Adını Çin’in Shang Hanedanlığındaki bir tanrı figüründen alan 6. Nesil savaş uçağı Baidi, Çin’in ileri havacılık teknolojileri konusundaki hırslarını gözler önüne seriyor. Ancak bu uçak operasyonel bir kapasiteye sahip değil, yalnızca bir konsept tasarımı olarak sunuldu.
Kaynaklara göre Baidi, Çin’in Nantianmen isimli araştırma ve geliştirme programının bir parçası olarak, atmosfer ile uzayı birleştiren görevler için tasarlandı. Teoride yaklaşık 100 kilometre yüksekliğindeki dünya atmosferi ile uzay arasındaki Kármán hattına ulaşma kapasitesine sahip olacak şekilde geliştirilecek bu uçak, Çin’in 6. nesil savaş uçaklarında hedeflediği yenilikçi teknolojilerin bir simgesi olarak gösteriliyor. Bununla birlikte bir teknolojik vizyon olarak değerlendiriliyor ve işlevsel bir yapıya sahip olmadığı belirtiliyor.
Baidi’nin en dikkat çekici özelliklerinden biri, genişletilmiş iç silah bölmesidir. Bu tasarım, ağır hava-yer mühimmatlarının taşınmasına olanak tanırken, mühimmatın gövde içinde saklanması radar görünümünü azaltıyor ve uçağın gizliliğini artırıyor. Gizlilik ve saldırı kapasitesini bir arada sunan bu yapı, Çin’in yüksek yoğunluklu görevlerde stratejik avantaj sağlamayı hedeflediğini gösteriyor.
Tamamen yenilenmiş bir aviyonik sistemle donatılan Baidi, insan-makine etkileşimini optimize etmeye odaklanıyor. Ergonomik tasarım ve radar yansımalarını azaltan çok yönlü karanlık bir kanopi, pilotun güvenliğini artırırken, kızılötesi ve lazer hedeflemesine karşı koruma sağlıyor.
Keskin hatlara sahip delta kanatları ve sivri burnu ile Baidi, hem aerodinamik hem de manevra kabiliyetini maksimize edecek şekilde tasarlandı. Süpersonik hızlara ulaşma potansiyeliyle birlikte, atmosferik geçişlerde üstün performans sağlamayı hedefleyen bu tasarım konsept aşamasında olsa da dikkat çekici bir yenilik olarak öne çıkıyor.
Baidi, Çin Halk Kurtuluş Ordusu Hava Kuvvetleri’nin (PLAAF) 75. kuruluş yıldönümünden kısa bir süre sonra tanıtılarak, Çin’in askeri modernizasyon çabalarına verdiği önemi vurguluyor.
Çoklu senaryolar dahilinde operasyon kabiliyetine sahip bir hava kuvveti oluşturma hedefini simgeleyen bu konsept uçak, Çin’in küresel güç dengesinde daha fazla söz sahibi olma arzusunu açıkça ortaya koyuyor. Ancak bu konseptin gerçek bir savaş uçağına dönüşüp dönüşmeyeceği, Çin’in bu iddialı projeyi hayata geçirme kabiliyetine bağlı olacak.