Dünyada ve Türkiye’de 5G
Mobil internet kullanıcısının ve kullanılan cihaz sayısının Dünya çapında sürekli artış göstermesi bu hizmetin sürekli kendini güncellemesi ihtiyacını da beraberinde getirmektedir. Bu ihtiyaçlara istinaden ve beraberinde GSM ve internet teknolojilerinin de gelişmesiyle beraber her yeni gelişme yeni daha hızlı bir dönemi başlattı. 5G de (Fifth Generation) yani beşinci nesil-dönem olarak 2019’da kullanılmaya başlandı. Global Mobile Suppliers Association verilerine göre, Ağustos 2021 itibarıyla 72 ülkede 176 operatör 5G şebekesi kurulumunu gerçekleştirmiş bulunuyor.
Türkiye ise 5G kullanımında Dünya’nın gerisinde kalmış durumda gözüküyor. 22 Temmuz 2022 itibariyle kullanılabilir olan 5G deneysel ve sınırlı alanlarda kullanılabiliyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ise durumla ilgili olarak “Sizlerin yakından takip ettiği, beklediği 5G teknolojisine uygun zamanda doğru piyasa şartlarıyla geçmeyi düşünüyoruz. Muhtemelen 2026 yılında 5G’ye geçeceğiz” diyerek tam anlamıyla bir geçiş için 2026’yı işaret etti.
5G yenilikleri ve özellikleri
Peki 5G nedir, tam olarak önceki nesillerden farklı olarak ne gibi bir gelişme ve farklılıkları bize sunmaktadır?
Açık ve sanal mimarilerin yoğunlukla kullanılması 5G’yi diğer nesillerden ayıran önemli bir özelliktir. 5G yapı sanallaştırma özelliği sayesinde kurulum aşamasında çeşitli senaryoları mümkün kılmaktadır. Çekirdek şebeke birimleri sanal ağ fonksiyonu tabanlı bir servis üzerine geliştirilmiştir. Ayrıca RAN (Radyo Erişim Ağları) için de benzer sanallaştırma çalışmalarına önem verilmektedir. RAN birimlerinin sanallaştırılması ile birimler arasındaki haberleşme sadece ön bağlantı ile sağlanabilecek ya da kapalı arayüzlü orta bağlantı ve açık arayüzlü orta bağlantı ile kurulabilecektir.
Farklı kullanım senaryolarına imkan tanıyan bir yapısı olması da 5G’yi önceki nesillerden ayırmaktadır. Temelde; mobil geniş bant, güvenilir ve düşük gecikmeli haberleşme ve makine tipi yoğun haberleşme, olarak üçe ayrılsa da net olarak bunlardan birine dahil edilemeyen birçok ara kurulum senaryosuna da imkan sağlamaktadır.
Mobil teknolojilerin performans kriterleri için çerçeve belirleyen ITU (Uluslararası Telekomünikasyon Birliği) tarafından 5G için 2020 yılında koyulan kriterlere göre 4G’ye göre 20 kat daha fazla tepe veri hızı, 10 kat daha düşük gecikme ve 3 kat daha yüksek spektrum verimliliği sağladığı görülmektedir.
5G’yi önceki nesillerden ayıran bu özellikleri mümkün kılan temel gelişmeler ise hüzme yönlendirme, ağ dilimleme ve artan frekans aralığı olarak sayılabilir. 5G’de sinyaller geniş kapsam alanlarına yayılan dalgalar yerine yönlendirme özelliği yüksek birçok hüzme oluşturularak sağlanır. Bu sayede kullanıcılara daha yüksek güçte sinyal ulaştırılabilmesini ve kullanıcının ağla arasındaki bağlantı yoğunluğunun artırılabilmesini sağlamaktadır. Birimleri sanallaştırma sayesinde şebekeler ağ dilimleme ile kullanıcıların talepleri doğrultusunda farklı özellikler içerecek şekilde bölünebilecek ve ihtiyaçlar doğrultusunda seçim yapılmasına imkan sağlanacaktır.
Son olarak 4G’de 3GHz altında bulunan frekans değerleri 5G’de FR1 ve FR2 olarak ikili bir ayrım içeriyor ve operatörlere kapsama ve kapasite ihtiyaçları doğrultusunda müşterilere uygun şekilde ayarlanabilecektir. FR-1 410 MHz ile 7.125 GHz arasını ifade ederken, FR-2 ise 24.25 GHz ile 52.5 GHz arası bandı ifade etmektedir.