Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş tüm hızıyla sürerken, Batı ile Rusya arasında savaşın ilk haftalarından bu yana nükleer silah ekseninde restleşmeler yaşanıyor. Ukrayna topraklarındaki çatışmaların şiddeti yükseldikçe de nükleer silahların kullanılma ihtimali daha çok dile getiriliyor.
Nükleer silah kullanımının 2. Dünya Savaşından bu yana sadece belirli bir bölgeyi değil, tüm dünya için savaş nedeni sayılabileceği anlamına geliyor. Nükleer Savaş ihtimalini sürekli gündemde tutan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yaptığı konuşmalarda Batı ülkelerini bu yönde uyarmaya devam ediyor. Ona göre Ukrayna’ya Batı ülkelerinin asker göndermesi, savaşı başka boyutlara taşıyacak.
Putin, Rusya – Ukrayna savaşının ikinci ayında, Yeni Stratejik Silahların Azaltılması Anlaşması’nı (New START) “askıya alma” kararını verdi. Aynı yılın Mart ayında Belarus’ta taktik nükleer silahların konuşlandırılacağını duyurdu.
Haziran ayında da Putin’in danışmanlarından Sergei Karaganov, Moskova’yı Ukrayna’daki savaşı olumlu bir sonuca ulaştırmanın bir yolu olarak Batı Avrupa’ya sınırlı nükleer saldırılar başlatmayı düşünmeye çağırdı. Ekim ayında Rusya’nın Duma’sı, ABD Senatosu onayı tartışmayı bile reddetmeye devam ederken, Moskova’nın Kapsamlı Nükleer Deneme Yasağı Anlaşması’nı onaylamasını geri çekme yönünde oy kullandı.
Nükleer silah nedir?
Nükleer silah, nükleer teknolojilerin kullanılmasıyla üretilmiş, yok etme gücü çok büyük olan silahlardır. Patlayıcılardan farklı olarak daha çok ve daha kalıcı zarar vermek maksadıyla kullanılır. Atomun parçalanması veya iki atomun birleşmesi ile ortaya çıkan enerjiden istifade edilerek yapılır.
Atom silahının bir üst versiyonu olarak hidrojen silahı geliştirilmiştir. Günümüzde nükleer silah tabiri hem atom hem de hidrojen yapılı silahları ifade etmek amacıyla kullanılır.
Atom silahları için enerji birimi kiloton (KT), 1.000 ton T.N.T (Dinamit) yıkma gücüne eşit bir basıncın ifadesidir. Hidrojen silahının enerji birimi de megaton (MT) dur. Megaton 1.000.000 ton T.N.T. yıkma gücüne denk bir basınçtır.
Günümüzde nükleer silahlar taktik ve stratejik olarak ikiye ayrılır.
Stratejik nükleer silahlar, bir ülkenin savaş yapma ve toplumlarını sürdürme yeteneğini hedef alır. Bu tür hedefler arasında düşmanın şehirleri, ekonomik ve askeri açıdan önemli endüstriler ve diğer nükleer silahlar yer alabilir.
Taktik nükleer silahlar, savaş zamanı hedeflerine ulaşmak için savaş alanında kullanılır. Bu silahlar daha kısa menzile sahiptir, stratejik nükleer silahlardan daha az güçlüdür.
Nükleer silah ilk nerede kullanıldı?
Tarih boyunca nükleer silahların savaş alanında kullanılması sadece iki defa gerçekleşmiştir. İkinci Dünya Savaşı’nın son zamanlarında Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Japonya’nın Hiroşima ve Nagazaki şehirlerinde kullandığı nükleer silahlar, nükleer silahların savaş alanında kullanıldığı tek örnekleridir.
ABD’nin kullandığı ilk bomba olan “Little Boy’’ bombanın patlayıcı gücü 15 KT idi. Başka bir deyişle, 15 bin ton TNT gücündeydi. Atılan ikinci bomba olan “Şişman Adam’’ bombasının gücü 21 KT veya 21 bin ton TNT idi.
Little Boy’un gücü, Japonya’nın Hiroşima şehrini yerle bir etmeye yetecek kadardı. İlk tahminlere göre Hiroşima’da yaklaşık 70 bin kişi öldü. Daha sonraki tahminler bu sayının çok daha yüksek, yaklaşık 140 bin olduğunu gösterdi. Ancak etkileri patlamadan uzun süre sonra da devam etti.
Japonya üzerinde yaşanan etkileri sebebiyle, nükleer silahlar konusunda ilk düşünürlerden biri olan Bernard Brodie atom bombasını “mutlak silah” olarak adlandırmıştır.
Nükleer silahlar ne işe yarar?
Nükleer silahlar savaş meydanında pek işe yaramasa da, bunlara sahip olan devletlere bir güvenlik duygusu sağlar. Örneğin Rusya’nın taktik nükleer silah stoku, onu Ukrayna karşısında cesaretlendirirken, Batı ülkeleri karşısında güvende hissetmesine neden olmuştur. Bu da nükleer silahın caydırıcı etkisinin daha büyük olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla ülkelerin nükleer silah üretmesindeki en güçlü motivasyonlardan biri caydırıcılık olabilir.
