Pekin’den ses getiren Afganistan hamlesi!
Çin, Taliban’ın Ağustos 2021’de Afganistan’ın kontrolünü ele geçirmesini takiben bölgede etkisi kalkan ABD’nin aksine Pakistan ve Rusya ile birlikte Kabil’deki büyükelçiliğini muhafaza etmişti.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Wang Wenbin, 5 Aralık Salı günü düzenlenen basın açıklamasında Çin’in, Taliban’ı Afganistan’ın meşru hükümeti olarak tanıyıp tanımadığı sorusu üzerine “Afganistan’ın uzun süredir komşusu olan Çin, Afganistan’ın uluslararası toplumdan dışlanmaması gerektiğine inanmaktadır.” yanıtını verdi.
Mevlevi Asadullah Bilal Karimi, 24 Kasım’da Kabil tarafından Çin’e yeni büyükelçi olarak gönderilmiş ve güven mektubu 1 Aralık’ta Çin Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürü Hong Lei tarafından teslim alınmıştı.
Ancak Wang, Salı günü yaptığı açıklamada, “Afgan hükümetinin diplomatik olarak tanınmasının doğal olarak doğru zamanda gerçekleşeceğine ve tüm tarafların endişelerinin daha etkin bir şekilde ele alınacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Taliban yönetimiyle yakın temasını sürdüren Pekin, Taliban’ın özellikle kadınlara ve kız çocuklarına yönelik muamelesine ve onları eğitim kurumlarından dışlamasına yönelik küresel eleştiriler nedeniyle Taliban’ı tanımaktan kaçınıyordu.
Şu zamana kadar başka hiçbir ülke, insan hakları ihlalleri ve kadın haklarının ezilmesi nedeniyle eleştirilen Taliban hükümetini resmen tanımadı.
Çin’in hamlesini savunan Wang, “Afganistan’ın uluslararası toplumun beklentilerine daha fazla cevap vermesini, açık ve kapsayıcı bir siyasi yapı inşa etmesini, ılımlı ve ihtiyatlı iç ve dış politikalar benimsemesini, her türlü terörle kararlı bir şekilde mücadele etmesini, başta komşuları olmak üzere diğer ülkelerle dostane ilişkiler geliştirmesini ve kendisini dünya toplumuna entegre etmesini umuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Afganistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Abdul Qahar Balkhi’ye göre Hong Lei, Karimi’nin atanmasını Çin ve Afganistan arasında gelişen ilişkilerde önemli bir adım olarak nitelendirdi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürü Hong Lei yaptığı açıklamalarda trilyonlarca dolarlık yol, köprü ve enerji projeleri altyapısı olan “Kuşak ve Yol Girişimi” çerçevesinde Çin’in Afganistan’a ekonomik ve altyapı projelerinde yardımcı olmak istediğini de sözlerine ekledi.
Çin makamlarınca yapılan açıklamalarda, Doğu Türkistan bölgesindeki “Doğu Türkistan İslami Hareketi’nin” yeniden toparlanmasından ciddi endişe duyulduğu sıklıkla belirtiliyor.
Pekin’den ses getiren Afganistan hamlesi!
Çin, Taliban’ın Ağustos 2021’de Afganistan’ın kontrolünü ele geçirmesini takiben bölgede etkisi kalkan ABD’nin aksine Pakistan ve Rusya ile birlikte Kabil’deki büyükelçiliğini muhafaza etmişti.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Wang Wenbin, 5 Aralık Salı günü düzenlenen basın açıklamasında Çin’in, Taliban’ı Afganistan’ın meşru hükümeti olarak tanıyıp tanımadığı sorusu üzerine “Afganistan’ın uzun süredir komşusu olan Çin, Afganistan’ın uluslararası toplumdan dışlanmaması gerektiğine inanmaktadır.” yanıtını verdi.
Mevlevi Asadullah Bilal Karimi, 24 Kasım’da Kabil tarafından Çin’e yeni büyükelçi olarak gönderilmiş ve güven mektubu 1 Aralık’ta Çin Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürü Hong Lei tarafından teslim alınmıştı.
