BM’nin Gazze yönünde aldığı karar, “doğru fakat yetersiz” olarak değerlendirildi!
BM Güvenlik Konseyi, 22 Aralık Cuma günü Gazze’deki aç ve çaresiz sivillere yardım teslimatlarını hızlandırmak için bir karar aldı, ancak söz konusu kararda İsrail’in saldırılarının “acil olarak durdurulması” gibi bir çağrı yer almadı.
15 üyeli konseyde sürekli olarak ertelenen “Gazze’deki aç ve çaresiz sivillere yardım teslimatlarını hızlandırmak” amaçlı oylama sonunda yapıldı ve 13 lehte oya karşılık hiç aleyhte oy kullanılmadı. Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya çekimser kaldı. ABD’nin çekimser kalması, 7 Ekim’de olayların başlamasından itibaren üçüncü bir Gazze konulu kararın veto edilmesini engelledi.
Karar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Arap ülkeleri adına yüksek düzeyde diplomasi yürüttüğü bir buçuk haftanın sonucu olarak nitelendirildi. Başlangıçta pazartesi günü için planlanan oylama, cuma gününe kadar her gün ertelenmişti.
Söz konusu karardan anahtar öneme sahip olan “güvenli ve engelsiz insani erişim sağlamak ve çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde sona erdirilmesine doğru acil adımlar atmak için acil çatışmaların durdurulması” çağrısı çıkarıldı.
Bunun yerine, kararda “güvenli, engelsiz ve genişletilmiş insani erişimi hemen sağlamak için acil adımlar atılması ve ayrıca çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde sona erdirilmesi için koşulların oluşturulması” çağrısında bulunuldu. Bazı siyaset bilimciler tarafından söz konusu karar “doğru fakat yetersiz” olarak nitelendirildi.
Oylama, Amerika Birleşik Devletleri’nin, Rusya’nın “çatışmaların hemen durdurulması çağrısını” veto etmesinin ardından gerçekleşti.
Rusya’nın BM Büyükelçisi Vassily Nebenzia, kararı “tamamen etkisiz” olarak nitelendirdi ve Amerika Birleşik Devletleri’ni “utanç verici, sinik ve sorumsuz davranışlar” ile “ağır baskı ve şantaj” taktiklerine başvurmakla suçladı.
Nebenzia, kararın “esasen İsrail silahlı kuvvetlerine Gazze Şeridi’nin yok edilmesi için tam hareket özgürlüğü vereceğini” ifade edip eğer bir dizi Arap ülkesi tarafından desteklenmeseydi Rusya’nın bu kararı veto etmeyi düşündüğünü belirtti.
Filistin’in BM Büyükelçisi Riyad Mansour (sağda) ve Rusya’nın BM Temsilcisi Vassily Nebenzia (solda)
Filistinli BM Temsilcisi Riyad Mansour, Güvenlik Konseyi’nin “çatışmaların durdurulması” ifadelerini kullanmasının 75 gün sonra gerçekleştiğini belirterek, Filistinlilerin ve Arap ülkelerinin, Rusya’nın önergesini desteklediğini vurguladı.
Mansour söz konusu alınan karar için ise “Bu karar, önemli insani hükümleri nedeniyle doğru yönde bir adımdır. Uygulanmalı ve derhal ateşkes için yoğun baskı ile desteklenmelidir.” ifadelerini kullandı.
Düzenlenen basın toplantısında alınan karar ve genel durum hakkında yorumlarda bulunan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail’in bu saldırıları yürütme şeklinin Gazze içindeki insani yardım dağıtımına büyük engeller yarattığını ifade etti.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres
Etkili bir yardım operasyonunun dört unsuru olan “güvenlik, güvenli bir şekilde çalışabilecek personel, lojistik kapasite ve bölgedeki ticari faaliyetlerin işliyor olması” maddelerine değinen Guterres, İsrail’in bu saldırılarının devam ettiği takdirde bu unsurların yerine getirilmesinin söz konusu olamayacağını belirtti.
Ayrıca Genel Sekreter, uzun süredir dile getirdiği insani ateşkes çağrısını yinelerken cuma günkü kararın bunu sağlamaya yardımcı olabileceğini umduğunu ifade etti. Bu yardımcı adıma rağmen Gazze’deki insanlar için devam eden kabusu sona erdirmek için “hemen çok daha fazlasının yapılması gerektiğini” de sözlerine ekledi.
