Yaklaşık 12 yıllık bir iç savaş sürecinin ardından ülke yönetiminden ayrılan Beşar Esad, süreçle ilgili açıklamalarıyla dikkat çekiyor.
Esad’ın çelişkili açıklamasına göre ailesiyle birlikte Ruslar tarafından tahliye edildi. Ancak kendisine kalsa, Şam’da kalıp savaşmayı tercih edecekti.
Esad’ın bu açıklamaları, devrik rejimin sosyal medya hesaplarından paylaşıldı ve Rus devlet medyası tarafından da yayımlandı. Esad’ın devrilmesinden bu yana yaptığı ilk kamuoyu açıklaması oldu. Esad, açıklamada hem yönetim sürecini savundu hem de Şam’da kontrolü ele alan yeni yönetimi eleştirdi.
Esad: “Görevimi bırakmayı ya da sığınma arayışını hiç düşünmedim” diyerek 8 Aralık’a kadar Şam’da görevini sürdürdüğünü ifade etti. Muhaliflerin başkentine sızmasıyla Rus güçlerinin yardımıyla Lazkiye’ye geçerek Esad, burada bir Rus askeri üssüne sığındığını söyledi. Ancak Lazkiye’de de durumun hızla kötüleştiğini şu şekilde belirtti: “Rusya’nın mevcudiyetine yönelik İHA faaliyetleri yoğunlaştı. Fazlası için başka bir imkân kalmadığında Moskova, acil tahliye talebinde bulundu.”
Esad’ın tahliye süreci ve Kremlin’in duruşu
Kremlin, Esad’ın Rusya’ya tahliyesinin tamamen gönüllü bir karar olduğunu vurguladı. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Esad ve ailesine sığınma tekliflerini doğrularken, eski liderin ve ailelerinin şu anda nerede bulunduğuna dair bilgi vermedi.
Rusya’nın resmi ajansı haberi Tass, Esad’ın ağzından bu süreçte yaşananları şu şekilde aktardı: “Suriye’yi terk etmek istedim. Ancak durum kontrolden çıkınca, kaçış kaçınılmaz oldu.”
Esad’ın bu iddiaları, bağımsız kaynaklar tarafından doğrulanamadı.
Putin’in Suriye konusundaki sessizliği dikkat çekti
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Pazartesi günü Rus askeri güçleriyle yaptığı televizyon yayınında Suriye konusuna hiç değinmedi. Putin’in Suriye hakkında herhangi bir açıklama yapmaması, Kremlin’in Esad’ın ardından yeni dönemdeki karışıklığı gözler önünde serdi.
Peskov, Rusya’nın Suriye’deki iki askeri üssü – Tartus Deniz Üssü ve Hmeymim Hava Üssü – hakkında herhangi bir karar alınmadığını söyledi. Ayrıca Moskova’nın, Şam’daki yeni yönetimle temasta olduğunu ancak ayrıntıların henüz netleşmediğini belirtti.
Beşar Esad rejiminin düşüşü yalnızca Suriye’nin iç dinamiklerinde değil, aynı zamanda bölgesel ve küresel güç dengelerinde de derin bir değişim sürecini başlattı.
Esad rejiminin sona ermesiyle, hem ülke içinde hem de uluslararası alanda çeşitli aktörler için yeni fırsatlar ve riskler yaratıyor. Bu süreçte, Rusya’nın Suriye’deki rolü ve geleceği en kritik olayların biri olarak öne çıkıyor.
Suriye’nin yeni yönetimi ve iç politikadaki belirsizlikler
Esadın ardından Şam’da kontrolü elinde bulunduran yeni yönetim, ülkenin yeniden inşa sürecini yönetecek. Yeni yönetimin karşı karşıya kaldığı zorluklar şöyle özetlenebilir:
- Siyasi meşruiyet ve birlik çabası: Yeni yönetimin ülke çapında meşruiyet kazanması için, tüm kesimleri temsil eden bir yapı oluşturması gerekiyor. Esad döneminde marjinalleştirilen muhalif gruplar ve etnik azınlıklar (Kürtler, Türkmenler, Dürziler gibi) yeni yönetimde nasıl yer bulacağı henüz netlik kazanmadı.
- Silahlı gruplar ve güvenlik sorunları: Ülkedeki çeşitli birimlerin varlığı, güvenliğin karmaşıklığı artıyor. Özellikle kuzeydeki Kürt grupları ve radikal İslamcı örgütler, yeni otoritesini ortadan kaldıracak eylemlere girişebilir. Bu durumda, merkezi yönetimin otoritesini sağlama alma çabalarını zora sokabilir.
