Politico’dan Katar’a yönelik büyük suçlama!
Politico’nun haberine göre bazı Avrupalı istihbarat yetkilileri, ellerinde somut bir delil olmamasına rağmen, Hamas tarafından İsrail’e 7 Ekim’de gerçekleştirilen saldırı planından Katar yönetiminin farkında olabileceğine inanıyor.
Politico’nun haberinde, büyük bir Avrupa ülkesinden üst düzey bir istihbarat yetkilisinin, “Hala konuyu araştırıyoruz, şüphe olmasına rağmen net bir kanıt söz konusu değil.” ifadeleri paylaşılarak konu hakkında kesin bir bilgiye sahip olunmadığı aktarıldı.
İstihbarat yetkililerinin iddiasına göre, Katar’ın saldırıyı önceden öğrenmesi halinde bu bilgiyi kendisine saklamasının nedeni ise, İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilme görüşmelerinin rayından çıkmasını istemesiydi.
İstihbarat yetkilileri Politico’ya, bölgedeki en büyük iki ekonomi arasında varılacak bir anlaşmanın enerji alanında işbirliğine giden yolu açabileceğini ve Katar’ın kendi umutlarını baltalayabileceğini iddiasında bulunurken, “Güç dengesinin yeniden düzenlenmesi, Katar’ın her şeyi yapabilen en iyi diplomatik oyuncu olma konumunu baltalayacaktı.” ifadelerini kullanarak Katar’ın ekonomik sebeplerle böyle bir durumun içerisinde yer aldığını iddia etti.
Aynı zamanda Politico’nun haberinde Katar’a yönelik büyük suçlamaların ardı arkası kesilmedi ve Katar’ın “Hamas’ın en büyük mali destekçisi olduğu ve Hamas’ın milyarder liderlerine lüks otellerinde barınma imkanı sağladığı” iddia edildi.
Bu suçlamalara karşı oluşturulan “mantık” ise Katar’ın, Hamas ile İsrail arasındaki rehine müzakerelerinde “aracılık yapmayı kolaylıkla kabul etmesi” oldu. Geçici ateşkes döneminden rahatsız olduğu anlaşılan söz konusu yetkililer, Katar’ın, güvenlik teşkilatları aracılığıyla, Hamas yetkililerini adım adım izlediğini iddia etti.
Ukrayna’daki savaş nedeniyle AB’nin gaz problemine ilaç olan Katar, Avrupa için vazgeçilmez bir ortak haline gelmişti. Politico’ya konuşan Batılı istihbarat yetkililerden biri, Batı’nın Katar’ı kucaklaması hakkında “Onları dünyadaki daha büyük sorunlara odaklanmak adına bölgede aracı olarak kullanmak cazip geliyordu. Ama artık ilişkinin sadece bir yara bandı ilişkisi olduğu açık.” ifadelerini kullandı.
İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği savaş suçları sonrasında uluslararası camiada destek ve güç kaybı devam ederken ve aynı zamanda İsrail, BM Uluslararası Adalet Divanı’nda “soykırım” suçlamasıyla yargılanırken bu şekilde “algı değiştirmeyi ve dikkatleri başka yöne çekmeyi” amaçlayarak ortaya atılan iddialar sonucunda “Avrupa, ABD ve Katar arasındaki ilişkiler etkilenecek mi, yoksa Katar tarafından herhangi bir açıklama yapılıp ilişkiler kaldığı yerden devam mı edecek?” sorularının cevabını zaman gösterecektir.
Politico’dan Katar’a yönelik büyük suçlama!
Politico’nun haberine göre bazı Avrupalı istihbarat yetkilileri, ellerinde somut bir delil olmamasına rağmen, Hamas tarafından İsrail’e 7 Ekim’de gerçekleştirilen saldırı planından Katar yönetiminin farkında olabileceğine inanıyor.
Politico’nun haberinde, büyük bir Avrupa ülkesinden üst düzey bir istihbarat yetkilisinin, “Hala konuyu araştırıyoruz, şüphe olmasına rağmen net bir kanıt söz konusu değil.” ifadeleri paylaşılarak konu hakkında kesin bir bilgiye sahip olunmadığı aktarıldı.
İstihbarat yetkililerinin iddiasına göre, Katar’ın saldırıyı önceden öğrenmesi halinde bu bilgiyi kendisine saklamasının nedeni ise, İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilme görüşmelerinin rayından çıkmasını istemesiydi.
