ABD’nin Nükleer Anlaşmayı Sonlandırması ve Yaptırımlar
2018 yılında ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın nükleer programını sınırlama ve ekonomik yaptırımların kaldırılması karşılığında kabul ettiği 2015 tarihli nükleer anlaşmayı tek taraflı olarak iptal etti. Trump Yönetimi’nin anlaşmadan çekilmesiyle birlikte, ABD yeniden İran’a yönelik kapsamlı askeri ve ekonomik yaptırımlar uygulamaya başladı. Bu durum, İran ekonomisine önemli derecede zarar verirken İran halkı üzerinde de ciddi ekonomik zorluklara yol açtı.
Trump Yönetimi’nin bu kararı sadece İran’ı ekonomik açıdan zor durumda bırakmakla kalmadı ve aynı zamanda bölgede daha fazla gerilime sebep oldu. İran, nükleer anlaşmadan çekildikten sonra, taahhütlerini kademeli olarak yerine getirmemeye başladı ve nükleer kapasitesini artırdı. Bu durum, Orta Doğu’da nükleer silahlanma endişelerini tırmandırarak, bölgedeki güç dengesini de sarsmaya başladı.
2025 yılı başında tekrar göreve başlayan ABD Başkanı Donald Trump’un, İran’ı nükleer silah programını durdurması ve ABD ile yeni bir nükleer anlaşması imzalamasına yönelik baskılarını artırması, Trump Yönetimi’nin Yemen’de bulunan İran destekli Husi güçlerine yönelik askeri operasyonları ve hava saldırılarını yeniden başlatması ve ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırı tehdidinin artması ile birlikte İran’lı yetkililer, ABD’yi İran nükleer tesislerine saldırıdan caydırmak amacıyla çeşitli askeri eylemlerle tehdit etmeye devam ediyor.
ABD Başkanı Donald Trump, İran’ın ABD ile yeni bir nükleer anlaşma imzalamaması durumunda heniş kapsamlı ek ekonomik ve askeri yaptırımlar uygulanacağı dile getirmiş ve İran’lı yetkililerin ABD’li yetkililerle doğrudan müzakerelere başlamaması durumunda İran’a karşı askeri eylemlerde bulunulacağı iddiasında bulunmuştur.
Orta Doğu’da AB –İran Gerilimi
ABD ve İran arasında devam eden diplomatik çatışma ve askeri gerilimin ardından, ABD Orta Doğu’da bulunan askeri güçlerini takviye etmeye ve bölgeye yeni askeri güçler konuşlandırmaya devam etmektedir.
İran ve İsrail arasında 2024 yılında yaşanan çatışmalarla birlikte, Yemen’de bulunan İran destekli Husi güçlerinin Kızıldeniz’deki ticari gemilere yönelik saldırıları ABD’nin dikkatini bölgeye çekmiş ve bölgeye çok sayıda savaş gemisi, savaş uçağı ve hava savunma sistemi sevk etmiştir.
Özellikle ABD’nin İran’a karşı uyguladığı yaptırımlar, nükleer anlaşmanın iptali ve karşılıklı tehditler, iki ülke arasında büyük bir gerilim yaratmıştır. 2025 yılı itibariyle, bu gerilim daha da artmış ve bölgesel istikrarsızlıkla birlikte yeni bir çatışmaya yol açma potansiyeli oluşturmaktadır.
2025’in Mart ayı başından itibaren ABD basınında, ABD’nin İran’a yönelik olarak kapsamlı bir olası askeri harekata hazırlandığına dair ABD’li yetkililere dayandırılan çok sayıda haber ortaya çıkmıştır. Bu kapsamda ABD’nin Orta Doğu’da bulunan USS Harry S. Truman (CVN 75) uçak gemisi grubunun görev süresini uzatacağı ve Pasifik Okyanusu’nda görev yapan USS Carl Vinson (CVN 70) uçak gemisi grubunun da bölgeye gönderileceği iddia edilmiştir.
1 Nisan 2025 tarihinde ABD Savunma Bakanlığı Baş Sözcüsü Sean Parnell, USS Harry S. Truman (CVN 75) uçak gemisi grubunun görev süresini uzatacağı ve USS Carl Vinson (CVN 70) uçak gemisi grubunun da Orta Doğu’ya konuşlandırılacağını doğrulamıştır. Sean Parnell aynı zamanda bölgeye ilave THAAD ve Patriot hava savunma sistemlerinin de gönderilmesinin planlandığını belirtmiştir.