Guterres, Gazze’nin “insani bir felaketle” karşı karşıya olduğunu ve insani destek sistemlerinin tamamen çökmesinin kamu düzeninin tamamen çökmesine ve Mısır’a kitlesel göçlerin artmasına yol açacağını söyledi.
21 Aralık Perşembe günü BM ve insani yardım kuruluşları tarafından yayınlanan bir raporda, Gazze’nin tamamı olan 2,2 milyon kişilik nüfusun gıda krizi veya daha kötü durumlarda olduğu ve 576 bin 600 kişinin “felaket” düzeyinde açlık yaşadığı belirtiliyor. BM Dünya Gıda Programı, Gazze’ye yapılan tedariklerin neredeyse tamamen kesilmesi sonucunda nüfusun %90’ının yemeksiz kaldığını belirtti ve Guterres “dünyadaki en aç insanların beşte dördünün Gazze’de olduğunu” söyledi.
Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre, savaş başladığından bu yana 20.000’den fazla Filistinli hayatını kaybetti. BM tahminlerine göre, binlerce Filistinli de Gazze’de enkaz altında kalmış durumda.
BM’nin Gazze yönünde aldığı karar, “doğru fakat yetersiz” olarak değerlendirildi!
BM Güvenlik Konseyi, 22 Aralık Cuma günü Gazze’deki aç ve çaresiz sivillere yardım teslimatlarını hızlandırmak için bir karar aldı, ancak söz konusu kararda İsrail’in saldırılarının “acil olarak durdurulması” gibi bir çağrı yer almadı.
15 üyeli konseyde sürekli olarak ertelenen “Gazze’deki aç ve çaresiz sivillere yardım teslimatlarını hızlandırmak” amaçlı oylama sonunda yapıldı ve 13 lehte oya karşılık hiç aleyhte oy kullanılmadı. Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya çekimser kaldı. ABD’nin çekimser kalması, 7 Ekim’de olayların başlamasından itibaren üçüncü bir Gazze konulu kararın veto edilmesini engelledi.
Karar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Arap ülkeleri adına yüksek düzeyde diplomasi yürüttüğü bir buçuk haftanın sonucu olarak nitelendirildi. Başlangıçta pazartesi günü için planlanan oylama, cuma gününe kadar her gün ertelenmişti.
Söz konusu karardan anahtar öneme sahip olan “güvenli ve engelsiz insani erişim sağlamak ve çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde sona erdirilmesine doğru acil adımlar atmak için acil çatışmaların durdurulması” çağrısı çıkarıldı.
Bunun yerine, kararda “güvenli, engelsiz ve genişletilmiş insani erişimi hemen sağlamak için acil adımlar atılması ve ayrıca çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde sona erdirilmesi için koşulların oluşturulması” çağrısında bulunuldu. Bazı siyaset bilimciler tarafından söz konusu karar “doğru fakat yetersiz” olarak nitelendirildi.
Oylama, Amerika Birleşik Devletleri’nin, Rusya’nın “çatışmaların hemen durdurulması çağrısını” veto etmesinin ardından gerçekleşti.
Rusya’nın BM Büyükelçisi Vassily Nebenzia, kararı “tamamen etkisiz” olarak nitelendirdi ve Amerika Birleşik Devletleri’ni “utanç verici, sinik ve sorumsuz davranışlar” ile “ağır baskı ve şantaj” taktiklerine başvurmakla suçladı.
Nebenzia, kararın “esasen İsrail silahlı kuvvetlerine Gazze Şeridi’nin yok edilmesi için tam hareket özgürlüğü vereceğini” ifade edip eğer bir dizi Arap ülkesi tarafından desteklenmeseydi Rusya’nın bu kararı veto etmeyi düşündüğünü belirtti.
Filistin’in BM Büyükelçisi Riyad Mansour (sağda) ve Rusya’nın BM Temsilcisi Vassily Nebenzia (solda)
Filistinli BM Temsilcisi Riyad Mansour, Güvenlik Konseyi’nin “çatışmaların durdurulması” ifadelerini kullanmasının 75 gün sonra gerçekleştiğini belirterek, Filistinlilerin ve Arap ülkelerinin, Rusya’nın önergesini desteklediğini vurguladı.
Mansour söz konusu alınan karar için ise “Bu karar, önemli insani hükümleri nedeniyle doğru yönde bir adımdır. Uygulanmalı ve derhal ateşkes için yoğun baskı ile desteklenmelidir.” ifadelerini kullandı.
