İran’ın İsrail’e yönelik gerçekleştirdiği ”Gerçek Vaat” adlı operasyonun ardından, İsrail’in misilleme yapması bekleniyordu. Bu yöndeki bir gelişme, İran’ın İsfahan şehri semalarında gerçekleşti.
İran hava savunma sistemlerinin havada yok ettiği üç adet İHA’nın, ülkenin nükleer tesislerini korumakla görevli önemli bir hava üssünü hedef aldığı belirtildi. İran, yapılan saldırıyı küçümsese de gerilimi tırmandırmama eğilimi dikkat çekti. ABD operasyon ile ilgili bir rolü olmadığını açıklarken, İsrail makamları ise sessizliğini koruyor.
Saldırı neden İsfahan şehrine gerçekleşti?
Söz konusu saldırı, İran’ın bir hafta önce Şam’daki konsolosluk binasının bombalanması ve üst düzey Devrim Muhafızları subaylarının öldürülmesine misilleme olarak yaptığı insansız hava aracı (İHA) ve füze saldırısına yanıt olarak değerlendiriliyor.
Patlamalar, İsfahan eyaletindeki Kahjaverestan kenti yakınlarında, eyaletin havaalanına ve askeri hava üssüne yakın bir yerde gerçekleşti. Bu hava üssünde İran’ın 1979 İslam devriminden önce satın aldığı ABD yapımı F-14 Tomcat uçakları bulunuyor.
Konum olarak İran’ın merkezinde yer alan İsfahan şehri, ülkenin ülkenin güneydoğu Zerdenjan bölgesindeki uranyum dönüştürme tesisine ev sahipliği yapıyor. Ayrıca Natanz uranyum zenginleştirme sahası da il sınırları içerisinde bulunuyor.
İran’a yönelik İHA saldırısının yanında Irak merkezli haber kaynağı Sabreen News, Irak’ın merkezinde bir İsrail füzesinin enkazının bulunduğunu söyledi.
Uzmanlar arasında söz konusu füzenin iki kısımdan oluştuğu, muhtemelen havadan fırlatıldığı konusunda geniş bir fikir birliği var gibi görünüyor. Pek çok kişi enkazın İsrail yapımı Blue Sparrow füzeleri olduğunu düşünüyor. Bununla beraber belirli bir kesim de füzenin yeni bir füze olabileceğini, İsrail’in bu tip füzeler geliştirdiğini belirtti.
Sibylline’i yöneten eski bir İngiliz Ordusu subayı olan Justin Crump ise İsrail daha önce Suriye’de bu tür silahları kullandığını, füzenin onlara ait olabileceğini belirtti.
ABD medyası da ismini vermediği ABD’li yetkililere dayandırdığı haberlerde İran’ın içinde bazı noktaların, Suriye ve İran içindeki bazı noktalarla beraber füzeyle vurulduğunu iddia etti.
Saldırıya İranlı yetkililer açıklama yaparken, İsrail ve ABD’li yetkililer sadece yorum yapıyor
Olayla ilgili açıklama yapan İran medyası ve yetkilileri az sayıda patlama olduğunu, bu patlamaların da imha edilen İHA’ların düşürülmesinden dolayı kaynaklandığını belirtti. İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan: ‘’Düşürülen küçük İHA’lar herhangi bir hasara ya da yaralanmaya yol açmadı” dedi.
İran Ulusal Siber Uzay Merkezi sözcüsü Hossein Dalirian: “sınırların dışından bir hava saldırısı olmadığını, başarısız ve küçük düşürücü bir İHA uçurma girişiminde bulunulduğunu” söyledi.
İran medyası, İranlı yetkililerin açıklamalarını temel alarak, saldırıları kimin gerçekleştirdiğine yönelik bir kanıtın bulunmadığını ileri sürdü. El Cezire muhabiri Dorsa Jabbari ise İran medyasının olayı küçümsediğini söyledi. Bazı İran haber ağları, saldırıların dört pervaneli uçangözler (quadcopter) ile yapıldığını iddia etti.
