ABD’de 2020 yılına damga vuran başkanlık seçim sürecinde, Başkan Donald Trump’ın sosyal medya hesaplarına getirilen kısıtlamalar, sadece ülke içinde değil uluslararası siyasette de önemli başlıklardan biri olarak tartışıldı.
Başkanlık seçimleri öncesinden başlayarak, Seçiciler Kurulu oylarının açıklandığı ve Cumhuriyetçi aşırı sağcı bazı gruplar tarafından Kongre binasının basıldığı güne kadar geçen süreçte, Trump’ın Twitter, Facebook ve Instagram hesapları farklı başlıklar altında birçok kez kısıtlandı ya da engellendi.
Trump destekçisi bazı grupların ve grup liderlerinin sosyal medya hesaplarına getirilen kısıtlamalar da “Twitter ve Facebook, Demokratların ajandasını mı takip ediyor?” tartışmasına neden oldu.
Cumhuriyetçiler, sosyal medya platformlarının “Demokratlar için çalıştığını” savunurken, Demokratlar ise söz konusu platformların “yalan haberi engelleme” görevini yerine getirmesi gerektiğini ileri sürüyor.
Trump’ın hesabı kalan görev süresi boyunca bloke edildi
Çarşamba günü Seçiciler Kurulu oylarının sayıldığı esnada bir grup Trump destekçisinin polis barikatını aşarak Kongre binasına girmesi ise tansiyonu bir anda yükseltti. Olayların hemen ardından sosyal paylaşım platformu Facebook, Trump’a, “Kongreye yapılan baskına yönelik paylaşımları” nedeniyle 24 saat, diğer bir platform Twitter ise 12 saat boyunca paylaşım engeli koyduğunu açıkladı.
Facebook kısa süre sonra yaptığı ikinci açıklamayla, Trump’ın hesabını, görev süresinin sonuna kadar engelleyeceğini açıkladı. Youtube da benzer şekilde, Trump’ın destekçilerine çağrıda bulunduğu videoyu yayından kaldırdı.
“Kongre binası baskınının Trump taraftarlarının değil, aşırı sol ‘Antifa’ grubu üyelerinin yaptığını” iddia eden Trump’a yakın bir avukat olan Lin Wood’un hesabı da Twitter tarafından askıya alındı. “QAnon” adlı komplo teorilerini paylaşan grubun da üyesi olan Wood, seçimlerde hile yapıldığını ve “Demokratların seçimleri çaldığını” savunuyordu.
Twitter’dan Trump’ın seçim paylaşımına “uyarı” etiketi
Twitter, 2020’de farklı zamanlarda da Trump’ın birçok paylaşımına, “manipüle edilmiş medya” veya “şiddeti yüceltme” ibareleri ile etiket koydu. Trump’ın seçim gecesi yaptığı ilk açıklaması olan “Büyük avantajımız var ama onlar (Demokratlar) seçimi bizden çalmaya çalışıyor.” paylaşımına “uyarı” etiketi koyan Twitter, farklı kesimlerden farklı tepkiler aldı.
Twitter, Trump ve taraftarları arasında büyük tepki toplarken, Demokratlar ise “demokrasinin korunması gerektiği” savını öne çıkardı. ABD Başkanı Trump’ın seçimlerden bir gün sonraki “seçimlerde hile yapıldığı” iddiasını içeren paylaşımına Twitter, “tartışmalı” bilgiler içerdiği gerekçesiyle yine “uyarı” etiketi ekledi.
Trump, 4 Kasım 2020’de, “Dün gece ben, Demokratların kontrolündeki hemen hemen tüm kilit eyaletlerde yarışı önde götürüyordum. Sonra bu eyaletlerde sürpriz oyların bir bir sayılmasıyla geriye düştüm. Çok ilginç.” şeklinde paylaşımda bulundu.
Twitter ise Trump’ın paylaşımına, “Bu tweette paylaşılan içeriklerin bir kısmı veya tümü tartışmalıdır ve bir seçime ya da başka bir toplumsal sürece katılma konusunda yanlış yönlendiriyor olabilir.” ibaresini iliştirdi.
3 Kasım 2020’den sonra Trump’ın “seçimlerde hile var” şeklindeki iddiasını içeren tüm paylaşımlarına etiket koyan Twitter ve Facebook, zaman zaman da bazı paylaşımların kullanıcılar tarafından görülmesini kısıtladı.
