Ursula von der Leyen Gazze’deki suçlara iştiraki sebebiyle UCM’ye şikayet edildi!
Cenevre Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (GIPRI), Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen hakkında, İsrail’in işlediği savaş suçu ve insanlığa karşı suçlara iştiraki sebebiyle Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) suç duyurusunda bulunduğunu açıkladı.
Alfred de Zayas, eski Birleşmiş Milletler (BM) Bağımsız Uzmanı ve GIPRI girişiminin öncüsü, kişisel web sitesinde bir basın açıklaması yayınladı. Açıklamada, AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen’in Gazze ve işgal altındaki Filistin topraklarında işlenen suçlara katılımı nedeniyle Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) şikayette bulunulduğu ifade edildi.
“Von der Leyen’in İsrail’e verdiği koşulsuz – askeri, ekonomik, diplomatik ve siyasi – desteğin, Gazze’de işlenen savaş suçlarına ve devam eden soykırıma olanak sağladığına inanmak için makul gerekçeler mevcuttur” ifadelerine yer verilen açıklamada, Komisyon Başkanı olarak AB’nin İsrail ordusuna sağladığı askeri desteğe erişmesinde “etkili” role sahip olduğunun altı çizildi.
Ayrıca yapılan açıklamada söz konusu bu desteğin, askeri, ekonomik, diplomatik ve siyasi alanları kapsadığı ve Von der Leyen’in, İsrail’e karşı herhangi bir ekonomik ya da askeri yaptırım uygulamaktan kaçınmanın yanı sıra, çeşitli açıklamalarla diplomatik destek sağladığı vurgulandı.
Açıklamada, “Ursula von der Leyen, Avrupa Komisyonu Başkanı sıfatıyla İsrail Savunma Kuvvetleri’ne askeri destek sağlama konusunda mühim bir rol oynamıştır. 2019-2023 döneminde İsrail, AB üyesi olan Almanya tarafından sağlanan silahların en büyük üçüncü alıcısı olmuştur. Almanya ise dünyanın beşinci en büyük silah ihracatçısıdır” ifadelerine yer verildi.
Suç duyurusunun çeşitli insan haklarını koruma örgütleri, önde gelen ceza hukuku uzmanları ve akademisyenler tarafından desteklendiği ifade edilen açıklamada, UCM’den, Von der Leyen hakkında soruşturma yapılması istendiği vurgulandı.
Ek olarak Von der Leyen’in bu çerçevede kişisel olarak cezai sorumluluğa sahip olduğu ifade edilen açıklamada, von der Leyen’in Roma Statüsü’nün 27. maddesi gereğince UCM önünde herhangi bir dokunulmazlıktan istifade edemeyeceği ifade edildi.
Ursula Von der Leyen İsrail’in suçlarını biliyordu
AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen’in, İsrail’in uluslararası insan hakları ihlallerine dolaylı olarak katkıda bulunduğu ve bu suçlardan haberdar olduğu belirtilen açıklamada, “İsrail ordusu tarafından işlenen uluslararası insancıl hukuk ihlallerinin her gün geniş bir şekilde kamuoyuna duyurulması, BM’nin resmi rapor ve belgelerinin zenginliği ya da en azından Uluslararası Adalet Divanı’nın 26 Ocak 2024 tarihli soykırıma ilişkin ihtiyati tedbir kararı göz önüne alındığında, Bayan Von der Leyen bu tür suçlardan haberdar olduğu gerçeğinden kaçamaz.” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, Von der Leyen’in söz konusu suçların önlenmesi ve engellenmesi konusunda harekete geçme yükümlülüğü olduğu hatırlatılarak, “AB Komisyonu Başkanı, ilgili suçların işlenmesini önlemek için harekete geçmemiştir. Dolayısıyla ihmal yoluyla suç ortağıdır.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Von der Leyen’in Gazze Şeridi’nde işlenen suçlardan haberdar olmaması gibi bir ihtimalin bulunmadığına dikkat çekilen açıklamada, “Bu suçların işlenmeye devam edilmesini önlemek için elindeki tüm imkanları kullanması gerekiyor ya da en azından bu suçların işlenmesini herhangi bir şekilde kolaylaştırmaktan kaçınması gerekiyordu. Soykırımın işlenmesini engelleme yükümlülüğü, Soykırım Sözleşmesi ve UCM Statüsü’nde esastır” denildi.
7 Ekim’den beri sürekli eleştiriliyor
AB Komisyonu Başkanı von der Leyen, 7 Ekim 2023 tarihinden itibaren “aşırı İsrail yanlısı” bir tutum benimsediği ve bu tarihten sonra İsrail’e verdiği koşulsuz desteğin aşırılığı sebebiyle eleştirilerin odak noktasında bulunuyor.
İsrail’in Gazze’ye yönelik şiddetli saldırılarının altıncı gününde von der Leyen’in İsrail’e yaptığı dayanışma ziyareti, AB’nin İsrail’e “koşulsuz desteği” konusunda dikkatleri üzerine çekmişken İsrailli yetkililerle yaptığı görüşmelerde Gazze’deki insani durumu gündeme getirmeyen von der Leyen, sivilleri ve altyapıyı hedef alan saldırıların son bulması yönünde de herhangi bir çağrıda bulunmamasıyla tepki toplamıştı.
20 Ekim 2023 tarihinde AB çalışanları, 20 Ekim’de ortak mektup kaleme alarak von der Leyen’i İsrail’i kayıtsız şartsız desteklemek yerine ateşkes ve sivil yaşamın korunmasına yönelik çağrıda bulunmaya davet etmişti. Özellikle Brüksel başta olmak üzere, Avrupa’nın çeşitli yerlerinde Filistin’e destek gösterileri düzenleyen protestocular von der Leyen’i hedef haline getirmişti. Gösterilerde von der Leyen’in resimlerinin yer aldığı pankartlarda “soykırımın suç ortağı” ifadeleri sıkça kullanılırken, birçok defa Alman siyasetçinin adı yuhalanmıştı.
İsviçre merkezli sivil toplum kuruluşu tarafından yapılan resmi suç duyurusu, Batı medyası tarafından büyük oranda görmezden gelindi.
Avrupa’da haziran ayındaki seçimlerde Komisyon Başkanlığı için tekrar yarışacak olan von der Leyen aleyhindeki gelişmeye, ana akım medya organlarında yer verilmedi. İsrail yanlısı bir politika izlemekle eleştirilen von der Leyen, Ekim 2023’te Avrupa Komisyonu Başkanı sıfatıyla İsrail’e gitmiş ve Hamas ile mücadelede Tel Aviv’e Brüksel’in koşulsuz desteğini sunmuştu. Von der Leyen’in bu adımı, bazı üye devletler tarafından AB’nin ortak görüşünü temsil etmediği gerekçesiyle eleştirilmişti.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de şubat ayında yaptığı açıklamada “Von der Leyen’in tamamen İsrail yanlısı bir duruş sergilediği, uluslararası politika konusunda kendisinden başka kimseyi temsil etmeyen (İsrail) gezisinin Avrupa açısından jeopolitik maliyeti oldukça yüksek oldu.” yorumunda bulunmuştu.