ABD’den iki adet kıtalararası balistik füze testi duyurusu!
ABD Hava Kuvvetleri 30 Mayıs günü yaptığı açıklamada, Haziran ayının ilk haftasında gerçekleştirilecek nükleer caydırıcılık tatbikatı kapsamında Kaliforniya’da bulunan Vandenberg Uzay Kuvvetleri Üssü’nden 2 adet LGM-30 Minuteman III kıtalararası balistik füzesinin (ICBM) fırlatılacağını açıkladı.
Yapılan açıklamanın ardından ilk test fırlaması 4 Haziran tarihinde gerçekleştirildi.
ABD Hava Kuvvetleri Küresel Saldırı Komutanlığı (AFGSC) tarafından 4 Haziran 2024 tarihinde yapılan açıklamada, “Uzay Kuvvetleri Muhafızları tarafından desteklenen Hava Kuvvetleri Küresel Saldırı Komutanlığı Havacılarından oluşan ortak bir ekip, 4 Haziran günü saat 12:56’da Vandenberg Uzay Kuvvetleri Üssü, Kaliforniya’dan Pasifik Saatiyle 12:56’da bir yeniden giriş aracıyla donatılmış silahsız bir LGM-30 Minuteman III kıtalararası balistik füzesini fırlattı.” denildi.
Gerçekleştirilen testin, ABD’nin nükleer caydırıcılığının 21. yüzyıl tehditlerini caydırmak, müttefiklere güven vermek, nükleer silah taşıma kabiliyetine sahip kıtalararası balistik füzelerin güvenli, emniyetli, güvenilir ve etkili olduğunu göstermeyi amaçlayan rutin ve periyodik faaliyetlerin bir parçası olduğu belirtildi.
Hava Kuvvetleri Küresel Saldırı Komutanı Orgeneral Thomas A. Bussiere gerçekleştirilen testin ardından yaptığı açıklamada, “Saldırı araçlarımız ve nükleer misyonumuz, ulusumuzun savunmasının ve uluslararası güvenliğinin temel taşıdır. Bu misyonun bir parçası olarak, kıtalararası balistik füze gücümüz 7/24 stratejik caydırıcılık sağlıyor ve nükleer üçlünün en duyarlı ayağı olarak anında müdahale etmeye hazır bulunuyor. Testlerimiz güvenli, emniyetli bir barış sağlamaya hazır olduğumuzu gösteriyor ve doğruluyor.” ifadelerini kullandı.
Ateşlenen LGM-30 Minuteman III kıtalararası balistik füzesinin yeniden giriş aracının Marshall Adaları’nda bulunan Kwajalein Atolü’ndeki Uzay ve Füze Savunma Komutanlığı Ronald Reagan Balistik Füze Savunma Test Sahasına kadar yaklaşık 7800 kilometre boyunca uçarak hedef bölgeye başarıyla düştüğü ifade edildi.
Ronald Reagan Balistik Füze Savunma Test Sahasında bulunan yüksek doğruluklu radarlarının yanı sıra optik sensörler ile terminal aşamada gözlemlenen yeniden giriş aracının telemetri verilerinin de uçuş boyunca test sahasında bulunan sensör ve alıcılarla toplandığı ifade edildi.
Ronald Reagan Balistik Füze Savunma Test Sahası direktörü Albay Juan R. Santiago yaptığı açıklamada, Ronald Reagan Test Sahası, kullanıcıları desteklemek için gerçek verileri toplama ve analiz etme konusunda onlarca yıllık deneyime sahip bir dizi sensör barındırıyor.” dedi.
Gerçekleştirilecek ikinci testin 6 Haziran’da 12:01 ile 06:01 arasında yapılması planlanıyor. 377. Test ve Değerlendirme Grubu komutanı Albay Chris Cruise iki testin birlikte gerçekleştirilmesiyle ilgili yaptığı açıklamada, “Şubat 2024’te yapılması planlanan önceki test fırlatması, Reagan Test Sahasında ihtiyaç duyulan bazı onarımlar nedeniyle ertelenmek zorunda kaldı.” dedi
Haziran ayında bir test fırlatmasının zaten planlandığını belirten Albay Chris Cruise, tüm personel hazırken her iki test fırlatmasının da birlikte gerçekleştirilmesine karar verildiğini ve fırlatmaların çok önceden planlandığını, dünyadaki olaylarla hiçbir ilgisi olmadığını söyledi.