İstihbarat yetkilileri Politico’ya, bölgedeki en büyük iki ekonomi arasında varılacak bir anlaşmanın enerji alanında işbirliğine giden yolu açabileceğini ve Katar’ın kendi umutlarını baltalayabileceğini iddiasında bulunurken, “Güç dengesinin yeniden düzenlenmesi, Katar’ın her şeyi yapabilen en iyi diplomatik oyuncu olma konumunu baltalayacaktı.” ifadelerini kullanarak Katar’ın ekonomik sebeplerle böyle bir durumun içerisinde yer aldığını iddia etti.
Aynı zamanda Politico’nun haberinde Katar’a yönelik büyük suçlamaların ardı arkası kesilmedi ve Katar’ın “Hamas’ın en büyük mali destekçisi olduğu ve Hamas’ın milyarder liderlerine lüks otellerinde barınma imkanı sağladığı” iddia edildi.
Bu suçlamalara karşı oluşturulan “mantık” ise Katar’ın, Hamas ile İsrail arasındaki rehine müzakerelerinde “aracılık yapmayı kolaylıkla kabul etmesi” oldu. Geçici ateşkes döneminden rahatsız olduğu anlaşılan söz konusu yetkililer, Katar’ın, güvenlik teşkilatları aracılığıyla, Hamas yetkililerini adım adım izlediğini iddia etti.
Ukrayna’daki savaş nedeniyle AB’nin gaz problemine ilaç olan Katar, Avrupa için vazgeçilmez bir ortak haline gelmişti. Politico’ya konuşan Batılı istihbarat yetkililerden biri, Batı’nın Katar’ı kucaklaması hakkında “Onları dünyadaki daha büyük sorunlara odaklanmak adına bölgede aracı olarak kullanmak cazip geliyordu. Ama artık ilişkinin sadece bir yara bandı ilişkisi olduğu açık.” ifadelerini kullandı.
İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği savaş suçları sonrasında uluslararası camiada destek ve güç kaybı devam ederken ve aynı zamanda İsrail, BM Uluslararası Adalet Divanı’nda “soykırım” suçlamasıyla yargılanırken bu şekilde “algı değiştirmeyi ve dikkatleri başka yöne çekmeyi” amaçlayarak ortaya atılan iddialar sonucunda “Avrupa, ABD ve Katar arasındaki ilişkiler etkilenecek mi, yoksa Katar tarafından herhangi bir açıklama yapılıp ilişkiler kaldığı yerden devam mı edecek?” sorularının cevabını zaman gösterecektir.
Politico’dan Katar’a yönelik büyük suçlama!
Politico’nun haberine göre bazı Avrupalı istihbarat yetkilileri, ellerinde somut bir delil olmamasına rağmen, Hamas tarafından İsrail’e 7 Ekim’de gerçekleştirilen saldırı planından Katar yönetiminin farkında olabileceğine inanıyor.
Politico’nun haberinde, büyük bir Avrupa ülkesinden üst düzey bir istihbarat yetkilisinin, “Hala konuyu araştırıyoruz, şüphe olmasına rağmen net bir kanıt söz konusu değil.” ifadeleri paylaşılarak konu hakkında kesin bir bilgiye sahip olunmadığı aktarıldı.
İstihbarat yetkililerinin iddiasına göre, Katar’ın saldırıyı önceden öğrenmesi halinde bu bilgiyi kendisine saklamasının nedeni ise, İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilme görüşmelerinin rayından çıkmasını istemesiydi.
İstihbarat yetkilileri Politico’ya, bölgedeki en büyük iki ekonomi arasında varılacak bir anlaşmanın enerji alanında işbirliğine giden yolu açabileceğini ve Katar’ın kendi umutlarını baltalayabileceğini iddiasında bulunurken, “Güç dengesinin yeniden düzenlenmesi, Katar’ın her şeyi yapabilen en iyi diplomatik oyuncu olma konumunu baltalayacaktı.” ifadelerini kullanarak Katar’ın ekonomik sebeplerle böyle bir durumun içerisinde yer aldığını iddia etti.
Aynı zamanda Politico’nun haberinde Katar’a yönelik büyük suçlamaların ardı arkası kesilmedi ve Katar’ın “Hamas’ın en büyük mali destekçisi olduğu ve Hamas’ın milyarder liderlerine lüks otellerinde barınma imkanı sağladığı” iddia edildi.
Bu suçlamalara karşı oluşturulan “mantık” ise Katar’ın, Hamas ile İsrail arasındaki rehine müzakerelerinde “aracılık yapmayı kolaylıkla kabul etmesi” oldu. Geçici ateşkes döneminden rahatsız olduğu anlaşılan söz konusu yetkililer, Katar’ın, güvenlik teşkilatları aracılığıyla, Hamas yetkililerini adım adım izlediğini iddia etti.