Düzenlenen basın toplantısında alınan karar ve genel durum hakkında yorumlarda bulunan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail’in bu saldırıları yürütme şeklinin Gazze içindeki insani yardım dağıtımına büyük engeller yarattığını ifade etti.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres
Etkili bir yardım operasyonunun dört unsuru olan “güvenlik, güvenli bir şekilde çalışabilecek personel, lojistik kapasite ve bölgedeki ticari faaliyetlerin işliyor olması” maddelerine değinen Guterres, İsrail’in bu saldırılarının devam ettiği takdirde bu unsurların yerine getirilmesinin söz konusu olamayacağını belirtti.
Ayrıca Genel Sekreter, uzun süredir dile getirdiği insani ateşkes çağrısını yinelerken cuma günkü kararın bunu sağlamaya yardımcı olabileceğini umduğunu ifade etti. Bu yardımcı adıma rağmen Gazze’deki insanlar için devam eden kabusu sona erdirmek için “hemen çok daha fazlasının yapılması gerektiğini” de sözlerine ekledi.
Guterres, Gazze’nin “insani bir felaketle” karşı karşıya olduğunu ve insani destek sistemlerinin tamamen çökmesinin kamu düzeninin tamamen çökmesine ve Mısır’a kitlesel göçlerin artmasına yol açacağını söyledi.
21 Aralık Perşembe günü BM ve insani yardım kuruluşları tarafından yayınlanan bir raporda, Gazze’nin tamamı olan 2,2 milyon kişilik nüfusun gıda krizi veya daha kötü durumlarda olduğu ve 576 bin 600 kişinin “felaket” düzeyinde açlık yaşadığı belirtiliyor. BM Dünya Gıda Programı, Gazze’ye yapılan tedariklerin neredeyse tamamen kesilmesi sonucunda nüfusun %90’ının yemeksiz kaldığını belirtti ve Guterres “dünyadaki en aç insanların beşte dördünün Gazze’de olduğunu” söyledi.
Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre, savaş başladığından bu yana 20.000’den fazla Filistinli hayatını kaybetti. BM tahminlerine göre, binlerce Filistinli de Gazze’de enkaz altında kalmış durumda.
BM’nin Gazze yönünde aldığı karar, “doğru fakat yetersiz” olarak değerlendirildi!
BM Güvenlik Konseyi, 22 Aralık Cuma günü Gazze’deki aç ve çaresiz sivillere yardım teslimatlarını hızlandırmak için bir karar aldı, ancak söz konusu kararda İsrail’in saldırılarının “acil olarak durdurulması” gibi bir çağrı yer almadı.
15 üyeli konseyde sürekli olarak ertelenen “Gazze’deki aç ve çaresiz sivillere yardım teslimatlarını hızlandırmak” amaçlı oylama sonunda yapıldı ve 13 lehte oya karşılık hiç aleyhte oy kullanılmadı. Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya çekimser kaldı. ABD’nin çekimser kalması, 7 Ekim’de olayların başlamasından itibaren üçüncü bir Gazze konulu kararın veto edilmesini engelledi.
Karar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Arap ülkeleri adına yüksek düzeyde diplomasi yürüttüğü bir buçuk haftanın sonucu olarak nitelendirildi. Başlangıçta pazartesi günü için planlanan oylama, cuma gününe kadar her gün ertelenmişti.
Söz konusu karardan anahtar öneme sahip olan “güvenli ve engelsiz insani erişim sağlamak ve çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde sona erdirilmesine doğru acil adımlar atmak için acil çatışmaların durdurulması” çağrısı çıkarıldı.
Bunun yerine, kararda “güvenli, engelsiz ve genişletilmiş insani erişimi hemen sağlamak için acil adımlar atılması ve ayrıca çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde sona erdirilmesi için koşulların oluşturulması” çağrısında bulunuldu. Bazı siyaset bilimciler tarafından söz konusu karar “doğru fakat yetersiz” olarak nitelendirildi.
Oylama, Amerika Birleşik Devletleri’nin, Rusya’nın “çatışmaların hemen durdurulması çağrısını” veto etmesinin ardından gerçekleşti.
Rusya’nın BM Büyükelçisi Vassily Nebenzia, kararı “tamamen etkisiz” olarak nitelendirdi ve Amerika Birleşik Devletleri’ni “utanç verici, sinik ve sorumsuz davranışlar” ile “ağır baskı ve şantaj” taktiklerine başvurmakla suçladı.