Ancak Wang, Salı günü yaptığı açıklamada, “Afgan hükümetinin diplomatik olarak tanınmasının doğal olarak doğru zamanda gerçekleşeceğine ve tüm tarafların endişelerinin daha etkin bir şekilde ele alınacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Taliban yönetimiyle yakın temasını sürdüren Pekin, Taliban’ın özellikle kadınlara ve kız çocuklarına yönelik muamelesine ve onları eğitim kurumlarından dışlamasına yönelik küresel eleştiriler nedeniyle Taliban’ı tanımaktan kaçınıyordu.
Şu zamana kadar başka hiçbir ülke, insan hakları ihlalleri ve kadın haklarının ezilmesi nedeniyle eleştirilen Taliban hükümetini resmen tanımadı.
Çin’in hamlesini savunan Wang, “Afganistan’ın uluslararası toplumun beklentilerine daha fazla cevap vermesini, açık ve kapsayıcı bir siyasi yapı inşa etmesini, ılımlı ve ihtiyatlı iç ve dış politikalar benimsemesini, her türlü terörle kararlı bir şekilde mücadele etmesini, başta komşuları olmak üzere diğer ülkelerle dostane ilişkiler geliştirmesini ve kendisini dünya toplumuna entegre etmesini umuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Afganistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Abdul Qahar Balkhi’ye göre Hong Lei, Karimi’nin atanmasını Çin ve Afganistan arasında gelişen ilişkilerde önemli bir adım olarak nitelendirdi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürü Hong Lei yaptığı açıklamalarda trilyonlarca dolarlık yol, köprü ve enerji projeleri altyapısı olan “Kuşak ve Yol Girişimi” çerçevesinde Çin’in Afganistan’a ekonomik ve altyapı projelerinde yardımcı olmak istediğini de sözlerine ekledi.
Çin makamlarınca yapılan açıklamalarda, Doğu Türkistan bölgesindeki “Doğu Türkistan İslami Hareketi’nin” yeniden toparlanmasından ciddi endişe duyulduğu sıklıkla belirtiliyor.
Pekin’den ses getiren Afganistan hamlesi!
Çin, Taliban’ın Ağustos 2021’de Afganistan’ın kontrolünü ele geçirmesini takiben bölgede etkisi kalkan ABD’nin aksine Pakistan ve Rusya ile birlikte Kabil’deki büyükelçiliğini muhafaza etmişti.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Wang Wenbin, 5 Aralık Salı günü düzenlenen basın açıklamasında Çin’in, Taliban’ı Afganistan’ın meşru hükümeti olarak tanıyıp tanımadığı sorusu üzerine “Afganistan’ın uzun süredir komşusu olan Çin, Afganistan’ın uluslararası toplumdan dışlanmaması gerektiğine inanmaktadır.” yanıtını verdi.
Mevlevi Asadullah Bilal Karimi, 24 Kasım’da Kabil tarafından Çin’e yeni büyükelçi olarak gönderilmiş ve güven mektubu 1 Aralık’ta Çin Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürü Hong Lei tarafından teslim alınmıştı.
Ancak Wang, Salı günü yaptığı açıklamada, “Afgan hükümetinin diplomatik olarak tanınmasının doğal olarak doğru zamanda gerçekleşeceğine ve tüm tarafların endişelerinin daha etkin bir şekilde ele alınacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Taliban yönetimiyle yakın temasını sürdüren Pekin, Taliban’ın özellikle kadınlara ve kız çocuklarına yönelik muamelesine ve onları eğitim kurumlarından dışlamasına yönelik küresel eleştiriler nedeniyle Taliban’ı tanımaktan kaçınıyordu.
Şu zamana kadar başka hiçbir ülke, insan hakları ihlalleri ve kadın haklarının ezilmesi nedeniyle eleştirilen Taliban hükümetini resmen tanımadı.
