Geçmişten günümüze ABD’deki Ermeni lobilerinin Karabağ’a müdahalesi

Yaklaşık 5 ya da 6 milyon nüfusa sahip Ermeni diasporasının, 3 milyonluk Ermenistan’ın üzerinde bir etkiye sahip olduğu söylenebilir. O sebeple Ermenistan’ın arkasında dünya etrafına dağılan Ermeni diasporasının lobicilik faaliyetlerini aramak yanlış olmayacaktır. Ermeni diasporasının ortak hayali Dağlık Karabağ’ın da içinde olduğu Büyük Ermenistan projesini gerçekleştirerek gelecek yıllar için temelli bir dönüş sağlamaktır. Günümüzde özellikle ABD’de kümelenmiş ve güç bulmaya çalışan Ermeni lobileri bu düşünceyle ABD’deki siyasi grupları, güçlü kişileri etkileme çabasındadır. Bunun için ABD’de din, eğitim, kültür-sanat, basın-yayın, siyasi, ekonomi ve sosyal yardımlaşma gibi alanlardaki kuruluşlarıyla organize olarak lobicilik faaliyetleri yürütmektedirler.

Medya organlarını kullandılar

ABD’deki Ermeni diasporası bugün olduğu gibi geçmişte de Karabağ’ın kendilerine ait olduğunu ileri sürmüşlerdir. Lobiler aracılığıyla Dağlık Karabağ’ın Ermenistan’la birleştirilmesi gerektiğini -Zori Balayan gibi Ermeni milliyetçisi aktörlerin de içinde olduğu- 1980’li yıllarda ABD’de kendi yayın organlarıyla duyurmaları buna bir örnektir. Kendi davalarını ABD’ye kabul ettirmelerinin akabinde ABD’nin tanıdığı ilk devlet o zamanlar bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan değil de Ermenistan olmuştur.

Geçmişteki para ve silah sevkiyatı

O yıllarda Ermeni lobileri hiç boş durmamış, ABD’den topladıkları milyonlarca doları Ermenistan’a Dağlık Karabağ’da ve Azerbaycan’ın bazı bölgelerinde işgallerini devam ettirmesi için yollamış, silahların bölgeye intikali için de aracılıklarda bulunmuştur. ABD’de kümelenen Ermeni lobilerinin o zamanlar yeni bağımsız olan Ermenistan’a, Karabağ’ı boş bırakmaması için finansal aktarımlar yapması da aslında Ermenistan’ın Büyük Ermenistan hayalini kendi başına hiçbir zaman gerçekleştiremeyeceğini ortaya koyuyor. Her defasında Ermenistan’ın boyunu aşan yönlendirmelerde bulunan Ermeni lobileri Ermenistan’ı günümüze kadar finansal olarak desteklemeyi ve arkalarına ABD gibi Batılı ülkeleri almayı ihmal etmemişlerdir.

Azerbaycan’a silah satışının önüne geçmeye çalıştılar

27 Eylül’de Ermenilerin sivil yerleşim yerlerine açtığı ateşle sabrı tükenen Azerbaycan, sonunda Dağlık Karabağ’ı geri aldığı bir savaşa girmişti. Dağlık Karabağ savaşının başlamasının ardından 48 saat içinde ANCA (Amerika Ermeni Milli Komitesi) ve destekçileri Beyaz Saray’a 100 binden fazla mektup yollayarak ABD’nin Azerbaycan’a silah satışını kesmelerini istemişti.

Ayrıca savaşın yoğun bir şekilde devam ettiği süre içinde Amerika Ermeni Milli Komitesi Başkanı Raffi Hamparian Ermenistan’ın ağır zayiata uğradığını ve savaşın altından kalkamayacağını anlamış olacak ki ABD İsrail Büyükelçiliği’ne de İHA’ların ve LORA füzelerinin satışlarının durdurulması için bir mektup göndererek tedirginliğini ortaya koydu.

