Türkiye’nin F-35 tedarik zincirindeki önemi; Türkiye’nin programdan çıkarılması durumunda ek maliyetlere ve gecikmelere katlanılmasını zorunlu kılıyor. Hal böyle olunca Türkiye’nin F-35 programından çıkarılması kararının tam anlamıyla uygulanmasının gecikmesine neden oluyor. Nitekim Anadolu Ajansı’ndan aktarıldığı üzere ABD Savunma Bakanlığı sözcülerinden Jessica Maxwell 139 F-35 parçasının üretiminde 2022 yılına kadar Türk şirketleriyle çalışılmaya devam edileceğini açıklamıştı.
Maxwell “Sanayi ortaklarımız devam eden kontratlarını icra edecekler. F-35 programı bu noktada, maliyetli, düzen bozucu ve gereksiz sözleşme fesihlerinden kaçınmaya çalıştı.” ifadesi ile iş ilişkisindeki bu devamlılığın ABD’nin ulusal çıkarları ile olan uyumunun ortaya koyulduğu açıklamada alternatifler bulmak üzere çalışmaların devam ettiği de vurgulanmıştı.
Öte yandan, Cumhuriyetçi senatörler James Lankford ve Thom Tillis ile Demokrat senatörler Jeanne Shaheen ve Chris Van Hollen ise ABD Savunma Bakanı Mark Esper’a gönderdikleri bir mektupla Türkiye’nin F-35 programından neden derhal çıkarılmadığı konusunda bilgi talep etmişlerdi.
Söz konusu mektup, 3 gün önce James Lankford ve Jeanne Shaheen tarafından kişisel Twitter hesapları aracılığıyla kamuoyu ile de paylaşılmıştı;
Daha önce de Türkiye’nin aleyhindeki tasarı ve lobi faaliyetlerinde sıklıkla isimleri geçen bu dört senatör Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde izlediği yönden “kaygı” duyduklarını belirtmiş, dahası senatörlere göre sürecin ABD Savunma Bakanlığınca geciktirilmesi konuyla ilgili olarak Türklere verilen “mesajın” etkisini azaltmıştı. Bu kapsamda, senatörlerin odak noktasının F-35 projesinin devamlılığının sağlanması veya maliyetlerin en aza indirilmesinden ziyade Türkiye’nin izlediği politikaların yönünü değiştirmek olduğu ifade edilebilir. Zira senatörlere göre, böyle bir mali aksama programın bütünlüğünü korumak ve ABD’nin NATO nezdindeki diplomatik taahhütlerini teyit etmek için önem arz ediyor.
Aynı senatörlerin Türkiye’ye yönelik tutumlarının bir başka yansıması olarak, mektupta Türk üreticilerle hala yürürlükte olan bütün sözleşmelerin listesi ve bu sözleşmelerin başlangıç ve bitiş tarihleri de talep etmelerini hatırlamakta da fayda var.
Editör : SavunmaTR Haber Merkezi