Orban, AB içindeki dengelere dair konuştu!
Macaristan başbakanı Orban’ın yıllık basın toplantısının odak noktaları Ukrayna, NATO ve AB konularıydı. 21 Aralık Perşembe günü gerçekleşen basın toplantısı, yerel ve yabancı basının önünde yaklaşık iki saat sürdü.
Ukrayna konusunda, “Eğer Ukrayna’ya yardım etmek istiyorsak, daha gerçekçi bir şeyler sunmalıyız.” ifadelerini kullanan Viktor Orban, Ukrayna’nın AB üyeliğine karşı çıkmasının sebebinin, Ukrayna’ya daha hızlı şekilde yardım etme isteğinden kaynaklandığını iddia etti.
Ayrıca Orban, Ukrayna’nın durumu göz önüne alındığında çok uzun yıllar boyunca Ukrayna için üyeliğin gerçekçi olmadığını belirtti.
Orban, Ukrayna’yı AB’ye almak yerine AB ve Ukrayna arasında “stratejik bir ortaklık” kurulmasının, hızlı bir şekilde sonuçlar doğuracağını ve Ukraynalılar için en önemli yararın bu şekilde sağlanacağını öne sürdü.
Geçen hafta Avrupa Konseyi toplantısında, Ukrayna ile katılım müzakerelerinin başlaması için yapılacak oylamadan kısa bir süre önce odadan kasıtlı olarak ayrıldığı iddia edilen Orban, katılım görüşmelerinin başlamasını “güzel bir politik jest” olarak nitelendirirken gerçekte bu hareketin Ukraynalılara hiçbir şekilde yardımcı olmadığını belirtti.
Macaristan başbakanı, Kasım ayında Pekin’de düzenlenen bir zirvede Vladimir Putin’in yanında otururken Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesini “askeri operasyon” olarak tanımlaması sebebiyle bazı Avrupalı ülkeler tarafından sert şekilde eleştirilmiş ve “AB içindeki Truva Atı” olarak nitelendirilmişti.
Fidesz (Macar Yurttaş Birliği) Partisi’nin Avrupa politikası hakkında da konuşan Orban, partisinin Avrupa Parlamentosu’ndaki izolasyonunu aşmak için aşırı sağcı Kimlik ve Demokrasi Partisi grubuna katılacağı yönündeki iddiaları reddetti.
Orban gazetecilere verdiği demeçte, “İtalya Başbakanı Georgia Meloni aracılığıyla Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler Grubu (European Conservatives and Reformists Group, ECR Group) ile ilk görüşmelerimizi yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Avrupa Parlamentosu’ndaki merkez sağ perspektifinde siyasi bir grup olan Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler Grubu, Polonya’dan Hukuk ve Adalet Partisi ve İtalya’nın Kardeşleri partisi gibi birçok ülkeden sağcı partileri bünyesinde barındırıyor.
Orban ayrıca aşırı sağ ve AB karşıtı partilere verilen desteğin artışından faydalanarak Avrupa Halk Partisi (European People’s Party, EPP) ile Sosyal Demokratlar (S&D) arasında uzun süredir devam eden büyük koalisyonu kırma hedefinden de bahsetti. Orban açıklamalarında “Ilımlı sağa baskı yapmak istiyoruz ki yeni bir politika biçimi oluştursunlar ve işbirliği için sola değil de sağa baksınlar.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Orban, İsveç’in NATO üyeliğini onaylamaması konusundaki söz konusu politikanın “Türkiye’yi memnun etme” isteğinden kaynaklandığı yönündeki iddiaları da reddederek, “Herhangi bir Türk-Macar anlaşması yok… İki ülke de birbirlerinden bağımsız kararlar alıyor.” şeklinde açıklamada bulundu.
Orban, AB içindeki dengelere dair konuştu!
Macaristan başbakanı Orban’ın yıllık basın toplantısının odak noktaları Ukrayna, NATO ve AB konularıydı. 21 Aralık Perşembe günü gerçekleşen basın toplantısı, yerel ve yabancı basının önünde yaklaşık iki saat sürdü.
Ukrayna konusunda, “Eğer Ukrayna’ya yardım etmek istiyorsak, daha gerçekçi bir şeyler sunmalıyız.” ifadelerini kullanan Viktor Orban, Ukrayna’nın AB üyeliğine karşı çıkmasının sebebinin, Ukrayna’ya daha hızlı şekilde yardım etme isteğinden kaynaklandığını iddia etti.
Ayrıca Orban, Ukrayna’nın durumu göz önüne alındığında çok uzun yıllar boyunca Ukrayna için üyeliğin gerçekçi olmadığını belirtti.
Orban, Ukrayna’yı AB’ye almak yerine AB ve Ukrayna arasında “stratejik bir ortaklık” kurulmasının, hızlı bir şekilde sonuçlar doğuracağını ve Ukraynalılar için en önemli yararın bu şekilde sağlanacağını öne sürdü.
