ABD ile sıkı bir silahlanma yarışına girişen Çin, sık sık envanterine kattığı platformlarla dikkat çekiyor. Son olarak tanıtılan Y-20 stratejik nakliye uçağı platformu üzerine inşa edilen KJ-3000 uçağının, üstün teknolojik donanıma sahip olduğu belirtiliyor.
KJ-3000 hakkında paylaşılan bilgilere göre; uçak dört adet Shenyang WS-20 turbofan motoruyla donatılmıştır. Bu motorlar Çin kaynaklarına göre, önceki modellerle kıyaslandığında daha yüksek yakıt verimliliği ve uzun süreli operasyonel kapasite sunuyor.
Uçağın en dikkat çekici özelliklerinden biri, çift döner aktif elektronik taramalı dizi (AESA) radarına sahip olması olarak belirtiliyor. Bu radarlar, uçağın çevresini geniş bir açıyla tarayarak kapsamlı bir gözetleme imkânı sunuyor ve Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun (PLA) savunma kabiliyetlerini ileri bir seviyeye taşıyor.
Çin’in Güney Çin Denizi ve Batı Pasifik’te stratejik avantajı ele geçirme çabası
Çinli yetkililer, KJ-3000’in özellikle Güney Çin Denizi ve Batı Pasifik gibi tartışmalı bölgelerde PLA’nın gözetleme ve erken uyarı kapasitesini artıracağını belirtiyor. Bölgedeki stratejik önem taşıyan hava ve deniz yollarını kontrol altında tutma hedefinde olan Çin, bu yeni nesil AEW&C uçağıyla bu amacına daha fazla yaklaşmayı hedefliyor.
KJ-3000, Çin’in mevcut AEW&C filosunda yer alan KJ-500 ve KJ-2000 modellerine kıyasla önemli bir yükseltme sunuyor. Özellikle sensör teknolojileri ve radar kabiliyetleri açısından büyük bir ilerleme kaydedilen bu uçak, daha geniş menzilde daha hassas hedef tespiti sağlayabiliyor. Ayrıca uçakta bulunan gelişmiş havadan havaya yakıt ikmal probu, operasyonel menzilini ve görev süresini ciddi ölçüde artırıyor.
KJ-3000’in halen uçuş testlerinin ilk aşamalarında olduğu tahmin ediliyor. Çinli savunma uzmanları, uçağın tüm sistemlerinin test edilmesinin ardından tam operasyonel kapasiteye ulaşacağını öngörüyor. Yeni uçağın, Çin’in askeri modernizasyon programında önemli bir kilometre taşı olarak değerlendirildiği belirtiliyor.
KJ-3000, sadece PLA’nın gözetleme ve erken uyarı kabiliyetlerini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda Çin’in bölgesel ve küresel ölçekte hava üstünlüğü yarışındaki konumunu da güçlendirecek.
KJ-3000’in tanıtılması, Çin’in ABD ile hava üstünlüğü konusundaki rekabetinin bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Her iki ülke de gelişmiş hava sistemleri ve teknolojileri geliştirmek için büyük yatırımlar yapıyor.
Geçtiğimiz ay Çin, altıncı nesil savaş uçağını tanıtarak bu alandaki iddiasını bir kez daha ortaya koymuştu. Yeni uçak, gelişmiş radara yakalanmama özellikleri ve ileri teknolojik sistemleriyle dikkat çekti. Ayrıca, Çin, insansız hava araçları ve savaş uçaklarıyla ortak operasyon yürütebilecek yeni bir insansız hava sistemi de sergiledi. Bu sistem, ABD’nin “sadık kanat arkadaşı” konseptine benzer şekilde geliştirildi.
ABD ise bu rekabete altıncı nesil savaş uçağını geliştirme çalışmalarıyla karşılık veriyor. 2030’larda hizmete girmesi planlanan bu uçak, ABD’nin hava üstünlüğünü koruma hedefinin bir parçası. Bunun yanı sıra, ABD Hava Kuvvetleri’nin 30 yıldır ilk kez filosuna eklediği yeni nesil bombardıman uçağı B-21 Raider, geçtiğimiz aylarda ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi.
Çin’in ABD ile olan hava üstünlüğü rekabeti devam ediyor
KJ-3000, Çin’in askeri gücünü artırmanın ötesinde, bölgesel ve uluslararası güç dengelerinde yeni bir unsur olarak değerlendiriliyor. Gelişmiş radar teknolojisi, uzun menzilli operasyonel kapasitesi ve yüksek verimliliğiyle bu uçak, sadece Çin için değil, bölgedeki diğer ülkeler için de yeni bir denge unsuru olması bekleniyor.
ABD ile Çin arasında devam eden hava üstünlüğü yarışı, yeni teknolojilerin savaş sahasına entegrasyonunu hızlandırırken, bu yarışın önümüzdeki yıllarda nasıl şekilleneceği merak konusu olmaya devam ediyor.