Tehdit ve yaptırım çağrısı

ABD senatörlerinden Ed Markey da Türkiye’nin Azerbaycan’a -kardeş eliyle- yardımını sürdürmesi halinde -aslen Azerbaycan toprağı olan- Dağlık Karabağ Cumhuriyeti’ni tanıyacağını söyleyerek tehdit etmişti. Bu savaşta Ermenistan’ın büyük kayıplar vermesi Ermeni lobilerini zora soktuğu için ABD’deki Ed Markey gibi büyüklerini etkilemeleri ve tehdit boyutuna varan açıklamalar yaptırmış olmaları muhtemeldir. Recep Tayyip Erdoğan ve İlham Aliyev’e ağır bir yaptırım uygulanması çağrısında bulunmaları da bu kaygılarının diğer bir tezahürüdür.

Columbia Üniversitesi Ermeni Merkezi gerçeği çarpıtan raporlar hazırlatıyor

Ermeni lobileri Dağlık Karabağ’da Azerbaycan Türkleri için ortaya attığı gerçeğe aykırı olan katliam argümanlarına ABD’deki bazı üniversiteleri de ortak etti. Öyle ki Columbia Üniversitesi İnsan Hakları Çalışmaları Enstitüsü Barış İnşası ve Hakları Programı kapsamındaki çalışma raporlarında benzer ifadeler göze çarpıyor. Çalışmada Azerbaycan’ın haklı mücadelesi bir katliam olarak yorumlanıyor. Ermeni lobilerinin takdirini kazanan bu çalışmayla Azerbaycan’ın binlerce sivili öldürdüğü gibi mesnetsiz bir iddia ortaya atılarak şüphesiz yanlı bir tutum izleme yoluna gidildi.

Savaş sonrası Ermenistan için 100 milyon dolarlık yardım çağrısı

9 Kasım 2020’de imzalanan ateşkes anlaşmasıyla birlikte Dağlık Karabağ 30 yıl sonra Ermenistan işgalinden kurtuldu. Bu savaştan zararlı çıkan Ermenistan’ın ne durumda olduğunu gözlemlemek için Amerika Ermeni Meclisi adına Ermenistan’a giden Kongre İlişkileri Direktörü Mariam Khaloyan, ABD’den yardım talebini yineledi. Khaloyan, “Ermeni halkına karşı yürütülen yıkıcı altı haftalık savaşın ardından, İdare ve Kongre’yi Ermenistan’a acil insani yardım sağlamaya çağırıyoruz ve bu amaçla 100 milyon dolar istiyoruz.” ifadeleriyle Ermenistan’ın hezimete uğradığını açıkça beyan etmiş oldu.

Aradan çok zaman geçmeden ABD’li senatörlerden biri olan Bob Menendez’den de Ermenilerle ilgili bir açıklama geldi. Menendez 17 Kasım’da, “Bugün, son haftalarda korkunç kayıplar yaşayan dünyanın dört bir yanındaki etnik Ermenilerle dayanışma içinden geliyorum.” şeklinde bir açıklama yaptı ve Ermenistan için bir kez daha 100 milyon dolar toplanması yönünde bir çağrıda bulundu.

Karabağ Azerbaycan’dır!

Geçmişten bugüne ABD’deki Ermeni lobilerinin çizdiği bu manzara zihinlere, her istediğini ağlayarak -anında- elde etmeye çalışan şımartılmış bir çocuğun sahipleri tarafından eline şeker sıkıştırılmasını getiriyor. ABD’deki Ermeni lobilerinin başı her sıkıştığında yardım kampanyaları düzenlemesi, silah satışlarının önüne geçilmesi gibi sun’i müdahalelerde bulunması “Taşıma su ile değirmen dönmez!” de dedirtiyor. Bu gerçekliğin farkında olmayan ve haksız toprak talebinden vazgeçecek gibi durmayan Ermeni diasporası ve lobileri ne kadar finans sağlasa ne kadar Ermenistan’ı dışardan kışkırtıp yönlendirse de unutmaması gereken bir şey var ki “Karabağ Azerbaycandır!”

Editör : SavunmaTR Haber Merkezi

Buy JNews Buy JNews Buy JNews
REKLAM

Benzer Haberler

Hoşgeldiniz

Aşağıdaki hesabınıza giriş yapın

Şifrenizi Sıfırlayın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi giriniz.