Sırbistan’ın İsrail’e askeri desteği!
Balkan Araştırmacı Gazetecilik Ağı (BIRN) ve Haaretz tarafından yürütülen ortak bir soruşturma sonucunda İsrail’in Gazze’yi işgali başladığından bu yana Sırbistan’dan askeri yardımlar aldığı ortaya çıktı.
Araştırma sonucu Haaretz’in resmi sitesinde yayınlanan haberde, İsrail Hava Kuvvetleri uçaklarının Belgrad’dan yedi uçak seferi düzenlediği ortaya koyulurken ayrıca asker satışların değerinin 16,3 milyon avro olduğu açıklandı.
İki ülke arasındaki bu gizemli askeri işbirliği, özellikle İsrail’in Gazze’yi işgali sırasında uluslararası toplumdan gelen eleştirilere rağmen, hız kesmeden devam ediyor.
Haaretz ajansında verilen bilgiler dahilinde söz konusu soruşturmanın 5 Şubat günü gerçekleşen bir uçuş sonrası yapıldığı belirtildi.
5 Şubat günü öğleden sonra saat 14.00’dan kısa bir zaman sonra bir uçak meraklısı olan gözlemci, Belgrad Havaalanı yakınındaki bir alanda “fazla görülmeyen” bir uçağı görmesi sonucunda bu anları telefonuyla kaydetti ve uçağın İsrail Hava Kuvvetleri’ne ait bir Boeing 707-300 olduğunu başlığında belirten videoyu YouTube kanalında yayınladı.
Gözlemci Bane, video açıklamasını İngilizce bir şekilde “Bu muhteşem klasik kuşu bugün Belgrad Havaalanında kaydetmekten büyük mutluluk duydum!” şeklinde yazdı.
Söz konusu videoda 272 seri numarasında sahip olduğu görülen ve İsrail Hava Kuvvetleri’ne ait olan bu uçak, hava tankeri ve nakliye uçağı olarak görev yapmaktaydı. Haaretz tarafından bildirilen bilgilere göre, söz konusu uçak saat tam 18.04’te yeniden havalanmış. İnmesinden kalkmasına kadar olan yaklaşık 4 saatlik süre zarfının ise uçağın yüklenmesi ile geçirildiği tahmin ediliyor.
Uçuş takip verilerine göre 4 motorlu söz konusu Boeing uçağı, İsrail’in güneyindeki BeerŞeba şehrinin hemen dışındaki Nevatim hava üssüne ulaştığı açıklandı.
BIRN ve Haaretz gazetesinin ortak araştırması, Ekim 2023’ten bu yana Sırbistan’a yapılan yedi İsrail askeri uçuşunu ve bir özel mülkiyete ait uçağın sekizinci uçuşunu detaylandırdı. Araştırma, bu uçuşların Sırbistan’dan İsrail’e yapılan silah ihracatıyla zamanlamalarının çakıştığını ortaya koydu.
Rapor, sekizinci uçuşun silahlar da dahil olmak üzere çeşitli kargo türlerini taşıdığını belirtiyor. Bu uçuşların altısı, biri 5 Şubat’ta, ikisi 18 Mart’ta ve üçü 26 Mayıs’ta olmak üzere, açık kaynak havacılık tarihine dayanarak belirlendi.
Sırp medyası ve uluslararası araştırma ağları tarafından yapılan analizler, Şubat ve Mart aylarında Sırbistan’dan İsrail’e gerçekleştirilen uçuşların silah yüklü olduğunu gösteriyor. Belgrad yönetimi, ülkelere akışı durdurmaları yönünde bir grup Birleşmiş Milletler (BM) uzmanlarının 23 Şubat’ta yaptığı bir çağrı da dahil olmak üzere yaygın çağrıları görmezden geldi ve Şubat ayında yapılan 510 bin avro değerindeki silah ihracatı, Mart ayında ise 14 milyon avroya çıkarak zirveye ulaştı.
Sırbistan, bu ihracatla sadece ekonomik bir gelir elde etmekle kalmıyor, aynı zamanda uluslararası arenada stratejik bir pozisyon da kazanmaya çalışıyor.
Uluslararası toplumdan gelen, silah sevkiyatlarının durdurulması yönündeki çağrılara rağmen Sırbistan’ın bu ticareti sürdürmesi, uluslararası insancıl hukuka olan bağlılığı konusunda soru işaretleri yaratıyor. BM İnsan Hakları Konseyi ve Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi kurumlar, İsrail’e yapılan silah sevkiyatlarının Gazze’deki insan hakları ihlallerini daha da kötüleştirebileceği konusunda uyarılarda bulunuyor.
