmesi ve ziyareti gerçekleştirmeme olasılığının, Macaristan yönetimi tarafından ortadan kaldırılmaya çalışıldığı belirtilmektedir.
NATO üyeliğinin görüşülmesi adına İsveç Başbakanı Ulf Kristersson’un ülkeye davet edilmesinin altında bu ihtimalin yattığı iddia edilip birçok senaryo çizilirken İsveç’in NATO’ya üyeliği sonrasında sürecin ne şekilde devam edeceği de izlenip görülecektir.