Geçen hafta Avrupa Konseyi toplantısında, Ukrayna ile katılım müzakerelerinin başlaması için yapılacak oylamadan kısa bir süre önce odadan kasıtlı olarak ayrıldığı iddia edilen Orban, katılım görüşmelerinin başlamasını “güzel bir politik jest” olarak nitelendirirken gerçekte bu hareketin Ukraynalılara hiçbir şekilde yardımcı olmadığını belirtti.
Macaristan başbakanı, Kasım ayında Pekin’de düzenlenen bir zirvede Vladimir Putin’in yanında otururken Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesini “askeri operasyon” olarak tanımlaması sebebiyle bazı Avrupalı ülkeler tarafından sert şekilde eleştirilmiş ve “AB içindeki Truva Atı” olarak nitelendirilmişti.
Fidesz (Macar Yurttaş Birliği) Partisi’nin Avrupa politikası hakkında da konuşan Orban, partisinin Avrupa Parlamentosu’ndaki izolasyonunu aşmak için aşırı sağcı Kimlik ve Demokrasi Partisi grubuna katılacağı yönündeki iddiaları reddetti.
Orban gazetecilere verdiği demeçte, “İtalya Başbakanı Georgia Meloni aracılığıyla Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler Grubu (European Conservatives and Reformists Group, ECR Group) ile ilk görüşmelerimizi yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Avrupa Parlamentosu’ndaki merkez sağ perspektifinde siyasi bir grup olan Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler Grubu, Polonya’dan Hukuk ve Adalet Partisi ve İtalya’nın Kardeşleri partisi gibi birçok ülkeden sağcı partileri bünyesinde barındırıyor.
Orban ayrıca aşırı sağ ve AB karşıtı partilere verilen desteğin artışından faydalanarak Avrupa Halk Partisi (European People’s Party, EPP) ile Sosyal Demokratlar (S&D) arasında uzun süredir devam eden büyük koalisyonu kırma hedefinden de bahsetti. Orban açıklamalarında “Ilımlı sağa baskı yapmak istiyoruz ki yeni bir politika biçimi oluştursunlar ve işbirliği için sola değil de sağa baksınlar.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Orban, İsveç’in NATO üyeliğini onaylamaması konusundaki söz konusu politikanın “Türkiye’yi memnun etme” isteğinden kaynaklandığı yönündeki iddiaları da reddederek, “Herhangi bir Türk-Macar anlaşması yok… İki ülke de birbirlerinden bağımsız kararlar alıyor.” şeklinde açıklamada bulundu.
Orban, AB içindeki dengelere dair konuştu!
Macaristan başbakanı Orban’ın yıllık basın toplantısının odak noktaları Ukrayna, NATO ve AB konularıydı. 21 Aralık Perşembe günü gerçekleşen basın toplantısı, yerel ve yabancı basının önünde yaklaşık iki saat sürdü.
Ukrayna konusunda, “Eğer Ukrayna’ya yardım etmek istiyorsak, daha gerçekçi bir şeyler sunmalıyız.” ifadelerini kullanan Viktor Orban, Ukrayna’nın AB üyeliğine karşı çıkmasının sebebinin, Ukrayna’ya daha hızlı şekilde yardım etme isteğinden kaynaklandığını iddia etti.
Ayrıca Orban, Ukrayna’nın durumu göz önüne alındığında çok uzun yıllar boyunca Ukrayna için üyeliğin gerçekçi olmadığını belirtti.
Orban, Ukrayna’yı AB’ye almak yerine AB ve Ukrayna arasında “stratejik bir ortaklık” kurulmasının, hızlı bir şekilde sonuçlar doğuracağını ve Ukraynalılar için en önemli yararın bu şekilde sağlanacağını öne sürdü.
Geçen hafta Avrupa Konseyi toplantısında, Ukrayna ile katılım müzakerelerinin başlaması için yapılacak oylamadan kısa bir süre önce odadan kasıtlı olarak ayrıldığı iddia edilen Orban, katılım görüşmelerinin başlamasını “güzel bir politik jest” olarak nitelendirirken gerçekte bu hareketin Ukraynalılara hiçbir şekilde yardımcı olmadığını belirtti.
Macaristan başbakanı, Kasım ayında Pekin’de düzenlenen bir zirvede Vladimir Putin’in yanında otururken Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesini “askeri operasyon” olarak tanımlaması sebebiyle bazı Avrupalı ülkeler tarafından sert şekilde eleştirilmiş ve “AB içindeki Truva Atı” olarak nitelendirilmişti.
Fidesz (Macar Yurttaş Birliği) Partisi’nin Avrupa politikası hakkında da konuşan Orban, partisinin Avrupa Parlamentosu’ndaki izolasyonunu aşmak için aşırı sağcı Kimlik ve Demokrasi Partisi grubuna katılacağı yönündeki iddiaları reddetti.
