Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Yunanistan’ın Batı Trakya bölgesinde, Türkiye’nin Edirne sınırına 40 kilometre mesafedeki Dedeağaç üssüne 400’den fazla tank ve zırhlı araç sevkiyatı yaptı. ABD Savunma Görsel Bilgi Dağıtım Servisi (DVIDS), sevkiyatla ilgili fotoğrafları, “Dedeağaç’ın stratejik olarak konumlandırılmış limanı, ABD ordusu kuvvetleri için kritik derecede önemli bir ulaşım ve lojistik merkezi haline geldi.” mesajıyla paylaştı.
DVIDS’ten yapılan açıklamada, Türkiye’ye 40 kilometre mesafede bulunan ABD’nin Dedeağaç üssüne gönderilen tank ve zırhlı araç sevkiyatına ilişkin detaylar yer aldı.
Açıklamada, “598. Ulaştırma Tugayı, 21. Tiyatro İkmal Komutanlığı, 20 Temmuz Salı günü Dedeağaç’ta tanklar, Bradley Savaş Araçları ve çeşitli destek ekipmanlarını içeren yaklaşık 400 araç ve konteyneri boşaltmaya başladı. Ekipman 1. Zırhlı Tugay Savaş Timi, Fort Riley, Kansas’tan 1. Piyade Tümeni. 1. ABCT, Atlantic Resolve’yi desteklemek için Avrupa’ya konuşlandırılan sekizinci zırhlı tugaydır. Limandaki ilk aşamanın ardından, ekipman demiryolu ve ticari hat taşımacılığı ile orta ve doğu Avrupa’daki ileri operasyon yerlerine taşınacak.” ifadelerine yer verildi.
598. Ulaştırma Tugayı Albayı Joshua D. Hirsch, sevkiyata ilişkin yaptığı açıklamada, “Mevcut operasyon, ABD Ordusunun, ABD Büyükelçiliği’ndeki kurumlar arası ortaklarımız, Yunanistan’daki müttefiklerimiz ve endüstri ortaklarımızla birlikte bu muazzam limanın olanaklarından yararlanmak için ortaya koyduğu tüm çabaların doruk noktasını temsil ediyor. M1’lerin, Bradley’lerin ve diğer zırhlı ve paletli araçların geliş ve gidişini desteklemek için limanı ilk kez kullandık. Bu, buradaki tüm ekip için inanılmaz bir dönüm noktası.” dedi
ABD’nin Batı Trakya’daki faaliyetleri ve Dedeağaç’taki amacı
Peki ABD, Yunanistan’da bu kadar fazla askeri üssü olmasına rağmen neden Türkiye’ye sadece 40 km uzaklıkta olan Dedeağaç’a büyük bir askeri sevkiyat düzenledi?
Bu sevkiyat sıradan bir sevkiyat mıydı yoksa güvenlik politikalarını belirleme noktasında bağımsız adımlar atan Türkiye’ye bir mesaj mıydı?
Bu hamle ABD’nin Doğu Akdeniz ve Adalar Denizi meselelerinde Yunanistan’ın yanında olduğunun bir göstergesi miydi?
ABD’nin Dedeağaç’a tanklar, zırhlı araçlar, helikopterler ve radar sistemleri sevk etmesi Rusya’ya da bir mesaj mıydı?
Yunanistan’ın Türkiye sınırına ABD’nin 400’den fazla tank ve zırhlı araç yerleştirmesi yukarıda sorduğumuz gibi pek çok sorunun ortaya çıkmasına veyahut yeniden dillendirilmesine neden oldu.
Özellikle Batı Trakya’nın en önemli bölgelerinden olan ve Türkiye’ye sadece 40 km uzaklıkta Dedeağaç’ın silahsız kalması Lozan Barış Antlaşması’nın bir yükümlülüğü olarak biliniyor ancak Yunanistan ve ABD bu yükümlülüğü çiğniyor.
Lozan’ın çiğnenmesi, Batı Trakya’daki Türk varlığının hiçe sayılması ve Dedeağaç üzerinden Türkiye’ye parmak sallanmasındaki esas amacı gelin beraber inceleyelim.
ABD’nin Batı Trakya’da bir askeri üs oluşturmasının ve Yunanistan’ın bu konuda ABD ile koordineli çalışmasının en temel amaçları basitçe ve kısaca şunlardır:
- Yunanistan bu planla Batı Trakya konusunda Türkiye’nin önüne bir ABD engeli çekmeyi planlamaktadır,
- Güney Kıbrıs ve İsrail enerji kaynaklarının Avrupa’ya arzını güvenceye almayı amaçlamaktadır,
- ABD bu üsle Türkiye’yi çevrelemeyi, Boğazlar ile Ege’yi gözlem altına almayı planlamaktadır,
- ABD; Dedeağaç, Bulgaristan ve Romanya üzerinden yeni bir hat oluşturarak Türk boğazlarının stratejik değerini düşürmeyi planlamaktadır.
