Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramankazan’da Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş.’nin (TUSAŞ) “Millî Teknolojiler ve Yeni Yatırımlar” Programı ve Millî Muharip Uçak Üretim Tesisi Açılış Töreni’ne katılarak savunma sanayiine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
“Savunma sanayii projelerinin bütçesi 5,5 milyar dolardan 75 milyar dolara yükselmiştir”
Kimseye ihtiyaç duymadan tam bağımsız bir savunma sanayii kurmak için tüm imkânları seferber ettiklerini söyleyen Erdoğan şunları kaydetti:
“Kendi kendine yeten, ülkemizi kimseye muhtaç etmeyecek, yerli ve millî sistemleri ile dostlarına da elini uzatan tam bağımsız bir savunma sanayii kurmak için tüm imkânları seferber ettik. Savunma Sanayii İcra Komitemizin 2004 yılı mayıs toplantısı dışarıdan hazır alımların terk edilmesi ve millî savunma sanayiimizin öncelikli kaynak olarak yapılandırılması konusunda adeta bir dönüm noktası olmuştur. Bugün, Türk savunma sanayii Cumhurbaşkanlığına bağlı Savunma Sanayii Başkanlığımızın koordinasyonunda, yüklenicileri, araştırma kuruluşları, üniversiteleri, geliştirdiği özgün ürünleri ve ihracatıyla ülkemizin en önemli sektörlerinden biri hâline gelmiştir. Nitekim ülkemizde 20 yıl önce sadece 62 olan savunma projesi sayısı bugün 750’yi geçerken, bu alanda faaliyet gösteren firmalarımızın sayısı da 56’dan 1500’e çıkmıştır. Aynı şekilde savunma sanayii projelerinin bütçesi 5,5 milyar dolardan 75 milyar dolara, sektörün yıllık cirosu 1 milyar dolardan 10 milyar dolara, ihracatımız 248 milyon dolardan 3 milyar 224 milyon dolara yükselmiştir.”
“Türkiye İHA,SİHA ve TİHA üretiminde dünyada ilk üç arasında”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında “Kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülke arasında yer alıyoruz. İHA, SİHA ve TİHA üretiminde ise artık dünyanın ilk üç ülkesi içindeyiz.” şeklinde dikkat çeken ifadelere yer verdi.
“Savunma sanayiinde olmamız gereken hangi teknoloji alanı varsa hepsinde varız”
Türkiye’nin küresel tedarikçilerin çıkardığı tüm zorluklara, maruz kaldığı gizli-açık ambargolara, dışarıdan ve içeriden yürütülen sabotajlara rağmen bu seviyeye geldiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu:
“Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda neler görüyoruz neler… İnsansız hava aracı istedik, vermediler. Biz de Bayraktar’ı, ANKA’yı, Akıncı’yı, Aksungur’u yaptık. Mühimmat istedik, vermediler. Biz de Mam’ı, Som’u, Teber’i yaptık. Füze istedik, vermediler. Biz de Bora’yı, Atmaca’yı, Bozdoğan’ı yaptık. Hava savunma sistemi istedik, vermediler. İlk etapta başka ülkeden aldık, şimdilik HİSAR’ları yaptık, yakında SİPER’i ve daha ötesini de tamamlayacağız. İHA’larda kullandığımız kameraya ambargo koydular. Sandılar ki böyle yapınca biz İHA’ları kullanamayacağız. Onu da kendimiz yaptık. Sınırlarımız içinde terörle mücadele operasyonlarını rahatça yürütebilmeyi, sınır ötesi barış harekâtlarımızı istediğimiz gibi gerçekleştirebilmeyi işte bu başarılara borçluyuz. Artık çıtayı daha yukarı çıkararak geleceğin harp ortamına da ülkemizi hazırlıyoruz. Ar-Ge yatırımlarımızı artırarak yüksek teknoloji gerektiren sistemleri birer birer hayata geçiriyoruz. Sürü İHA’lar ve deniz platformlarından savaş yönetim sistemine, insansız araçlardan yapay zekâya, elektromanyetik sistemlerden lazer silahına, uydulardan uzay sistemlerine kadar savunma sanayiinde olmamız gereken hangi teknoloji alanı varsa hepsinde varız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan TUSAŞ’ın tesislerinin açılışında HÜRJET uçağının ilk prototip parçasını imzalamayı da ihmal etmedi.
Editör : SavunmaTR Haber Merkezi