Albay Cruise açıklamasının devamında, “Bugünkü test fırlatması, ülkemizin kıtalararası balistik füzelerinin ve bunların bakımını yapan, çalıştıran profesyonel havacıların silah sisteminin hazırlığını ve güvenilirliğini nasıl gösterdiğinin yalnızca bir örneğidir. Havacılarımız ve silah sistemlerimiz yılın her günü 7/24 sürekli tetikte ve bu caydırıcılığa olan bağlılığımızı gösteriyor.” ifadelerini kullandı.
LGM-35A Sentinel kıtalararası balistik füze programı gecikiyor
ABD Hava Kuvvetleri 2030’lardan itibaren mevcut LGM-30 Minuteman III kıtalararası balistik füzelerini Northrop Grumman tarafından geliştirilen LGM-35A Sentinel kıtalararası balistik füzeler ile değiştirmeyi planlanıyor.
ABD Hava Kuvvetleri Küresel Saldırı Komutanlığı tarafından işletilen mevcut LGM-30G Minuteman III kıtalararası balistik füzelerini değiştirmek için geliştirilen LGM-35A Sentinel füzesinin, ABD Hava Kuvvetleri’nin “Kara Tabanlı Stratejik Caydırıcılık” doktrininin gelecekteki ana unsuru olması düşünülüyor.
Ancak LGM-35A Sentinel geliştirme projesinin maliyet artışlar ve süre aşımları nedeniyle gecikebileceği veya iptal edilebileceği belirtiliyor.
2020 yılında imzalanan sözleşmede üretilecek füzelerin birim maliyetinin 118 milyon dolar olmasının hedeflendiği ancak birim maliyeti yüzde 37 oranında artarak 162 milyon dolara yükseldiği açıklandı. ABD Hava Kuvvetleri tarafından yapılan açıklamaya göre projede planlanan toplam geliştirme maliyetlerinin de 131 milyar dolara çıktığı ifade edildi.
LGM-30G Minuteman III kıtalararası balistik füzeleri modernize edilebilir
ABD Savunma Bakanlığı Uzay Politikasından sorumlu Savunma Bakan Yardımcısı John Plumb da geçtiğimiz nisan ayında yaptığı açıklamada LGM-30G Minuteman III kıtalararası balistik füzelerinin modernize edilebileceğini belirtmişti.
John Plumb 5 Nisan 2024 tarihinde gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD Savunma Bakanlığı ve ABD Silahlı Kuvvetlerinin nükleer caydırıcılığın 3 ayağını oluşturun balistik füze denizaltıları, kıtalararası balistik füzeler ve stratejik bombardıman uçaklarını modernleştirmekte kararlı olduğunu ancak bazı projelerdeki gecikmeler nedeniyle mevcut platformların ömrünü uzatmak için bazı adımlar atmak zorunda kalabileceğini söyledi.
John Plumb açıklamasında, “Savunma Bakanlığı üçlü nükleer caydırıcılığını modernize etmek amacıyla yeni projeleri yürütmekte kararlı ancak ilk Columbia sınıfı denizaltının inşaatının programın en az bir yıl gerisinde kalması ve LGM-35A Sentinel kıtalararası balistik füzesinin ilk uçuşunun iki yıl gecikmesi nedeniyle, bakanlık eski Ohio sınıfı balistik füze denizaltılarını ve LGM-30G Minuteman III kıtalararası balistik füzelerini olası bir saldırıya yanıt vermeye nasıl hazır tutacağını tartışıyor.” dedi.
Plump, Savunma Bakanlığının eski sistemlerden modern sistemlere geçişin nasıl yönetileceği ve aynı zamanda bütçeyi zorlamayan veya nükleer komplekslerin altyapı kapasitesini aşmayan, bu sorunu çözmeye yardımcı olabilecek diğer kuvvet duruşu değişikliklerinin neler olabileceğini de incelediğini belirtti.