Çin’in hamlesini savunan Wang, “Afganistan’ın uluslararası toplumun beklentilerine daha fazla cevap vermesini, açık ve kapsayıcı bir siyasi yapı inşa etmesini, ılımlı ve ihtiyatlı iç ve dış politikalar benimsemesini, her türlü terörle kararlı bir şekilde mücadele etmesini, başta komşuları olmak üzere diğer ülkelerle dostane ilişkiler geliştirmesini ve kendisini dünya toplumuna entegre etmesini umuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Afganistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Abdul Qahar Balkhi’ye göre Hong Lei, Karimi’nin atanmasını Çin ve Afganistan arasında gelişen ilişkilerde önemli bir adım olarak nitelendirdi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürü Hong Lei yaptığı açıklamalarda trilyonlarca dolarlık yol, köprü ve enerji projeleri altyapısı olan “Kuşak ve Yol Girişimi” çerçevesinde Çin’in Afganistan’a ekonomik ve altyapı projelerinde yardımcı olmak istediğini de sözlerine ekledi.
Çin makamlarınca yapılan açıklamalarda, Doğu Türkistan bölgesindeki “Doğu Türkistan İslami Hareketi’nin” yeniden toparlanmasından ciddi endişe duyulduğu sıklıkla belirtiliyor.
Pekin’den ses getiren Afganistan hamlesi!
Çin, Taliban’ın Ağustos 2021’de Afganistan’ın kontrolünü ele geçirmesini takiben bölgede etkisi kalkan ABD’nin aksine Pakistan ve Rusya ile birlikte Kabil’deki büyükelçiliğini muhafaza etmişti.
Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Wang Wenbin, 5 Aralık Salı günü düzenlenen basın açıklamasında Çin’in, Taliban’ı Afganistan’ın meşru hükümeti olarak tanıyıp tanımadığı sorusu üzerine “Afganistan’ın uzun süredir komşusu olan Çin, Afganistan’ın uluslararası toplumdan dışlanmaması gerektiğine inanmaktadır.” yanıtını verdi.
Mevlevi Asadullah Bilal Karimi, 24 Kasım’da Kabil tarafından Çin’e yeni büyükelçi olarak gönderilmiş ve güven mektubu 1 Aralık’ta Çin Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürü Hong Lei tarafından teslim alınmıştı.
Ancak Wang, Salı günü yaptığı açıklamada, “Afgan hükümetinin diplomatik olarak tanınmasının doğal olarak doğru zamanda gerçekleşeceğine ve tüm tarafların endişelerinin daha etkin bir şekilde ele alınacağına inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Taliban yönetimiyle yakın temasını sürdüren Pekin, Taliban’ın özellikle kadınlara ve kız çocuklarına yönelik muamelesine ve onları eğitim kurumlarından dışlamasına yönelik küresel eleştiriler nedeniyle Taliban’ı tanımaktan kaçınıyordu.
Şu zamana kadar başka hiçbir ülke, insan hakları ihlalleri ve kadın haklarının ezilmesi nedeniyle eleştirilen Taliban hükümetini resmen tanımadı.
Çin’in hamlesini savunan Wang, “Afganistan’ın uluslararası toplumun beklentilerine daha fazla cevap vermesini, açık ve kapsayıcı bir siyasi yapı inşa etmesini, ılımlı ve ihtiyatlı iç ve dış politikalar benimsemesini, her türlü terörle kararlı bir şekilde mücadele etmesini, başta komşuları olmak üzere diğer ülkelerle dostane ilişkiler geliştirmesini ve kendisini dünya toplumuna entegre etmesini umuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Afganistan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Abdul Qahar Balkhi’ye göre Hong Lei, Karimi’nin atanmasını Çin ve Afganistan arasında gelişen ilişkilerde önemli bir adım olarak nitelendirdi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Protokol Genel Müdürü Hong Lei yaptığı açıklamalarda trilyonlarca dolarlık yol, köprü ve enerji projeleri altyapısı olan “Kuşak ve Yol Girişimi” çerçevesinde Çin’in Afganistan’a ekonomik ve altyapı projelerinde yardımcı olmak istediğini de sözlerine ekledi.
Çin makamlarınca yapılan açıklamalarda, Doğu Türkistan bölgesindeki “Doğu Türkistan İslami Hareketi’nin” yeniden toparlanmasından ciddi endişe duyulduğu sıklıkla belirtiliyor.