Seçimlerden önce de Trump ile sosyal medya devleri karşı karşıya geldi
Sosyal paylaşım platformlarının Trump’la karşı karşıya geldikleri durumlar 3 Kasım 2020 seçimleri öncesinde de yaşandı. 15 Ekim 2020’de Trump’ın hesabına, rakibi Joe Biden’ın oğlu hakkında yaptığı bir paylaşım dolayısıyla Twitter ve Facebook tarafından sınırlandırma getirildi. Trump, Demokrat rakibi Biden’ın oğlunun e-postalarıyla ilgili New York post gazetesindeki haberin yayılmasını sınırlandıran sosyal medya kuruluşları için “Onlar, Demokrat Parti’nin ve radikal sol hareketin üçüncü kolu gibi çalışıyor.” ifadesini kullandı.
Twitter, söz konusu haberle ilgili bağlantıların ya da görsellerin paylaşılmasını engellediğini duyurarak bu haberin şirketin “hacklenme yoluyla elde edilmiş belgelerin paylaşılmaması” ilkesi ile çeliştiğini belirtti.
Facebook ise söz konusu haberin “doğru bilgi içerme” standartlarına uygunluğunu incelediklerini, bunu yaparken haberin yayılmasını durdurduklarını kaydetti.
Olayın ardından Twitter ve Facebook CEO’larını ifadeye çağıran Cumhuriyetçi senatörler, her iki sosyal medya kuruluşuna büyük tepki gösterirken, özel şirketlerin kamuoyu adına “karar verici” gibi davranmalarının “kabul edilemez ve anti-demokratik olduğunu” savundu.
Oğul Trump’ın hesabı da askıya alındı
Trump’ın oğlu Donald Trump Jr.’ın Twitter hesabı, 28 Temmuz 2020’de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hakkında yaptığı bir paylaşım nedeniyle askıya alındı. Trump Jr.’ın Twitter hesabının kapatılma sebebinin, Kovid-19’la ilgili “yanlış yönlendiren ve zararlı olma ihtimali olan bilgi” paylaşması olduğu belirtildi.
Twitter, hesabın geçici olarak kapatıldığını, “Bu tweet, Kovid-19 yanlış bilgi politikamızı ihlal ediyor. Hesabın sahibi mesajı kaldırana kadar bu hesap kapatılacak.” ifadeleriyle duyurdu.
Trump ile sosyal medya platformları arasında anlaşmazlıklar, Trump destekçisi bazı aşırı sağ gruplara da sıçradı.
Donald Trump’ın 2017’de başkanlık koltuğuna oturmasıyla kendilerini kamusal alanda daha görünür kılmaya başlayan “Proud Boys” gibi aşırı sağ gruplar, farklı zamanlarda Twitter, Facebook ve Youtube gibi platformlarda engellendi ya da kısıtlandı.
2017’de Virginia’nın Charlottesville kentinde yaşanan ve 1 kişinin hayatını kaybettiği aşırı sağcıların gösterisinin ardından Twitter, “Proud Boys” grubunun ve grubun lideri olduğu belirtilen Gavin McInnes’in hesabını kalıcı olarak kapattı. “Proud Boys” grubunun üyeleri, aşırı sol Antifa gibi grupların hesaplarına dokunulmazken, sosyal medya platformlarının sadece kendilerini hedef aldığını savundu.
Trump’a sosyal medyadan verdiği destekle bilinen “Alex Jones” adlı sosyal medya fenomeninin de hesapları kapatıldı.
Temmuz 2020’de Twitter, “QAnon” adlı grupla ilişkili binlerce hesabı “sahte haberlerle bilgi kirliliği yaratmak” ve “Twitter’ın ilgili yayın ilkelerine aykırılık” gerekçeleriyle kalıcı olarak kapattı.
Benzer bir adımı Ekim 2020’de Facebook atarken, grupla ilintili binlerce hesap aynı gün içerisinde tamamen silindi.
Trump’tan sosyal medyaya “taraf tutma” suçlaması
Trump, 27 Mayıs 2020’deki açıklamasında, sosyal medya platformlarının 2016’daki seçimleri etkilemeye çalıştığını ama başarısız olduklarını ve 2020’de de benzer bir çaba içinde olduklarını savunarak, bu konuda yeni düzenlemeler yapacaklarını ya da bu mecraları kapatacaklarını belirtti.
“Cumhuriyetçiler, sosyal medya platformlarının muhafazakar sesleri susturmaya çalıştıklarını hissediyor. Bunun olmasına izin vermeyeceğiz, bu platformlara ya güçlü düzenlemeler uygulayacağız ya da bunları kapatacağız.” ifadesini kullanan Trump, aşırı sol “Antifa” gibi örgütlerin hesaplarının hiçbir zaman kapatılmadığını kaydetti.
Birçok açıklamasında Twitter ve Facebook gibi sosyal medya platformlarının Cumhuriyetçi hesapları engellediğini savunan Trump, bu firmaların hareket alanını genişleten ilgili yasal düzenlemeleri kaldırma vaadinde bulundu ancak bunu gerçekleştiremedi.
Editör : SavunmaTR Haber Merkezi