PAC-3 MSE füzesi MK41 Dikey Fırlatma Sistemine entegre edilecek!
Lockheed Martin ve ABD Deniz Kuvvetleri, artan modern tehditlere karşı gelişmiş yeteneklere sahip ve maliyet etkin bir çözüm oluşturmak amacıyla PAC-3 MSE füzesini AEGIS Savaş Yönetim Sistemine entegre etmek için birlikte çalışıyorlar.
Lockheed Martin tarafından 9 Nisan 2024 tarihinde yapılan açıklamada, Lockheed Martin’in ABD Deniz Kuvvetlerine gelişmiş ve uyarlanabilir bir entegre hava ve füze savunma yeteneği (IAMD) sunmak için muharebe sahasında kendini kanıtlamış PAC-3 MSE füzesinin AEGIS Savaş Yönetim Sistemine entegre etmek için yeni yatırımlar yaptığı duyuruldu.
PAC-3 MSE / AEGIS Savaş Yönetim Sistemi entegrasyonunu sağlamak amacıyla Lockheed Martin’in PAC-3 MSE füzesinin MK41 Dikey Fırlatma Sistemi (VLS) ve AEGIS Savaş Yönetim Sistemi ile uyumluluğunu sağlamak amacıyla füze üzerinde bir dizi modifikasyonlarına yatırım yaptığı belirtildi.
PAC-3 MSE füzesinin çift bantlı veri bağlantısının, AEGIS Savaş Yönetim Sistemi tarafından kullanılan frekans olan S bandında iletişim kurma yeteneğini eklemek için üç bantlı bir veri bağlantısına dönüştürüldüğü, AEGIS Savaş Yönetim Sistemi tarafından kullanılan ana sensör olan 3 boyutlu AN/SPY-1 radarıyla veri iletişimi sağlamak için yazılım güncellemeleri gerçekleştirildiği ifade edildi.
Haziran 2023’te gerçekleştirilen testlerde modifikasyon gerçekleştirilmiş bir PAC-3 MSE füzesi ile AN/SPY-1 radarı arasında başarılı bir şekilde veri alışverişi gerçekleştirildiği ve böylece AEGIS Savaş Yönetim Sistemi ile füze arasındaki iletişim kurma yeteneğinin ilk defa doğrulandığı bildirildi.
Lockheed Martin, düşük maliyetli balistik ve hava soluyan tehditlere karşı mevcut hava savunma füzelerine daha maliyet etkin bir alternatif olabileceğini belirttiği PAC-3 MSE füzesinin AEGIS Savaş Yönetim Sisteminin gelişmiş tespit ve komuta kontrol kabiliyetleri ile entegre edildiği taktirde gelişmiş tehditleri yenme kabiliyetini ve kapasitesini daha da artıracağını dile getirdi.
PAC-3 MSE ve AEGIS Savaş Yönetim Sisteminin gelişmiş yeteneklerinin, terminal aşamada hava savunma sistemlerinden kaçmak amacıyla yüksek manevra kabiliyetine sahip modern tehditlere karşı ABD Donanmasının yeteneklerini artıracağı, Raytheon üretimi mevcut SM-2MR ve SM6 hava savunma füzelerine kıyasla daha maliyet etkin bir önleme füzesi olacağı ifade edildi.
Lockheed Martin tarafından yapılan açıklamada ayrıca, Lockheed’in PAC-3 MSE üretim kapasitesini yılda 650 füzeye çıkaracağı, PAC-3 MSE füzesinin büyüyen üretim hattı, gelişmiş entegre hava ve füze savunma yetenekleriyle birleştiğinde, ABD Donanmasının mevcut yetenek ve kapasite boşluklarını başarıyla doldurabileceği vurgulandı. Lockheed Martin açıklamasında şu anda yılda 550 adet PAC-3 füzesi üretildiği açıklandı.
PAC-3 MSE füzesinin üretimi uzun süren ve yüksek maliyetli SM-2MR ve SM-6 füzeleri yerine düşük maliyetli hedeflere karşı kullanılabilecek iyi bir alternatif olduğu ve böylece ABD Deniz Kuvvetlerinin güdümlü füze stoklarının korunmasında önemli bir yer oynayabileceği belirtiliyor.
PAC-3 MSE ABD Donanmasının güdümlü füze stoklarının artırılmasını sağlayabilir
ABD Donanması Deniz Operasyonları Şefi geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, ABD Donanmasının dünya çapında yürüttüğü çeşitli operasyonlar nedeniyle güdümlü füze stoklarındaki azalmaya dikkat çekmişti.
Deniz Operasyonları Şefi Amiral Lisa Franchetti açıklamasında, ABD Deniz Kuvvetlerinin dünya çapındaki operasyonları ve özellikle Kızıldeniz’de Husi tehditlerine karşı yürüttüğü operasyonlar nedeniyle güdümlü füze stoklarında belirgin bir azalma yaşandığını belirtmişti.
ABD Deniz Kuvvetlerinin Kızıldeniz’deki ticari deniz trafiğini korumak amacıyla başlattığı “Refah Muhafızı Operasyonu” kapsamında Yemen’de bulunan Husi güçlerinin ateşlediği seyir füzeleri, kamikaze insansız hava araçları ve insansız deniz araçlarını imha etmeye devam ettiğini belirten Franchetti, geçmişteki yetersiz yatırımlar nedeniyle mühimmat stoklarında kritik seviyeye düşme tehlikesi altında olduğunu ancak henüz tehlikeli bir azalma olmadığını ifade etti.
Amiral Lisa Franchetti açıklamasının devamında mühimmat stoklarının kritik seviyeye düşmesini engellemek amacıyla bazı adımlar attıklarını ve son birkaç yılda bu amaçla altyapı yatırımları yaptıklarını söyledi. Franchetti gazetecilere, “Son birkaç yılda mühimmatları öncelikli odak noktamız haline getirdik. Bu alanda daha fazla yatırım yapıyoruz ve endüstriye daha fazla mühimmat ihtiyacımız olduğuna dair talep sinyali gönderiyoruz.” açıklamasında bulundu.
Filistin ve İsrail arasındaki çatışmaların başlamasının ardından ABD Donanması için mühimmat stoklarının azalma tehlikesinin daha da ciddileştiği, Yemen’de bulunan Husi güçlerinin İsrail’e ve Kızıldeniz’deki ticari deniz trafiğine yönelik saldırılarını engellemek amacıyla bölgeye gemi konuşlandıran ABD Deniz Kuvvetlerinin bu tehditleri engellemek amacıyla çok sayıda güdümlü mühimmat kullandığı belirtildi.
ABD savaş gemileri, Yemen’deki Husi güçlerince ateşlenen kamikaze insansız hava araçları, seyir füzesi ve balistik füzelere karşı SM-2MR ve SM-6 füzeleri kullanmış, özellikle düşüm maliyetli insansız hava araçlarını düşürmek amacıyla ateşlenen yüksek maliyetli hava savunma füzeleri sürdürülebilirlik açısından soru işaretleri oluşmasına neden olmuştu.