En büyük nükleer silah hangi ülkeye aittir?
SSCB 1961’de şimdiye kadarki en büyük nükleer silahı test etti. Bu silah Çar Bombası olarak biliniyor. Patlamanın enerjisi en az 50 MT’ydi. Bu da 50 milyon ton TNT’ye eşdeğerdir. Çar Bomba, 100 MT verime sahip olacak şekilde daha da güçlü olacak şekilde tasarlanmıştı, ancak tam kapasitesi hiçbir zaman test edilmedi.
Amerika’nın en büyük nükleer denemesi 1954’teki Castle Bravo denemesi sırasında kazara gerçekleşti. ABD tarafından geliştirilen bir H bombası tasarımı 15 MT mertebesinde bir enerji ortaya çıkardı. Bu da beklenen enerjiden 2,5 kat daha fazlaydı.
Günümüzde Nükleer silah üretiliyor mu?
Nükleer silah sayısı bakımından başı çeken ülkeler olan ABD ve Rusya’nın nükleer savaş başlıkları ve füze fırlatma sistemlerini yenileme çalışmaları yürüttüğü biliniyor. Bu maksatla hava, deniz ve denizaltı üslerini kapsamlı bir süreçten geçirerek günümüz şartlarına hazırlıyor. Ayrıca son dört yılda nükleer silah yatırımlarının arttığına dikkat çekiliyor.
Nükleer Silahların Yasaklanması Takibi ve Uluslararası Nükleer Silahları Kaldırma Girişimi’nin (ICAN) hazırladığı raporlarda; nükleer silaha sahip 9 ülkenin, 2019-2022 döneminde nükleer silah geliştirmek için yaptığı yatırımlar açıklandı.
Açıklanan verilere göre, dünya genelinde nükleer silah yatırımları 2019’da 72,9 milyar, 2020’de 72,6 milyar, 2021’de 82,4 milyar, 2022’de 82,9 milyar doları bulmuştur. 4 yılda yatırımların 10 milyar dolar artmıştır. Nükleer silahlara en çok yatırım yapan ABD’yi sırasıyla Çin, Rusya, İngiltere, Fransa, Hindistan, İsrail, Pakistan ve Kuzey Kore takip ediyor.
Stratejik nükleer silahların aksine, taktik nükleer silahların hiçbir silah kontrol anlaşması kapsamıyla sınırlanmamıştır. Bu yüzden Rusya’nın 1.000 ila 2.000 arasında taktik nükleer silah stokladığı tahmin ediliyor.
Günümüzde hangi ülkede kaç nükleer başlık var?
Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) 2023 raporuna göre, dünyada 12 bin 500 ile 13 bin arası nükleer savaş başlığı bulunuyor. Dünya’da nükleer silahı olan ülkelerin listesi şu şekildedir:
- RUSYA: 5 BİN 899 ADET
- ABD: 5 BİN 244 ADET
- ÇİN: 410 ADET
- FRANSA: 290 ADET
- İNGİLTERE: 225 ADET
- PAKİSTAN: 165 ADET
- HİNDİSTAN: 164 ADET
- İSRAİL: 90 ADET
- KUZEY KORE: 30 İLA 50 ADET
- RUSYA: 5 BİN 899 ADET
Rusya, 5 bin 889 nükleer savaş başlığıyla, nükleer güce sahip ülkeler arasında ilk sırada yer alıyor. Rusya, o dönemdeki adı SSCB olarak ilk nükleer testini 1949’da başarıyla gerçekleştirdi. En büyük nükleer bomba olan Çar Bombasını üretmesi ile biliniyor. Günümüzde taktik maksatlı binlerce füzeye sahip olduğu belirtiliyor.
- ABD: 5 BİN 244 ADET
Rusya’yı 5 bin 244 başlıkla ABD takip ediyor. ABD, nükleer silah üreten ve bunu kullanan ilk ülke olarak biliniyor. Geçmişten günümüze kadar nükleer silahlara 12 trilyon dolar harcadığı ve 70 binden fazla savaş başlığı ürettiği biliniyor. Dünya üzerindeki nükleer başlıklarının yüzde 90’ı Rus ve ABD’ye aittir.
- ÇİN: 410 ADET
ABD’nin ardından 410 nükleer başlıkla Çin geliyor. Çin, ilk nükleer bombaya 1964 yılında sahip oldu. Ancak nükleer güç haline gelmesi daha uzun bir sürecin sonunda gerçekleşti. Buna rağmen, Çin’in şu anda sadece yaklaşık 350 savaş başlığı bulunuyor.