ABD’nin Orta Doğu’ya Yönelik Askeri Sevkiyatları ve Varlık Kaydırmaları
ABD’nin USS Carl Vinson (CVN 70) uçak gemisi grubunu Pasifik Okyanusu’ndaki olağan konuşlandırmasını iptal ederek Orta Doğu’ya yeniden konuşlandırmasına ek olarak, Katar, Kuveyt ve Ürdün’de bulunan ABD askeri üslerine ek hava savunma sistemleri ve savaş uçakları, Hint Okyanusunda yer alan Diego Garcia hava üssüne ise düşük radar görünürlüğüne sahip en az 6 adet B-2 stratejik bombardıman uçağı konuşlandırıldığı ifade edilmektedir.
B-2 stratejik bombardıman uçaklarına ek olarak üsse 7 adet C-17 nakliye uçağı, 6-7 adet KC-135 yakıt ikmal uçağı ve 1-2 adet P-8A Poseidon deniz karakol uçağı konuşlandırılarak üssün olası bir harekata yönelik olarak altyapı ve lojistik kabiliyetinin artırılmaya çalışıldığı belirtilmektedir.
Mart ayı boyunca ABD Hava Kuvvetlerine ait C-5, C-17 ve C-130 kargo uçakları ABD’deki çeşitli askeri üsler ile Almanya ve Yunanistan’da bulunan Ramstein ile Souda hava üslerinden Orta Doğu’daki çeşitli askeri üslere 140’ın üzerinde uçuş gerçekleştirmiştir. Bu sayının, ABD Silahlı Kuvvetleri’nin Orta Doğu’daki üslerine yönelik olarak gerçekleştirdiği olağan nakliye uçuşlarının yaklaşık iki katı olduğu ifade edilirken bu durumun, ABD’nin olası harekât hazırlıkları kapsamında bölgedeki güçlerinin lojistik kabiliyetlerini artırma hazırlıklarının ve bölgeye takviye güçler konuşlandırmasının bir parçası olduğu değerlendirilmektedir.
✈️ ABD Hava Kuvvetlerine bağlı nakliye uçaklarının Orta Doğu'ya yönelik son bir hafta içindeki uçuşları. pic.twitter.com/G9oy9d1Q2v
— SavunmaTR (@SavunmaTR) April 2, 2025
27 – 31 Mart 2025 tarihleri arasında ABD Hava Kuvvetlerine ait C-17 ve C-5M kargo uçakları, Güney Kore ve Japonya’da bulunan ABD askeri üslerinden ABD’ye oradan da Orta Doğu’ya yönelik olarak 27’nin üzerinde uçuş gerçekleştirmiş ve bu uçuşların ABD’nin Çin ve Kuzey Kore’ye karşı Güney Kore ve Japonya’ya konuşlandırdığı THAAD ve Patriot hava savunma sistemlerinin bir kısmının Orta Doğu’daki ABD üslerine nakledilmesi amacıyla gerçekleştirildiği iddia edilmektedir.
ABD Hava Kuvvetlerinin 124. Savaş Kanadına bağlı A-10 Thunderbolt II savaş uçaklarının ve 300’ün üzerinde personelin de yine olası askerî harekât hazırlıkları kapsamında 29 Mart 2025 tarihinde Orta Doğu’ya konuşlandırıldığı, yine ABD Hava Kuvvetlerine ait 12 adet F-35A Lightning II savaş uçağının 20 Mart 2025 tarihinde ihtiyaç duyulması halinde Orta Doğu’ya gönderilmek üzere İngiltere’deki RAF Lakenheath hava üssüne konuşlandırıldığı ifade edilmektedir.
Ohio sınıfı nükleer güdümlü füze denizaltısı USS Georgia’nın (SSGN-729) da Husi güçlerine karşı düzenlenen operasyonlara destek vermek ve İran’a karşı olası askerî harekâta katılmak amacıyla Aden Körfezi ve Hint Okyanusuna konuşlandırıldığı belirtilmektedir.
İran’ın ABD’nin Askeri Varlık Konuşlandırmasına Yönelik Tepkisi
İran, ABD ile doğrudan müzakere etmeyeceğini açıklamasına rağmen dolaylı müzakerelere açık olduğunu belirtmiş, ancak ABD’nin bölgedeki askeri varlığını artırmasına ve İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırıya niyetlenmesi halinde bölgedeki ABD üslerine yönelik kapsamlı saldırılar gerçekleştirme tehdidinde bulunmuştur.