Nebenzia, kararın “esasen İsrail silahlı kuvvetlerine Gazze Şeridi’nin yok edilmesi için tam hareket özgürlüğü vereceğini” ifade edip eğer bir dizi Arap ülkesi tarafından desteklenmeseydi Rusya’nın bu kararı veto etmeyi düşündüğünü belirtti.
Filistin’in BM Büyükelçisi Riyad Mansour (sağda) ve Rusya’nın BM Temsilcisi Vassily Nebenzia (solda)
Filistinli BM Temsilcisi Riyad Mansour, Güvenlik Konseyi’nin “çatışmaların durdurulması” ifadelerini kullanmasının 75 gün sonra gerçekleştiğini belirterek, Filistinlilerin ve Arap ülkelerinin, Rusya’nın önergesini desteklediğini vurguladı.
Mansour söz konusu alınan karar için ise “Bu karar, önemli insani hükümleri nedeniyle doğru yönde bir adımdır. Uygulanmalı ve derhal ateşkes için yoğun baskı ile desteklenmelidir.” ifadelerini kullandı.
Düzenlenen basın toplantısında alınan karar ve genel durum hakkında yorumlarda bulunan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail’in bu saldırıları yürütme şeklinin Gazze içindeki insani yardım dağıtımına büyük engeller yarattığını ifade etti.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres
Etkili bir yardım operasyonunun dört unsuru olan “güvenlik, güvenli bir şekilde çalışabilecek personel, lojistik kapasite ve bölgedeki ticari faaliyetlerin işliyor olması” maddelerine değinen Guterres, İsrail’in bu saldırılarının devam ettiği takdirde bu unsurların yerine getirilmesinin söz konusu olamayacağını belirtti.
Ayrıca Genel Sekreter, uzun süredir dile getirdiği insani ateşkes çağrısını yinelerken cuma günkü kararın bunu sağlamaya yardımcı olabileceğini umduğunu ifade etti. Bu yardımcı adıma rağmen Gazze’deki insanlar için devam eden kabusu sona erdirmek için “hemen çok daha fazlasının yapılması gerektiğini” de sözlerine ekledi.
Guterres, Gazze’nin “insani bir felaketle” karşı karşıya olduğunu ve insani destek sistemlerinin tamamen çökmesinin kamu düzeninin tamamen çökmesine ve Mısır’a kitlesel göçlerin artmasına yol açacağını söyledi.
21 Aralık Perşembe günü BM ve insani yardım kuruluşları tarafından yayınlanan bir raporda, Gazze’nin tamamı olan 2,2 milyon kişilik nüfusun gıda krizi veya daha kötü durumlarda olduğu ve 576 bin 600 kişinin “felaket” düzeyinde açlık yaşadığı belirtiliyor. BM Dünya Gıda Programı, Gazze’ye yapılan tedariklerin neredeyse tamamen kesilmesi sonucunda nüfusun %90’ının yemeksiz kaldığını belirtti ve Guterres “dünyadaki en aç insanların beşte dördünün Gazze’de olduğunu” söyledi.
Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre, savaş başladığından bu yana 20.000’den fazla Filistinli hayatını kaybetti. BM tahminlerine göre, binlerce Filistinli de Gazze’de enkaz altında kalmış durumda.
BM’nin Gazze yönünde aldığı karar, “doğru fakat yetersiz” olarak değerlendirildi!
BM Güvenlik Konseyi, 22 Aralık Cuma günü Gazze’deki aç ve çaresiz sivillere yardım teslimatlarını hızlandırmak için bir karar aldı, ancak söz konusu kararda İsrail’in saldırılarının “acil olarak durdurulması” gibi bir çağrı yer almadı.
15 üyeli konseyde sürekli olarak ertelenen “Gazze’deki aç ve çaresiz sivillere yardım teslimatlarını hızlandırmak” amaçlı oylama sonunda yapıldı ve 13 lehte oya karşılık hiç aleyhte oy kullanılmadı. Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya çekimser kaldı. ABD’nin çekimser kalması, 7 Ekim’de olayların başlamasından itibaren üçüncü bir Gazze konulu kararın veto edilmesini engelledi.
Karar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Arap ülkeleri adına yüksek düzeyde diplomasi yürüttüğü bir buçuk haftanın sonucu olarak nitelendirildi. Başlangıçta pazartesi günü için planlanan oylama, cuma gününe kadar her gün ertelenmişti.