- Ekonomik ve altyapısal yıkım: Suriye, iç savaşın ardından ağır bir ekonomik ve altyapısal yıkıma uğramıştır. Şehirlerin yeniden inşası, temel koşulların iyileştirilmesi ve milyonlarca insanın geri dönüşü gibi devasa sorunlar, yeni yönetimin gündem maddeleri arasında yer alıyor.
Rusya’nın Suriye’deki değişen rolü ve belirsizlikler
Rusya, Suriye’de 2015’ten bu yana Beşar Esad’ın çatışma sahasında en büyük destekçisi oldu. Ancak Esad varlıklarının çeşitliliği, Moskova’nın bölgedeki çıkarlarını ve stratejisini yeniden belirlemesini zorunlu kılıyor. The Economist’e göre HTŞ ve Rusya arasında beklenmedik müzakereler yürütülüyor.
https://twitter.com/SavunmaTR/status/1868932631548604490
- Askeri varlık ve üsler: Rusya, Suriye’deki Hmeymim Hava Üssü ve Tartus Deniz Üssü aracılığıyla Doğu Akdeniz’de önemli bir askeri varlık sağlanmıştır. Ancak yeni yönetimin varlığının nasıl yaklaşacağı belirsizliğini koruyor. Moskova, üslerini korumak ve oluşturmak deniz erişimini sürdürmek için yeni yönetimle uzlaşma yollarını arayabilir.
- Yeni yönetimle ilişkiler: Rusya, Esad sonrasında Şam’daki yeni liderlikle dengeleri değiştirmeye çalışabilir. Bunun için Moskova, mevcut varlığının korunması için pragmatik bir yaklaşım benimseyebilir. Ancak yeni yönetim Batı ile yakınlaşma ihtimali, Rusya’nın kırmızı çizgisi olabilir.
- İran ile rekabet: Esad rejimi döneminde Rusya ve İran, Suriye’de Esad’ı destekleyen ortak bir politika izledi. Ancak Esad’ın devrilmesiyle beraber iki ülkenin bölgesel rekabeti gün yüzüne çıkabilir. İran, Şii milisler üzerinden Suriye’deki başarılarını artırırken, Rusya’nın buna nasıl tepki vereceği her zaman önemli bir soru işaretiydi.
Suriye merkezli bölgesel ve küresel güç dengeleri
Suriye’nin geleceği, yalnızca Rusya için değil, diğer bölgesel ve küresel aktörler için de bir önem taşıyor.
- Türkiye’nin Rolü: Türkiye, özellikle Suriye’nin bölgedeki YPG’ye karşı operasyonlarını sürdürüyor. Daha sonra Ankara’da, yeni yönetimle işbirliğini sağlamak için yeni adımlar atılabilir. Ayrıca Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin geri dönüşü, Ankara’nın gündem maddelerinden biri olmaya devam edecek.
- ABD ve Batı’nın Tutumu: ABD ve Avrupa Birliği, Esad’ın devrinden sonra Suriye’de bir geçiş sürecinin desteklenmesi bekleniyor. Ancak yeni yönetim bu aktörlerle ne ölçüde iş birliği yapacağı şimdilik belirsizliğini koruyor. Batı, özellikle yeniden inşa süreci ve insani yardım konusunda önemli bir rol oynayabilir.
- Çin’in Etkisi: Çin, Suriye’nin yeniden inşasında ekonomik yatırımlarla öne çıkabilir. Pekin, Kuşak ve Yol Projesi kapsamındaki genişlemeyi artırmayı hedefliyor. Çin’in ekonomik yardımları, Suriye’nin yeni sürecinde kritik bir faktör olabilir
Suriye’nin yeni sürecinin ilk adımları
Esad sonrasında Suriye’de bir yandan siyasi birlik sağlanmaya çalışılırken, yeni bir sürecin başlaması ve ilk adımları atması gerekiyor. Bundan sonra istikrarlı bir Suriye için şu adımlar atılmalıdır:
- Etnik ve mezhepsel çatışmaların geride bırakılması ve ortak bir ulusal kimliğin inşa edilmesi
- Yeniden inşa süreci için uluslararası fonların oluşturulması ve insani yardımların yapılması
- Ülkenin komşuları ile yeni bağlantılar kurarak ekonomik çarkları yeniden döndürmeye başlaması
- Gayrisafi milli hâsıla için 100 milyar dolar seviyesinin hedeflenmesi
Suriye için bir dönem devam ediyor olsa da, ülke için yeni fırsatların ve fırsatların başlangıcının anlamı geliyor. Rusya’nın bu yeni süreçteki rolü hem Suriye’nin iç politikasında hem de bölgesel dengelerdeki bir faktör olmaya devam edecek. Esad ailesi için de artık siyaset defterinin kapandığını söylemek mümkündür.