- FRANSA: 290 ADET
Fransa, 1960 yılında ilk nükleer bombaya sahip oldu. Günümüzde 290 nükleer başlığı bulunuyor. Fransızlar, nükleer cephaneliğine vurucu güç adını vermiştir. Fransa şu anda kimyasal silaha sahip olduğunu reddediyor.
- İNGİLTERE: 225 ADET
İngiltere, Manhattan Projesi sırasında Amerika’nın ilk atom bombasını geliştirmesine yardımcı oldu. İlk nükleer silahını 1952 yılında elde etti. Günümüzde 225 nükleer başlığı olduğu biliniyor.
- PAKİSTAN: 165 ADET
Pakistan, 1970’lerde bir bomba geliştirmeye başladı. Projede İngilizlerin nükleer programı hem de Manhattan Projesi bünyesinde çalışan teorik fizikçi ve matematikçi Muhammed Raziuddin Sıddıki dahi görev almıştır. Ancak ilk nükleer bombasını 1998’de test etti. Bugün Pakistan’ın yaklaşık 165 savaş başlığı bulunuyor.
- HİNDİSTAN: 164 ADET
Hindistan ilk kez 1974’te Başbakan Indira Gandhi döneminde barışçıl bir nükleer patlama olarak bir nükleer cihazı test etti. Hindistan’ın 164 nükleer başlığı olsa da bazı kaynaklar 1000’e kadar nükleer silah için yeterli plütonyum ürettiğini belirtiyor. Hindistan, Pokhran I ve Pokhran II adlı bir dizide nükleer silah testleri gerçekleştirmiştir.
Pakistan ve Hindistan’daki nükleer genişleme projeleri, günümüzde herhangi bir duraklama veya kısıtlama olmaksızın devam ediyor.
- İSRAİL: 90 ADET
İsrail, resmi olarak nükleer silaha sahip olduğunu açıklamasa da 1960’lı yıllarda gizlice bunları edindikleri ve şu anda toplam 90 civarında savaş başlığına sahip oldukları düşünülüyor. Akdeniz’de yaptıkları füze denemesinin, buna işaret olduğu yorumlanıyor. Gazze’ye yönelik operasyonlara devam eden İsrail de son günlerde nükleer silah kullanımını dile getiren yöneticiler yüzünden gündeme geliyor. Gazze ile başlayan savaşın Lübnan ve İran’a sıçraması ihtimali karşısında, İsrail karar vericileri nükleer silah kullanılmasını talep eden açıklamalarda bulunuyor.
- KUZEY KORE: 30 İLA 50 ADET
Kuzey Kore’nin ise tahminlere göre 30 ila 50 arasında bir nükleer savaş başlığı stoku bulunuyor. Ülke, ilk nükleer silah denemesini 2006 yılında yaptı. 6 Ocak 2007’de Kuzey Kore hükümeti nükleer silahlara sahip olduğunu doğruladı. O tarihten günümüze kadar altı adet nükleer test gerçekleştirdi ve bu da yaptırımların uygulanmasına yol açtı.
Nükleer silahlara sahip olan ülkeler, Nükleer Silah Ülkeleri olarak nitelendiriliyor.
Nükleer silahı bulunmayan ama nükleer gücü olan İran, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nı temel konularda engellerken uranyumu silah sınıfına yakın bir seviyeye zenginleştirmeye devam ediyor. İran nükleer anlaşmasını yeniden yürürlüğe koyma çabalarının başarılı olma olasılığı düşük görünüyor. Nükleer enerjiye sahip olan İran, Orta Doğu’da bölgede bir silahlanma yarışı başlatabilir.
Nükleer silahlar dünyanın sonunu getirecek mi?
Nükleer silahlar son derece yıkıcıdır ve başka bir silahlı çatışmada kullanılmaları korkunç sonuçlara yol açabilir. Bu silahlar 1945’ten beri kullanılmamış olsa da, dünyayı büyük ve küçük şekillerde etkilemedikleri anlamına gelmez.
Bazıları nükleer silahların dünyayı daha güvenli hale getirdiğini, nükleer bir savaşın yol açacağı yıkımın çok büyük felaketlere yol açacağını savunuyor. Soğuk Savaş dönemi, nükleer silahlardan dolayı bazen “Uzun Barış Dönemi” olarak adlandırılır. Üçüncü Dünya Savaşı’nın çıkmama nedeni olarak nükleer silahlar gösteriliyor.
Ancak günümüzde nükleer silah sahibi olan devletlerin, nükleer silah olmayan devletlere karşı daha saldırgan tutum içinde olduğu gözlemleniyor. (Ör: Rusya’nın eski uydusu olan devletlere karşı olan tutumu) Aynı şekilde nükleer silahların kullanılamaz oluşu yüzünden nükleer güce sahip olmayan ülkeler, sahip olan ülkelere karşı da saldırgan olabiliyor. (Ör: Vietnam Savaşı, Afganistan Savaşı ve Falkland Savaşı) Bu yüzden savaşa yönelik bir caydırıcılığın var olup olmadığı tartışılır bir hal alıyor.