Söz konusu karardan anahtar öneme sahip olan “güvenli ve engelsiz insani erişim sağlamak ve çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde sona erdirilmesine doğru acil adımlar atmak için acil çatışmaların durdurulması” çağrısı çıkarıldı.
Bunun yerine, kararda “güvenli, engelsiz ve genişletilmiş insani erişimi hemen sağlamak için acil adımlar atılması ve ayrıca çatışmaların sürdürülebilir bir şekilde sona erdirilmesi için koşulların oluşturulması” çağrısında bulunuldu. Bazı siyaset bilimciler tarafından söz konusu karar “doğru fakat yetersiz” olarak nitelendirildi.
Oylama, Amerika Birleşik Devletleri’nin, Rusya’nın “çatışmaların hemen durdurulması çağrısını” veto etmesinin ardından gerçekleşti.
Rusya’nın BM Büyükelçisi Vassily Nebenzia, kararı “tamamen etkisiz” olarak nitelendirdi ve Amerika Birleşik Devletleri’ni “utanç verici, sinik ve sorumsuz davranışlar” ile “ağır baskı ve şantaj” taktiklerine başvurmakla suçladı.
Nebenzia, kararın “esasen İsrail silahlı kuvvetlerine Gazze Şeridi’nin yok edilmesi için tam hareket özgürlüğü vereceğini” ifade edip eğer bir dizi Arap ülkesi tarafından desteklenmeseydi Rusya’nın bu kararı veto etmeyi düşündüğünü belirtti.
Filistin’in BM Büyükelçisi Riyad Mansour (sağda) ve Rusya’nın BM Temsilcisi Vassily Nebenzia (solda)
Filistinli BM Temsilcisi Riyad Mansour, Güvenlik Konseyi’nin “çatışmaların durdurulması” ifadelerini kullanmasının 75 gün sonra gerçekleştiğini belirterek, Filistinlilerin ve Arap ülkelerinin, Rusya’nın önergesini desteklediğini vurguladı.
Mansour söz konusu alınan karar için ise “Bu karar, önemli insani hükümleri nedeniyle doğru yönde bir adımdır. Uygulanmalı ve derhal ateşkes için yoğun baskı ile desteklenmelidir.” ifadelerini kullandı.
Düzenlenen basın toplantısında alınan karar ve genel durum hakkında yorumlarda bulunan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, İsrail’in bu saldırıları yürütme şeklinin Gazze içindeki insani yardım dağıtımına büyük engeller yarattığını ifade etti.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres
Etkili bir yardım operasyonunun dört unsuru olan “güvenlik, güvenli bir şekilde çalışabilecek personel, lojistik kapasite ve bölgedeki ticari faaliyetlerin işliyor olması” maddelerine değinen Guterres, İsrail’in bu saldırılarının devam ettiği takdirde bu unsurların yerine getirilmesinin söz konusu olamayacağını belirtti.
Ayrıca Genel Sekreter, uzun süredir dile getirdiği insani ateşkes çağrısını yinelerken cuma günkü kararın bunu sağlamaya yardımcı olabileceğini umduğunu ifade etti. Bu yardımcı adıma rağmen Gazze’deki insanlar için devam eden kabusu sona erdirmek için “hemen çok daha fazlasının yapılması gerektiğini” de sözlerine ekledi.
Guterres, Gazze’nin “insani bir felaketle” karşı karşıya olduğunu ve insani destek sistemlerinin tamamen çökmesinin kamu düzeninin tamamen çökmesine ve Mısır’a kitlesel göçlerin artmasına yol açacağını söyledi.
21 Aralık Perşembe günü BM ve insani yardım kuruluşları tarafından yayınlanan bir raporda, Gazze’nin tamamı olan 2,2 milyon kişilik nüfusun gıda krizi veya daha kötü durumlarda olduğu ve 576 bin 600 kişinin “felaket” düzeyinde açlık yaşadığı belirtiliyor. BM Dünya Gıda Programı, Gazze’ye yapılan tedariklerin neredeyse tamamen kesilmesi sonucunda nüfusun %90’ının yemeksiz kaldığını belirtti ve Guterres “dünyadaki en aç insanların beşte dördünün Gazze’de olduğunu” söyledi.
Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre, savaş başladığından bu yana 20.000’den fazla Filistinli hayatını kaybetti. BM tahminlerine göre, binlerce Filistinli de Gazze’de enkaz altında kalmış durumda.
