Libya‘nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, başkent Trablus’u ele geçirmek için milislerine 4 Nisan 2019’da saldırı emri vermesiyle ülkesini şiddet sarmalına sürükledi.
Hafter milisleri, Haziran 2020’ye kadar başkente yönelik saldırılarını aralıksız sürdürdü. Libya ordusu, başkent il idari sınırlarının tamamını, 4 Haziran 2020’de Hafter milislerinden arındırdı. Ancak geride Hafter’in başkenti ve ülke yönetimini silah zoruyla ele geçirmek için başlattığı savaşın yol açtığı büyük yıkım kaldı.
Hafter milisleri, Haziran 2020’ye kadar başkente yönelik saldırılarını aralıksız sürdürdü. Libya ordusu, başkent il idari sınırlarının tamamını, 4 Haziran 2020’de Hafter milislerinden arındırdı. Ancak geride Hafter’in başkenti ve ülke yönetimini silah zoruyla ele geçirmek için başlattığı savaşın yol açtığı büyük yıkım kaldı.
Arap Baharı adı verilen sürecin ardından zaten istikrarsızlıkla boğuşan Libya’da Halife Hafter’in başkente yönelik saldırılarının başlaması ardından 200 bine yakın Libyalı evini terketmek zorunda kaldı. Birleşmiş Milletler’in açıkladığı rakamlara göre, Libya içinde en az 400 bin kişi ülke içinde yerinden edilmiş durumda yaşıyor. Libya makamları, yerinden edilmiş ancak BM’nin kayda almadığı Libyalılarla bu sayının çok daha fazla olduğunu vurguluyor.
Savaş yorgunu Ayn Zara bölgesi
Başkent Trablus’un bir dönem en işlek banliyölerinden Ayn Zara mahallesi Hafter milislerinin başkente yönelik ilerlemeye çalıştığı cephe hatlarından biri olarak öne çıkıyor.
AA ekibinin görüntülediği, Ayn Zara’da yıkıcı çatışmanın tüm izleri göze çarpıyor. Mahalleye doğru ilerledikçe çevredeki dükkanlar, arabalar, evler, sokaklar, yollar, henüz anıları taze savaşın izlerini taşıyor.
Yol kenarları devrilmiş, yanmış ya da kurşun ve şarapnel darbeleriyle hurda halini almış arabalarla dolu. Mahallenin iç kısımlarına ilerledikçe yıkım daha da artıyor bazı binaların, dış cephelerinin tamamen çökmesi dikkati çekiyor.
Savaşın en yoğun biçimde yaşandığı bölgelerde sokaklarda, yerlerdeki mermi ve mühimmat kovanları, adeta çakıl taşları gibi zemini kaplıyor.
Bir dönemin ışıltılı mahallesinin yerinde, yanmış ve yıkılmış binalar, film platosunu andıran “hayalet bir kasaba” duruyor.
Bombardıman altında savaşın ilk günlerinde evlerinden kaçan ve şimdi de yuvalarına dönmeye başlayan siviller, Hafter milislerinin “evleri soyup soğana çevirdiğinden” yakınıyor.
Hafter milislerinin elektrik kablolarını çalması nedeniyle bölgede elektriğin kesik olmasından şikayet eden bölge sakinleri altyapının tamir edilip mahallelerine yeniden elektrik ve su verilmesini istiyor.
“Elbiselerimi bile çalmışlar”
Ayn Zara’da küçük bir otomobil lastik tamir dükkanı ve dükkanının bir kaç sokak aşağısında da evinin bulunduğunu anlatan Abdurrahman Muhammed eş-Şera, AA muhabirine yaptığı açıklamada evdeki eşyalarının büyük bir kısmının Hafter milisleri tarafından çalındığını anlattı.
Şera, “Tarih 4 Nisan 2019’da, tank ve uçaklar burayı vurmaya başladı ve ortalık bir anda savaş yeri oldu. Arabama bindim ve kaçtım. Eşyalarımdan bir şeyi götüremedim. Her şeyim evde kaldı. Şimdi mahalleme dört gün önce yeni geliyorum. Araba lastiği dükkanım vardı. Şansıma burada bir şey çalınmamış. Dükkanımdan bir şey eksik değil. Ama evim soyulmuş. Dışarıda bir müştemilat vardı oraya füze düşmüş. Elbiselerimi bile çalmışlar. Sen savaşmaya mı çalmaya mı geldin? Elbiseleri ne yapacaksın, savaşmayı mı geldin, hırsızlığa mı? Evimin içi boşaltılmış.” dedi.
Başkentin 90 kilometre güneyindeki Terhune vilayetindeki yerel milis grubu Kaniyat Birlikleri isimli grubun Trablus’a 2018 yılında düzenlediği saldırı sırasında, dükkanında çalışan çırağının Hafter’e bağlı Kaniyat milis grubu tarafından kaçırıldığını belirten Şera, çırağının bu dönemde yargısız infazla öldürüldüğünü aktardı.