Ukrayna’daki savaş nedeniyle AB’nin gaz problemine ilaç olan Katar, Avrupa için vazgeçilmez bir ortak haline gelmişti. Politico’ya konuşan Batılı istihbarat yetkililerden biri, Batı’nın Katar’ı kucaklaması hakkında “Onları dünyadaki daha büyük sorunlara odaklanmak adına bölgede aracı olarak kullanmak cazip geliyordu. Ama artık ilişkinin sadece bir yara bandı ilişkisi olduğu açık.” ifadelerini kullandı.
İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği savaş suçları sonrasında uluslararası camiada destek ve güç kaybı devam ederken ve aynı zamanda İsrail, BM Uluslararası Adalet Divanı’nda “soykırım” suçlamasıyla yargılanırken bu şekilde “algı değiştirmeyi ve dikkatleri başka yöne çekmeyi” amaçlayarak ortaya atılan iddialar sonucunda “Avrupa, ABD ve Katar arasındaki ilişkiler etkilenecek mi, yoksa Katar tarafından herhangi bir açıklama yapılıp ilişkiler kaldığı yerden devam mı edecek?” sorularının cevabını zaman gösterecektir.
Politico’dan Katar’a yönelik büyük suçlama!
Politico’nun haberine göre bazı Avrupalı istihbarat yetkilileri, ellerinde somut bir delil olmamasına rağmen, Hamas tarafından İsrail’e 7 Ekim’de gerçekleştirilen saldırı planından Katar yönetiminin farkında olabileceğine inanıyor.
Politico’nun haberinde, büyük bir Avrupa ülkesinden üst düzey bir istihbarat yetkilisinin, “Hala konuyu araştırıyoruz, şüphe olmasına rağmen net bir kanıt söz konusu değil.” ifadeleri paylaşılarak konu hakkında kesin bir bilgiye sahip olunmadığı aktarıldı.
İstihbarat yetkililerinin iddiasına göre, Katar’ın saldırıyı önceden öğrenmesi halinde bu bilgiyi kendisine saklamasının nedeni ise, İsrail ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleştirilme görüşmelerinin rayından çıkmasını istemesiydi.
İstihbarat yetkilileri Politico’ya, bölgedeki en büyük iki ekonomi arasında varılacak bir anlaşmanın enerji alanında işbirliğine giden yolu açabileceğini ve Katar’ın kendi umutlarını baltalayabileceğini iddiasında bulunurken, “Güç dengesinin yeniden düzenlenmesi, Katar’ın her şeyi yapabilen en iyi diplomatik oyuncu olma konumunu baltalayacaktı.” ifadelerini kullanarak Katar’ın ekonomik sebeplerle böyle bir durumun içerisinde yer aldığını iddia etti.
Aynı zamanda Politico’nun haberinde Katar’a yönelik büyük suçlamaların ardı arkası kesilmedi ve Katar’ın “Hamas’ın en büyük mali destekçisi olduğu ve Hamas’ın milyarder liderlerine lüks otellerinde barınma imkanı sağladığı” iddia edildi.
Bu suçlamalara karşı oluşturulan “mantık” ise Katar’ın, Hamas ile İsrail arasındaki rehine müzakerelerinde “aracılık yapmayı kolaylıkla kabul etmesi” oldu. Geçici ateşkes döneminden rahatsız olduğu anlaşılan söz konusu yetkililer, Katar’ın, güvenlik teşkilatları aracılığıyla, Hamas yetkililerini adım adım izlediğini iddia etti.
Ukrayna’daki savaş nedeniyle AB’nin gaz problemine ilaç olan Katar, Avrupa için vazgeçilmez bir ortak haline gelmişti. Politico’ya konuşan Batılı istihbarat yetkililerden biri, Batı’nın Katar’ı kucaklaması hakkında “Onları dünyadaki daha büyük sorunlara odaklanmak adına bölgede aracı olarak kullanmak cazip geliyordu. Ama artık ilişkinin sadece bir yara bandı ilişkisi olduğu açık.” ifadelerini kullandı.
İsrail’in Filistin’de gerçekleştirdiği savaş suçları sonrasında uluslararası camiada destek ve güç kaybı devam ederken ve aynı zamanda İsrail, BM Uluslararası Adalet Divanı’nda “soykırım” suçlamasıyla yargılanırken bu şekilde “algı değiştirmeyi ve dikkatleri başka yöne çekmeyi” amaçlayarak ortaya atılan iddialar sonucunda “Avrupa, ABD ve Katar arasındaki ilişkiler etkilenecek mi, yoksa Katar tarafından herhangi bir açıklama yapılıp ilişkiler kaldığı yerden devam mı edecek?” sorularının cevabını zaman gösterecektir.