24 Şubat 2022 tarihinden bu yana devam eden Rusya-Ukrayna savaşında güç dengeleri sürekli olarak değişmeye devam ediyor.
Savaşın başında bütün dünya Rusya’nın çok kolay bir galibiyet alacağını düşünürken Ukrayna’nın direnişi bütün tahminleri boşa çıkardı.
Özellikle Batılı ülkelerden ciddi bir silah ve mühimmat desteği alan Ukrayna; Rusya’ya karşı ciddi bir direniş gösteriyor.
Batılı ülkelerin silah ve mühimmat desteğinin yanı sıra Ukrayna ordusuna doktrinel destek de sağlıyor olması direnişin sürdürülebilir olmasını sağlıyor.
Tam manasıyla bir gerilla savaşı veren Ukrayna ordusu, muharebe sahasında önemli başarılar kazanırken Rusya saldırgan tutumuna devam ediyor.
Son olarak ayrılıkçı bölgeler Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya’da yapılan referandum sonrasında Rusya; bu bölgelerin artık Rusya Federasyonu’na bağlandığını duyurdu.
Savaşı oyununu siyasi zeminde de oynamaya devam eden Rusya’nın yayılmacı tutumuna karşı birçok ülke, ayrılıkçı bölgelerde yapılan referandumun hukuksuz olduğunu dile getirdi.
Özellikle ABD’nin savaşın başından beri Rusya’ya uyguladığı ambargolar ve Ukrayna’ya verdiği destekler ortaya koydu.
ABD’nin Ukrayna’daki faaliyetlerini değerlendiren Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, ABD’nin Ukrayna meselesine doğrudan karıştığını söyledi.
ABD’nin Ukrayna’ya verdiği HIMARS ile Kırım’ın vurulabileceği yönündeki açıklamalarını değerlendiren Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, “Bu tür açıklamalara, ABD’nin bu meseleye dahil olduğunu dolaylı ve doğrudan doğruluyor. Bu, son derece tehlikeli durum yaratıyor.” ifadesini kullandı.
“Kremlin’in aşçısı” olarak anılan Rus iş insanı Yevgeniy Prigojin’in, Rus güvenlik şirketi Wagner’i Donbas’taki çatışmalar nedeniyle 1 Mayıs 2014’te kurduğu yönünde açıklama yaptığını anımsatan Peskov, “Prigojin, Rus vatandaşı ve iş adamıdır. Prigojin, ülkemizdeki iş insanlarının yaptığı gibi büyük katkıda bulunuyor.” diye konuştu.
Editör : SavunmaTR Haber Merkezi