Bütün bunların yanı sıra Rusya’ya mesaj meselesinin de incelenmesi gerekir. Yakın zamanda yaşanan S-400 gerginliği neticesinde Biden yönetiminin Dedeağaç’ta yeni üsler kurma isteği Yunan medyasında yer almıştı. Soğuk Savaş döneminde Rusya-Türkiye yakınlaşmasından rahatsız olan ABD’nin politikalarında, Dedeağaç etkisinin ciddi oranda görülmesi gibi; bahsedilen refleksi de olağan veya “alışılmış” bir şekilde karşılandı. Geçmişten bugüne ABD’nin gösterdiği tepkilerin benzerliğinden dahi yola çıkılarak söylenebilir ki, elbette, Dedeağaç’taki hemen her hareket Rusya’ya bir mesajdır. Böyle olmasa bile Rusya zaten buradan bir mesaj çıkaracak, belki de daima öne sürdüğü ve artık pek çok faaliyetinde arkasına sığındığı “ABD tarafından çevrelenme” kartını öne sürecektir.
Özellikle Türkiye’nin son dönemde dış politikada etkin ve kararlı adımlar atıyor olması; Atina tarafından yakından takip ediliyor ve endişe ile karşılanıyor olması ve ABD’nin Türkiye konusunda Yunanistan ile aynı çizgide olması atılan bu adımı destekler nitelikte. Türkiye’nin oluşturduğu bu etki, ABD’nin “çevreleme” faaliyetleriyle daha az etkili hale getirilmek isteniyor olabilir. Etkin olduğu coğrafya sayısını artıran bir Türkiye, muhakkak ABD’nin hoşuna gitmeyecektir. Türkiye’nin yakın çevresinde çok sayıda üs bulundurmak; ABD’nin, Türkiye ile çıkarların çatıştığı noktada yapmak istediği baskıyı artıracak, kısıtlama çabasını da pozitif yönde perçinleyecektir.
Yunanistan’ın Batı Trakya konusundaki baskı ve asimilasyon politikaları zaten malumun ilanı olsa da Atina, Türkiye’nin özellikle siyasi, askeri ve ekonomik gelişimini kendisine tehdit olarak görüyor.
Bu sebeplerin ışığında ABD ile Yunanistan’ın buraya kuracağı askeri üssün hem Türkiye hem de Batı Trakya Türkleri adına olumsuz sonuçları olacak.
Lozan Barış Antlaşmasını açık bir şekilde hiçe sayan ABD ve Yunanistan; Batı Trakya Türklerinin de Lozan’dan kaynaklanan haklarını ihlal ve işgal etmeye devam edecek.
Batı Trakya’daki eski Türk köylerinde yürütülen hukuksuz faaliyetler
ABD ve Yunanistan’ın Batı Trakya’da gerçekleştirdiği hukuksuz eylemler sadece Dedeağaç bölgesiyle de sınırlı değil.
Batı Trakya bölgesinde yer alan eski Türk köylerinin de ABD tarafından tatbikat bölgesi olarak kullanıldığı da edinilen bilgiler arasında yer alıyor.
“ABD’nin Batı Trakya’da gerçekleştirmiş olduğu tatbikatı gözler önüne seren bir fotoğraf. Yukarıda görmüş olduğumuz ev boşaltılmış olan köylerden birinde yer alan eski bir Türk evi. Kurşun izleri net bir şekilde gözüküyor.”
Geçtiğimiz yıl Yunanistan’ın gerçekleştirdiği bir tatbikat aslında yaşanan hukuksuzluğu çok net bir biçimde gözler önüne seriyor.
İskece-Celepli anayolunun kuzeyinde yer alan ve 1974’ten beri yerleşimin neredeyse hiç olmadığı ancak Batı Trakya Türklerine ait tarihi eserlerin ve mezarlıkların bulunduğu köylerde Yunan askerleri tatbikatlar gerçekleştirmişti.
Yine ABD ordusunun bölgede bulunan unsurları da Batı Trakya’daki köylerde tatbikatlar düzenledi.
Lozan Barış Antlaşması’na göre kesinlikle silahlandırılmaması gereken bölgelerde yapılan askeri faaliyetler uluslararası hukuku hiçe saydığı gibi Batı Trakya Türklerinin yıllardır görmüş olduğu zulmü de gözler önüne seriyor.
Sebepleri, olası sonuçları ve süreci incelediğimiz Dedeağaç ve Batı Trakya’da yapılan hukuksuz faaliyetler muhtemeldir ki önümüzdeki günlerde daha da çok gündem olacak. Edirne’ye 40 km uzaklıkta konuşlanmış olan ABD tankları ve zırhlı araçları Batı Trakya Türklerinin de haklı olarak endişelenmesine neden oldu.
Yakın gelecekte bölgede yaşanacak yeni gelişmeler de Türk kamuoyu tarafından yakından takip edilecek.
Editör : SavunmaTR Haber Merkezi