Ukrayna uçak firması Antonov‘un Üst Yöneticisi Oleksandr Los, yaptığı açıklamada Türkiye ziyaretine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Geçen hafta Ukrayna Başbakan Yardımcısı ve Stratejik Endüstrilerinden Sorumlu Bakanı Oleg Uruskiy başkanlığında bir heyetle Türkiye’yi ziyaret ettiğini aktaran Los, “Ziyaretler benim için öğreticiydi. Türkiye’deki tersaneyi ziyaret ettik. Türkiye’nin yapmakta olduğu amfibi gemisini çok beğendim.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’deki füze endüstrisi ve Baykar şirketini de ziyaret ettiklerini belirten Los, “Buradaki ürün odaklı yaklaşımdan çok etkilendim. Biz de Antonov’da bu yaklaşımı kullanıyoruz.” dedi.
Türkiye ve Ukrayna arasında havacılık sektörü alanındaki ilişkilerin 2013’te AN-158 için başladığını hatırlatan Los, “Türk meslektaşlarım ve arkadaşlarımla o günden beri yakın temas içindeyiz. Bu sayede artık en yüksek seviyedeki yöneticiler AN-178 ortak üretimi için potansiyel ortaklığı konuşabiliyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Ülkeler arasında savunma alanında gelişen ilişkiler olduğuna dikkati çeken Los, şöyle devam etti:
“Sadece savunma değil, pek çok başka alanda ortaklık için potansiyel var. Ticari alanda, yolcu uçağı mesela. Stratejik endüstriler sadece savunma ile ilgili değil, ekonomi ve finansı da kapsar. Şirketimizin kurucusu Oleg Antonov, AN-22 uçağının askeri mi yoksa sivil mi olacağı sorusuna şöyle cevap vermişti: ‘Mesela bir şişeyi ele alın, ona su da doldurabilirsiniz ya da benzin koyup molotofkoyteyli yapabilirsiniz.’ Yani ihtiyacınıza göre kullanabilirsiniz.”
İlk Rus ekipmansız AN-178
Los, Rus ekipmanı kullanmadan ilk AN-178 uçağını Ukrayna’nın bağımsızlık gününden bir gün önce tamamladıklarını belirtti.
Geçmişte Antonov şirketinin dış siyasete bağımlı olduğunu vurgulayarak “2014’te savaş nedeniyle tektonik kayma yaşandı. Geleneksel pazarımızı ve tedarikçilerimizi kaybettik. Ancak bir yandan da Antonov Ukrayna’nın bağımsızlığından sonra uluslararası bir mantaliteye geçiş yapıyordu. 1990’ların başından beri Batılı şirketlerle iş birliğine başlamıştık. 2014’ten sonra bu süreci hızlandırdık. Savaştan önce AN-158 ve AN-178’in yaklaşık üçte biri Rus, üçte biri Batılı ve üçte biri Ukrayna ekipmanıyla hazırlanıyordu. Tabii ithalat ikame süreci vakit alan bir süreç.” ifadelerini kullandı.
Türkiye de ekipman ikame sürecinde yer almalı
Los, Türk uçak endüstrisinin de bu ikame sürecinde yer alması gerektiğini kaydederek “2017’den beri şahsen Türkiye’deki ekipman firmalarını ziyaret ediyorum ve Türk polisine ve ordusuna gidecek olan AN-178’in özel parçalarının entegrasyonu için olanakları beraber değerlendiriyoruz. Bu nedenle Türk ekipmanı AN-178 için şarttır.” dedi.
Dünyanın en büyük uçağı AN-225 Mriya’nın ikincisinin üretimine ilişkin Los, “AN-225, 1980’lerin sonlarında üretilmiş bir uçak. Gövdesi mükemmel ama ekipman yenilenmeli. Bu konuda piyasadan pek çok talep var. Herkes 2. uçağın olduğunu düşünüyor ama şu anda sadece gövdesi var. AN-225’in ikincisi gerçekleştirmemiz gereken bir görev.” ifadelerini kaydetti.
Editör : SavunmaTR Haber Merkezi