Şera, Halife Hafter’in liderlik ettiği gayrimeşru silahlı grubu Libya Ulusal Ordusu şeklinde isimlendirmesini eleştirerek şunları söyledi:
“İnsanların emekleri yıkıldı. İnsanları helak ettiler. Bundan daha fazlası yapılamaz. Bu insanlar nasıl dükkanlarına evlerine dönsün? Bizler burada mutluyduk sen (Hafter) niye buraya geliyorsun? Sen, hangi ordudan, polisten bahsediyorsun? Bingazi’de Zeyt Caddesi’nde insanlar öldürülüyor. Bingazi’deki insanlar konuşamıyor. Korkuyorlar. Çıkıp konuştuğunda, ikinci gün infaz ediliyor.”
“Bomba sesi duymuyoruz. Bu bile yeter”
Ayn Zara bölgesindeki 2 katlı evine dönen Libyalı Cuma Turban ise bölgeden çatışmaların başlamasından hemen bir gün sonra eşi ve beş çocuğuyla bombardıman altında kaçtığını anlattı.
Evinden çıkan mermi ve havan kovanlarını veranda duvarına dizen Turban, hanesindeki yıkımı tamir etmenin en az 3-4 ay alacağını belirterek, “Elhamdülillah, artık evimize gelebiliyoruz. Bomba sesi duymuyoruz. Bu bile yeter.” dedi.
Turban, ailesiyle evine yeniden taşınmak için elektrik ve suyun sağlanmasını beklediğini aktardı.
Ayn Zara’daki tek katlı evine geri dönen Sağlık çalışanı Muhammed Abdullah en-Nur da çatışmalar başladıktan sonra yaklaşık iki hafta evlerinde kalmaya çalıştığını ancak sonunda Libya ordusunun kendisini ve ailesini zırhlı araçlarla bölgeden çıkardığını anlattı.
Nur kaçtıktan sonra, bir kaç farklı yere sığındığını ve bu süreçte zorluklar çektiğini dile getirerek, bir hafta kadar önce evine döndüğünü paylaştı.
Evinin bahçe duvarında büyük delikler açıldığını, elektrik ve suyun kendisi için en büyük sıkıntı olduğunu dile getiren Nur, çevredeki komşularının evlerinin daha çok yıkıldığını, yandığını, bunun da kendisini üzdüğünü söyledi.
Nur, kendisinin ve ailesinin bu savaşta can kaybı yaşamadığı için şükrettiğini belirterek, “Elhamdülillah şimdi evimize döndük. Çok arkadaşımı, yakınımı kaybettim. Duygularımı kelimelerle ifade edemem.” dedi.
Dört çocuğunun koşturduğu sokağın çevresindeki yıkımı gösteren Nur, Hafter milislerinin bölgedeki bazı evlere patlayıcı ve mayın tuzakladığını paylaştı.
Evlere patlayıcılar tuzaklandı
Başkentin güneyindeki sivil yerleşim bölgelerinden çekilirken, Hafter milislerinin, geride çok sayıda mayın ve el yapımı patlayıcı (EYP) tuzakladıkları ortaya çıktı.
Yüksek infilak gücüne sahip zırhlı araçlara karşı kullanılacak mayınlar ve EYP’lerin, sivillerin evlerinin içine, kapı arkaları, gündelik eşyalar gibi yerlere tuzaklanması büyük tepkiye yol açtı.
Libya Mayın ve Savaş Kalıntılarını Araştırma Merkezinin verilerine göre, şimdiye kadar Hafter milislerinin tuzakladığı mayın ve EYP’ler nedeniyle meydana gelen 57 patlamada, aralarında kadın ve çocukların da olduğu en az 39 kişi hayatını kaybetti, 100’den fazla kişi yaralandı.
Bazı uzmanlar, Hafter milislerinin geri çekilirken sivilleri cezalandırma çabasını, “antik orduların yaşamı sonlandırmak için aldığı şehirlere tuz dökmesine” benzetti.
Ülkede faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Danimarka Mayın Temizleme Grubu’nun Libya Direktörü Liam Kelly, AA muhabirine daha önceden yaptığı bir açıklamada, “yerinden edilmiş sivillerin birçoğunun mayınlar nedeniyle evlerine dönemediğini” vurgulamıştı.
TSK sivillerin güvenli dönüşü için çalışıyor
Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) bağlı ekipler, Trablus’un güneyindeki yerleşim bölgelerinde Hafter milisleri tarafından tuzaklanmış mayın, el yapımı patlayıcı (EYP) ve savaşın geride bıraktığı patlayıcıları temizlemek için çalışıyor.
Libya’da sivil halkın evlerine güvenli dönüşünü sağlamak için Libya makamlarının daveti üzerine bu ülkeye gelen TSK’ya bağlı patlayıcı ve mayın imha uzmanları, modern ekipmanları, robotik sistemleri, milli teknolojileri ve teknik saha tecrübelerini kullanarak Libya ordusuyla birlikte faaliyetlerini sürdürüyor.
Editör : SavunmaTR Haber Merkezi