İran’a yapılan saldırı ertesinde, İsrail tarafındaki çatlak sesler ise artmaya devam ediyor. CNN’e konuşan iki İsrailli yetkili, İsrail savaş kabinesinin kilit üyelerinden Benny Gantz’ın saldırıya hızlı bir yanıt verilmesi için baskı yaptığını ve İsrail’in yanıtını ne kadar geciktirirse uluslararası destek toplamanın da o kadar zor olacağını savundu.
İsrail’in aşırı sağcı tutumuyla bilinen İsrail Kamu Güvenliği Bakanı Itamar Ben-Gvir, İsrail’in İran’a yönelik şüpheli saldırısının zayıf olduğunu öne sürdü. Ben-Gvir, İran’ın 13 Nisan’da İsrail’e misilleme niteliğindeki saldırısının ardından sert bir askeri tepki çağrısında bulunuyordu.
Buna yanıt olarak İsrailli muhalefet lideri Yair Lapid, kendisinin görevden alınması çağrısında bulundu ve sözlerinin alay konusu olduğunu ve İsrail’i utandırdığını söyledi.
Kimyasal silah uzmanı Hamish de Bretton-Gordon, yapılan cılız saldırıya ilişkin açıklamalarda bulundu. Eski bir asker olan gazeteci, İran’ın nükleer silah geliştirdiğine inanılan bölgeye çok yakın olduğunu ve bu saldırının asıl maksadının da bir gönderme niteliği taşıdığını belirtti.
İsrail’in İran’ın saldırısındaki neredeyse bütün unsurları vurduğunu ama İran’a yollanan bir ya da iki füzenin de hedefe doğrudan ulaştığını ve hasar verdiğinin de altını çizdi. Hamish de Bretton-Gordon’a göre İsrail’in İran’ın antik hava savunma sistemini geçmekteki başarısının kamuoyunda duyulmasını istemiyor.
De Brotton Gordon: ‘’ İsrail askeri anlamda İran’ın çok üzerinde ve bunlar da bunun göstergesidir. İran, İsrail ile büyük bir darbe alacağı konvansiyonel bir savaşa girmek yerine, terör örgütlerini ve vekil güçlerini kullandığı, gölgelerin altındaki bir savaşı tercih edecektir’’ dedi.
Sosyal medyaya düşen yeni görüntülere göre uçargözlerle yapılan saldırının kısmen başarılı olduğu görülüyor.
İsrail, İran'ın S-300 hava savunma sisteminin radarını etkisiz hale getirdi
📍 Iran International tarafından paylaşılan uydu görüntülerinde, İsrail'in 19 Nisan gecesi İran'ın İsfahan şehrinde bulunan hava üssüne quadcopterler (4 pervaneli küçük dronelar) ile gerçekleştirdiği… pic.twitter.com/jkHghgba3t
— SavunmaTR (@SavunmaTR) April 21, 2024
Saldırı ihtimali karşısında ekonomik endişeler sürüyor
İsrail’in saldırısının duyulduğu anda petrol fiyatları %3,5 artış gösterdi. Ancak saldırının kapsamının kısıtlı olduğu anlaşılınca, fiyatlar yeniden istikrar kazandı. Petrol fiyatlarının uluslararası göstergesi olan Brent ham petrolü, saldırının ardından yüzde 1,8 artışla varil başına 88 dolara yükseldi.
Belirsizlik zamanlarında genellikle güvenli bir yatırım olarak görülen altının fiyatı kısa süreliğine rekor seviyeye yaklaştıktan sonra ons başına yaklaşık 2.400 dolara geriledi.
Orta Doğu’da kötüleşen çatışmaların petrol arzını kesintiye uğratabileceğinden ve yeni petrol krizlerinin yaşanmasından endişe ediliyor.