Üst düzey İranlı yetkililer, Ocak 2025’ten bu yana bölgedeki ABD çıkarlarına saldırarak ABD karar alma sürecini şekillendirecek ve ABD veya İsrail’in İran’ın nükleer programına saldırmasını engelleyecek önleyici saldırıların değerlendirilmekte olduğunu da belirtmiştir. İran ayrıca bölgedeki ABD üslerine ev sahipliği yapan ülkelere de İran’a yönelik olası bir saldırıda üsleri kullanıma açmaları durumunda bu ülkelere de saldırılar düzenleneceğini iddia etmiştir.
ABD’nin Diego Garcia üssüne B-2 stratejik bombardıman uçaklarını konuşlandırmasının doğrudan İran’a yönelik bir tehdit olduğunu ifade eden İranlı yetkililer, Diego Garcia üssüne yönelik olarak insansız hava aracı ve balistik füze saldırılarının masada olduğunu belirtmişlerdir.
İranlı yetkiller aynı zamanda İran’a yönelik olası bir askeri harekât düzenlenmesi halinde Basra Körfezi, Hint Okyanusu ve Kızıldeniz’deki uluslararası ticareti aksatacak şekilde önlemler alınacağını ve İsrail’e yönelik olarak da yeni askeri adımlar atılacağını ifade etmişlerdir.
ABD’nin İran ve İran Destekli Güçlere Karşı Bölgeye 2025 Yılında Konuşlandırdığı Varlıklar
Deniz Varlıkları:
- USS Carl Vinson (CVN 70) uçak gemisi görev grubu
- USS Harry S. Truman (CVN 75) uçak gemisi görev grubu
- USS Gettysburg (CG 64) güdümlü füze kruvazörü
- USS Stout (DDG 55) güdümlü füze muhribi
- USS The Sullivans (DDG 68) güdümlü füze muhribi
- USS Oscar Austin (DDG 79) güdümlü füze muhribi
- USS Jason Dunham (DDG 109) güdümlü füze muhribi
- USS Georgia (SSGN-729) nükleer güdümlü füze denizaltısı
- En az bir adet nükleer saldırı denizaltısı (ismi bilinmiyor)
- USS Mount Whitney (LCC 20) komuta kontrol gemisi
- USS Lewis B. Puller (ESB 3) mobil yüzer üs gemisi
- USNS Laramie (T-AO 203) lojistik destek gemisi
- USNS Arctic (T-AOE 8) lojistik destek gemisi
- USNS Alan Shepard (T-AKE 3) lojistik destek gemisi
- USNS Amelia Earhart (T-AKE 6) lojistik destek gemisi
- USS Sentry (MCM 3) mayın avlama gemisi
- USS Devastator (MCM 6) mayın avlama gemisi
- USS Gladiator (MCM 11) mayın avlama gemisi
- USS Dextrous (MCM 13) mayın avlama gemisi
Diego Garcia Hava Üssü:
- 6-7 adet B-2 Spirit stratejik bombardıman uçağı
- 3-4 adet C-17 nakliye uçağı
- 6-7 adet KC-135R yakıt ikmal uçağı
- 1-2 adet P-8A Poseidon deniz karakol uçağı
Katar, Kuveyt, Suudi Arabistan ve Ürdün’de Bulunan Hava Üsleri:
- 12-16 adet A-10 Thunderbolt II Savaş Uçağı
- F-16C Savaş Uçakları
- F-15C Savaş Uçakları
- F-15E Savaş Uçakları
- KC-153R yakıt ikmal uçakları
- KC-46A yakıt ikmal uçakları
- E-3G Sentry Havadan Erken İhbar ve Kontrol Uçakları
- THAAD ve Patriot Hava Savunma Sistemleri
RAF Lakenheath, RAF Fairford ve RAF Mildenhall Hava Üslerine Uçaklar
- 24+ adet F-35A Lightning II Savaş Uçağı
- 24+ adet F-15E Strike Eagle Savaş Uçağı
- 4-6 adet B-52H Stratofortress
- KC-135R yakıt ikmal uçakları
- KC-46 Yakıt ikmal uçakları