Niş’ten İsrail’e Yapılan Gizemli Uçuşlar
İsrail’den Belgrad’a Şubat, Mart ve Mayıs aylarında yapılan altı uçuşun yanı sıra, Niş’ten yapılan bu iki uçuşun detayları da merak uyandırıcı şekilde. 28 Aralık’ta gerçekleşen ilk uçuşta, seri numarası 420 olan bir İsrail askeri C-130 uçağı kullanıldı, ancak uçuşun amacı konusunda herhangi bir açıklama yapılmadı.
Diğer uçuş ise 15 Mayıs’ta gerçekleşti ve Ukrayna tescilli bir Antonov AN-12BK uçağı, Niş’ten İsrail’in Tel Aviv şehrine uçtu. Sovyet döneminden kalma bu Antonov uçakları, genellikle silah ve tehlikeli maddelerin taşınmasında kullanılıyor. İsrail Havacılık Otoritesi’nin geçmişte bu uçağa Almanya’dan İsrail’e patlayıcı taşıma yetkisi verdiği biliniyor.
Sırbistan hükümeti silah ihracatı detaylarını gizli tutuyor
2023 Ekim’inden bu yana Sırbistan, İsrail’e toplam 16,3 milyon avro değerinde silah ihraç etti. Sırbistan, bu yıl üç aşamada Şubat, Mart ve Mayıs ayları olmak üzere toplam 15,7 milyon avro değerindeki sevkiyatlarının yanı sıra, Ekim ayında da İsrail’e 540 bin 120 avro değerinde silah ihraç etmiş.
Sırbistan hükümeti, İsrail’e yapılan silah sevkiyatlarına dair detayları açıklamaktan kaçınıyor. Sırbistan Ticaret Bakanlığı, BIRN tarafından yapılan “Bilgi Edinme Özgürlüğü” kapsamındaki açıklama talebini reddetti. Bakanlık, ihracat izninin ne zaman verildiğini ve hangi tür silahların teslim edildiğini açıklamayı reddederek, bu bilgilerin “kesinlikle gizli” olduğunu belirtti.
Bu durum, Sırbistan’ın uluslararası silah ticareti konusundaki şeffaflık eksikliğiyle ilgili endişeleri artırıyor. Gizlilik, uluslararası toplumda Sırbistan’ın silah ihracatı politikalarına yönelik şüpheleri ve eleştirileri de beraberinde getiriyor.
BM İnsan Hakları Konseyi, 5 Nisan tarihinde İsrail’e yapılan silah, mühimmat ve diğer askeri ekipmanların satışını, transferini ve yönlendirilmesini durdurma çağrısında bulunmuş ve söz konusu önlem, uluslararası insancıl hukuk ve insan hakları ihlallerinin önüne geçilmesi amacıyla alınmıştı.
Her geçen gün durum daha da ciddileşirken, 20 Mayıs’ta Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlar nedeniyle tutuklama emri çıkarılması için mahkemeye başvuruda bulunmuştu. Fakat belli ki söz konusu kararlar Sırbistan’ın İsrail’e yönelik silah sevkiyatlarını durdurmak için yeterli gelmemiş.
Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, ülkenin silah ihracatının Batı ile olan konumunu güçlendirmek amacıyla kullanıldığını ifade etti. Ancak BIRN/Haaretz’e konuşan dış politika analisti Bosko Jaksiç, bu ticaretin Belgrad yönetimini uluslararası arenada zor bir duruma sokabileceği uyarısında bulundu. Jaksiç, İsrail’e yapılan silah sevkiyatlarının Sırbistan’ı “Filistinlilere yönelik toplu katliamda suç ortağı” haline getirme riski taşıdığını söyledi.
Jaksiç, “Şu anda İsrail’e silah ve mühimmat ihracatının artması gurur meselesi olamaz. İsrail, Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırım suçundan dava edilirken, Filistinlilere yönelik toplu katliamlarda suç ortaklığı yapmak hiç kimseye onur kazandırmaz,” dedi. Jaksiç’in bu sözleri, Sırbistan’ın uluslararası politikada nasıl bir pozisyon alması gerektiği konusunda devam eden bir tartışmayı da beraberinde getiriyor.
Bu durum, Belgrad’ın dış politikadaki ikilemini de gözler önüne seriyor. Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu arasındaki yakın ilişkiler, bu silah ticaretinin sadece askeri ve ekonomik bir boyutu olmadığını, aynı zamanda diplomatik bir boyutu da olduğunu işaret ediyor.
Ancak bu işbirliği, Sırbistan’ı uluslararası arenada zor bir konuma sokabilir. Zira tarihinde Srebrenitsa katliamı gibi bir mazi yatan Sırbistan için bu sevkiyatlar, Filistinlilere yönelik katliamlar bağlamında da değerlendirildiğinde, Sırbistan’ın insan haklarına olan taahhüdünü açık şekilde sorgulanabilir hale getirmektedir.