Orban gazetecilere verdiği demeçte, “İtalya Başbakanı Georgia Meloni aracılığıyla Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler Grubu (European Conservatives and Reformists Group, ECR Group) ile ilk görüşmelerimizi yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Avrupa Parlamentosu’ndaki merkez sağ perspektifinde siyasi bir grup olan Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler Grubu, Polonya’dan Hukuk ve Adalet Partisi ve İtalya’nın Kardeşleri partisi gibi birçok ülkeden sağcı partileri bünyesinde barındırıyor.
Orban ayrıca aşırı sağ ve AB karşıtı partilere verilen desteğin artışından faydalanarak Avrupa Halk Partisi (European People’s Party, EPP) ile Sosyal Demokratlar (S&D) arasında uzun süredir devam eden büyük koalisyonu kırma hedefinden de bahsetti. Orban açıklamalarında “Ilımlı sağa baskı yapmak istiyoruz ki yeni bir politika biçimi oluştursunlar ve işbirliği için sola değil de sağa baksınlar.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Orban, İsveç’in NATO üyeliğini onaylamaması konusundaki söz konusu politikanın “Türkiye’yi memnun etme” isteğinden kaynaklandığı yönündeki iddiaları da reddederek, “Herhangi bir Türk-Macar anlaşması yok… İki ülke de birbirlerinden bağımsız kararlar alıyor.” şeklinde açıklamada bulundu.
Orban, AB içindeki dengelere dair konuştu!
Macaristan başbakanı Orban’ın yıllık basın toplantısının odak noktaları Ukrayna, NATO ve AB konularıydı. 21 Aralık Perşembe günü gerçekleşen basın toplantısı, yerel ve yabancı basının önünde yaklaşık iki saat sürdü.
Ukrayna konusunda, “Eğer Ukrayna’ya yardım etmek istiyorsak, daha gerçekçi bir şeyler sunmalıyız.” ifadelerini kullanan Viktor Orban, Ukrayna’nın AB üyeliğine karşı çıkmasının sebebinin, Ukrayna’ya daha hızlı şekilde yardım etme isteğinden kaynaklandığını iddia etti.
Ayrıca Orban, Ukrayna’nın durumu göz önüne alındığında çok uzun yıllar boyunca Ukrayna için üyeliğin gerçekçi olmadığını belirtti.
Orban, Ukrayna’yı AB’ye almak yerine AB ve Ukrayna arasında “stratejik bir ortaklık” kurulmasının, hızlı bir şekilde sonuçlar doğuracağını ve Ukraynalılar için en önemli yararın bu şekilde sağlanacağını öne sürdü.
Geçen hafta Avrupa Konseyi toplantısında, Ukrayna ile katılım müzakerelerinin başlaması için yapılacak oylamadan kısa bir süre önce odadan kasıtlı olarak ayrıldığı iddia edilen Orban, katılım görüşmelerinin başlamasını “güzel bir politik jest” olarak nitelendirirken gerçekte bu hareketin Ukraynalılara hiçbir şekilde yardımcı olmadığını belirtti.
Macaristan başbakanı, Kasım ayında Pekin’de düzenlenen bir zirvede Vladimir Putin’in yanında otururken Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesini “askeri operasyon” olarak tanımlaması sebebiyle bazı Avrupalı ülkeler tarafından sert şekilde eleştirilmiş ve “AB içindeki Truva Atı” olarak nitelendirilmişti.
Fidesz (Macar Yurttaş Birliği) Partisi’nin Avrupa politikası hakkında da konuşan Orban, partisinin Avrupa Parlamentosu’ndaki izolasyonunu aşmak için aşırı sağcı Kimlik ve Demokrasi Partisi grubuna katılacağı yönündeki iddiaları reddetti.
Orban gazetecilere verdiği demeçte, “İtalya Başbakanı Georgia Meloni aracılığıyla Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler Grubu (European Conservatives and Reformists Group, ECR Group) ile ilk görüşmelerimizi yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Avrupa Parlamentosu’ndaki merkez sağ perspektifinde siyasi bir grup olan Avrupalı Muhafazakarlar ve Reformistler Grubu, Polonya’dan Hukuk ve Adalet Partisi ve İtalya’nın Kardeşleri partisi gibi birçok ülkeden sağcı partileri bünyesinde barındırıyor.
Orban ayrıca aşırı sağ ve AB karşıtı partilere verilen desteğin artışından faydalanarak Avrupa Halk Partisi (European People’s Party, EPP) ile Sosyal Demokratlar (S&D) arasında uzun süredir devam eden büyük koalisyonu kırma hedefinden de bahsetti. Orban açıklamalarında “Ilımlı sağa baskı yapmak istiyoruz ki yeni bir politika biçimi oluştursunlar ve işbirliği için sola değil de sağa baksınlar.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca Orban, İsveç’in NATO üyeliğini onaylamaması konusundaki söz konusu politikanın “Türkiye’yi memnun etme” isteğinden kaynaklandığı yönündeki iddiaları da reddederek, “Herhangi bir Türk-Macar anlaşması yok… İki ülke de birbirlerinden bağımsız kararlar alıyor.” şeklinde açıklamada bulundu.