Apple, yapay zeka dünyasında büyük bir adım atıyor!
Apple, Pazartesi günü düzenlediği Dünya Geliştiriciler Konferansı’nda (WWDC) yapay zeka alanındaki büyük vizyonunu ilk kez açıklayarak büyük ses getirmişti. Şirket konferansta, Apple Intelligence adı verilen ve tüm ürün serisinde çalışacak olan yapay zeka tabanlı yetenekler sunacağını duyurdu. Bu yeni özellikler, kişiselleştirilmiş yapay zeka hizmetleri sunarken hassas verilerin güvenliğini sağlamayı vaat ediyor.
Apple, yapay zekanın görevleri yerel olarak cihaz üzerinde gerçekleştireceğini ve bulut hizmetleriyle paylaşılan verilerin şifrelenip ardından silineceğini belirtti. Bu sürecin, bağımsız güvenlik araştırmacıları tarafından doğrulanacağı biliniyor. Apple, buluta aktarılan kişisel verilerin yalnızca ilgili yapay zeka görevi için kullanılacağını ve model tamamlandıktan sonra bu verilerin saklanmayacağını veya Apple tarafından erişilemeyeceğini iddia ediyor.
Apple’ın bu hamlesi, Alphabet, Amazon veya Meta gibi büyük şirketlerle karşılaştırıldığında veri gizliliğine daha fazla önem verdiğini gösteriyor. Şirket, kişisel verileri yalnızca gerekli yapay zeka işlemi için kullanacak ve işlem tamamlandıktan sonra bu veriler silinecek. Bu sayede, kullanıcıların fotoğrafları, mesajları ve e-postaları gibi hassas veriler çevrimiçi olarak saklanmayacak ve kullanıcıların profilleri savunmasız hale gelmeyecek.
Apple’ın Yazılım Mühendisliği Kıdemli Başkan Yardımcısı Craig Federighi, bir e-postanın iş toplantısını geri çektiğini belirttiğinde, telefonun PDF’i bulacağını, yerel trafiği tahmin edeceğini ve zamanında yetişip yetişemeyeceğinizi söyleyeceğini açıkladı. Bu yetenekler, Apple tarafından geliştirilen uygulamaların ötesine geçerek, diğer geliştiricilerin de Apple’ın yapay zekasından yararlanmasını sağlayacak.
Apple, cihazları, donanım ve hizmetlerden kazanç sağladığı için diğer şirketlere kıyasla daha az kişisel veri toplama teşvikine sahip olduğu biliniyor. Ancak Apple, geçmişte gizlilik savunucularının eleştirileriyle karşı karşıya kalmıştı. 2014 yılında iCloud’daki güvenlik açıkları, özel fotoğrafların sızmasına yol açmıştı. 2019 yılında ise Siri kayıtlarının kalite kontrol amacıyla dinlendiği ortaya çıkmıştı. Ayrıca, Apple’ın hukuk uygulamalarıyla ilgili veri talepleri konusundaki anlaşmazlıkları hala devam ediyor.
Apple, yapay zeka görevlerinde bulut bilişimden kaçınarak gizlilik ihlallerine karşı ilk savunma hattını oluşturduğunu belirtti. Federighi, kişisel zeka sisteminin temel taşının cihaz üzerinde işlem olduğunu, yani birçok yapay zeka modelinin iPhone ve Mac’lerde çalışacağını açıkladı. Bu, kullanıcıların kişisel verilerinin toplanmadan, cihazlarının yapay zeka tarafından tanınmasını sağlayacak.
Ancak bu teknikte bazı problemler mevcut. Yapay zeka sektörünün çıkış yapmasının ikinci yılında, basit görevler için bile modelleri çalıştırmak büyük miktarda hesaplama gücü gerektiriyor. Bu nedenle, telefonlarda ve dizüstü bilgisayarlarda kullanılan çiplerle bunu başarmak zor. Apple, yapay zeka hesaplamalarını cihaz üzerinde gerçekleştirme yeteneğini, 2020’de piyasaya sürülen M1 çipleriyle yapılan yıllarca süren araştırmalara dayandırmakta.
Ancak, Apple’ın en gelişmiş çipleri bile şirketin yapay zeka ile gerçekleştirmeyi vaat ettiği tüm görevleri kaldıramıyor. Siri’den karmaşık bir şey yapmasını isterseniz, bu istek ve veriler, yalnızca Apple’ın sunucularında bulunan modellere iletilebiliyor. Bu adım, güvenlik uzmanlarının belirttiği gibi, bilgilerinizi dış tehditlere veya en azından Apple’ın kendisine maruz bırakabilecek bir dizi güvenlik açığını ortaya çıkarıyor.
Surveillance Technology Oversight Project’in (Gözetim Teknolojisi Denetim Projesi) İcra Direktörü ve NYU Hukuk Fakültesi Bilgi Hukuku Enstitüsü’nde yerleşik uygulayıcı olan Albert Fox Cahn, “Verileriniz cihazınızdan çıktığı anda çok daha savunmasız hale gelir” diyor.
Apple, bu riski yeni Özel Bulut Bilgisayar sistemiyle hafiflettiğini iddia ediyor. Apple güvenlik uzmanları, duyurularında, “Özel Bulut Bilgisayar, Apple cihazlarının sektörde lider güvenlik ve gizlilik özelliklerini buluta taşıyor” diyerek, kişisel verilerin “kullanıcı dışında kimse tarafından, Apple tarafından bile, erişilemeyeceğini” belirttiler.
Peki bu sistem nasıl çalışıyor?
Tarihsel olarak, Apple, hassas iCloud verilerini güvence altına almak için uçtan uca şifrelemeye (Signal gibi mesajlaşma uygulamalarında kullanılan aynı teknoloji) teşvik etti. Ancak bu, yapay zeka için işe yaramıyor. Mesajlaşma uygulamalarının, mesajlarınızın içeriğini görmesine gerek kalmadan arkadaşlarınıza iletmesi gibi, Apple’ın yapay zeka modellerinin yanıtlar oluşturabilmek için alttaki verilere şifrelenmemiş erişime ihtiyacı bulunuyor. İşte bu noktada Apple’ın gizlilik süreci devreye giriyor. Apple, ilk olarak verilerin yalnızca belirli görev için kullanılacağını, ikinci olarak ise bu sürecin bağımsız araştırmacılar tarafından doğrulanacağını ifade ediyor.
Apple, yeni yapay zeka hizmetlerini bu sonbaharda iPhone 15 ve yeni macOS Sequoia ile sunacak.